TEPAV web sitesinde yer alan yazılar ve görüşler tamamen yazarlarına aittir. TEPAV'ın resmi görüşü değildir.
© TEPAV, aksi belirtilmedikçe her hakkı saklıdır.
Söğütözü Cad. No:43 TOBB-ETÜ Yerleşkesi 2. Kısım 06560 Söğütözü-Ankara
Telefon: +90 312 292 5500Fax: +90 312 292 5555
tepav@tepav.org.tr / tepav.org.trTEPAV veriye dayalı analiz yaparak politika tasarım sürecine katkı sağlayan, akademik etik ve kaliteden ödün vermeyen, kar amacı gütmeyen, partizan olmayan bir araştırma kuruluşudur.
Rusya ve İngiltere soğuk savaş günlerinin istihbarat mücadelesine yeniden tutuşmuş görünüyor. Bunu hayli ilginç ve heyecanlı hale getiren bir dizi neden var. Putin’in eski mesleği olmasından istihbarat faaliyetlerinin kamuoyu gözü önünde cereyan etmesine, gönüllü, meraklı tutkulu amatörlerin etkisinden inanılmaz ölçek ve yoğunlukta verinin/bilginin bolluğuna...
Rus askeri istihbaratında albay rütbesiyle çalışırken, 1990’larda İngiltere adına casusluk yapan Skripal ve kızı Yulia, 4 Mart günü, kimyasal bir maddeyle zehirlenmiş ve bilinçsiz olarak bir bankta yatarken bulundular. Baba kız hastaneye kaldırıldı. Kısa sürede, Salisbury’deki bu olayın ülkesine “ihanet etmiş” eski bir istihbaratçının Rusya tarafından cezalandırılma operasyonu olduğu açıklandı. İngiltere Rusya’yı suçlarken, Rusya, doğal olarak, “Benim bu işle hiç alakam yok” dedi. ABD ve diğer Batılı ülkeler İngiltere’nin arkasında durdular.
Eylül başında, şüphelilerin kimliklerini yayınlayan İngiliz polisi, faillerin Rus askeri istihbaratında görevli olduklarına işaret etti. Putin, söz konusu iki kişinin sivil olduğunu ileri sürerek, delil gösterilmesini istedi. Ardından da “olağan şüpheliler” televizyona çıktılar ve o tarihte İngiltere’yi ziyaret eden “turistler olduklarını” söylediler. Soğuk savaş günlerinde olsa, buraya kadar yaşananlar sınırlı sayıda insanı ilgilendiren, istihbarat servisleri mücadelesi olarak görülebilirdi.
Ancak ilgili yelpazesinin genişliği, verilerin çokluğu, unutulmuş ilişkiler istihbarat dünyasında da işlerin zorlaşmaya başladığını ortaya koydu. Örneğin, terörle mücadelenin ihtiyaç duyduğu önleyici, caydırıcı, zorlaştırıcı mekanizmalar, istihbaratçıların, örtülü operasyon yapanların da ayağına dolanmaya başlamıştı. Dahası, teknolojideki gelişmeler, bilgiye ulaşma kolaylıkları, sosyal medyanın sağladığı imkânlar, amatörlerin tutkulu merakıyla birleşince istihbaratçılar zorlanmaya, gizlilik kavramının ise içinin boşalmaya başladığı anlaşıldı.
Terörizm gibi uluslararası suçlarla mücadelede, yolculara ait bilgilerin, PNR uygulamasıyla toplanarak depolanması fikrini gündeme getirdi. Bu, Rus ajanların da geçmişte yaptıkları onlarca seyahatin detaylarına ulaşmaya imkân verdi. Biyometrik pasaportlar, sokaklardaki yüz binlerce kamera işin önemli bir parçası haline gelmişti. Neticede, istihbarat dünyasının önemli bir faaliyeti olan espiyonaj ve örtülü operasyon iyice zora girdi. Başka bir ifadeyle, “deplasmanda iş yapmak” eskisi kadar kolay değildi.
Önemi artan diğer husus, veri madeni haline gelen sosyal medyanın rolü. Ajanların bile askerlik resimlerinden okul yıllıklarına, hastane kayıtlarından, GRU karargâhına verilen e-ticaret siparişlerine, sürekli olarak internet gibi “dipsiz veri cennetinde” iz bıraktığını görüyoruz. Dahası, bir zamanlar gizli devlet faaliyeti olan istihbarat, artık amatörlerin, medyanın daha fazla radarında. Onların zamanının bolluğu, merakı ve tutkusu bazen profesyonelleri alt edebiliyor.
Birkaç gün önce Putin, Skripal’i “hain olarak” tanımlarken, eski mesleğinin ne kadar zorlaştığını, her şeyin ortaya döküldüğünü görünce kızmış olmalı. Hiçbir şeyin gizli kalmadığı bir dünyada yaşamak sadece Putin için değil, hepimiz için zor. Özellikle sırlarınız var ve gizlilik işinizin bir parçası ise daha da zor...
Bu köşe yazısı 05.10.2018 tarihinde Milliyet Gazetesi'nde yayımlandı.
Burcu Aydın, Dr.
23/11/2024
Fatih Özatay, Dr.
22/11/2024
Fatih Özatay, Dr.
20/11/2024
Güven Sak, Dr.
19/11/2024
M. Coşkun Cangöz, Dr.
16/11/2024