TEPAV web sitesinde yer alan yazılar ve görüşler tamamen yazarlarına aittir. TEPAV'ın resmi görüşü değildir.
© TEPAV, aksi belirtilmedikçe her hakkı saklıdır.
Söğütözü Cad. No:43 TOBB-ETÜ Yerleşkesi 2. Kısım 06560 Söğütözü-Ankara
Telefon: +90 312 292 5500Fax: +90 312 292 5555
tepav@tepav.org.tr / tepav.org.trTEPAV veriye dayalı analiz yaparak politika tasarım sürecine katkı sağlayan, akademik etik ve kaliteden ödün vermeyen, kar amacı gütmeyen, partizan olmayan bir araştırma kuruluşudur.
Suriye iç savaşı çeşitli yönleriyle tartışılıyor. Haziran ayında Putin, birkaç gün önce de Rus Savuma Bakanlığı açıklamalarında iç savaşın göz ardı edilen bir yönünü gündeme taşıdılar. Buna göre, Suriye iç savaşı Rus Silahlı Kuvvetleri için bir “muharebe laboratuvarı” işlevi görmüştü. Başka bir ifadeyle, ordu sadece savaşın gereklerini değil, piyasanın isteklerini ve kendi durumunu gerçek savaş koşullarında test ederek sonuç çıkarmıştı.
Elbette Suriye iç savaşı bu fırsatı sadece Ruslara sunmadı. Suriye sonuçta ders alma niyet ve kapasitesi olan herkese açık bir laboratuvardı. Sadece devletlere değil, devlet dışı aktörlere de hitap etti. Rusların konuyu gündeme taşımış ve veri paylaşmış olmaları onları bu yazının merkezine taşıdı.
Soğuk savaş boyunca Sovyet ordusu dünyanın değişik yerlerinde farklı roller üstlendi. Afganistan ve Angola’da savaşırken, Küba ve Suriye’de danışmanlık görevleri yerine getirdi. Soğuk savaş sonrasında çaptan düşmüş olarak az sayıda askerle Bosna ve Kosova’da sınırlı görevler üstlendi. Uzunca bir süre kaynak sıkıntısı çeken Rus ordusu eksik teçhizatı ve zayıf eğitimiyle Rusya içinde sorumluluk üstlenmek zorunda kaldı. Batı’nın Afganistan, Irak ve Balkanlar’daki faaliyetlerinden ders çıkarmaya çalıştı.
Putin’le birlikte artan savunma harcamaları, değişen politik vizyon, özgüvenin yeniden kazanılması, Gürcistan savaşı ve Ukrayna krizi ordunun yeniden aktif olmasına zemin hazırladı. Her iki olayda Rus ordusu küçük çaplı tecrübe kazansa da, ordu Ukrayna’da doğrudan savaşın parçası olmadı.
Rusların Suriye’yi “hibrit savaş laboratuvarı” olarak kullanma kararını Eylül 2015’te verdiğini görüyoruz. Nitekim Rus Savunma Bakanlığı’nın “laboratuvar çıktılarına” göre, bu tarihten itibaren ipleri eline alan Rus ordusu Esad’a önemli katkı sunmuş. Sözcüye göre, Esad bu tarihten önce ülke topraklarının sadece %8’ini kontrol edebilirken, bugün %96.5’ini kontrol ediyor. (Her nedense aynı haritaya bakınca biz farklı şeyler görüyoruz!)
Açıklamalardan ve verilerden yola çıkarak, Rus ordusunun yeni tip savaşı öğrenmek için “Suriye laboratuvarını” beş farklı amaçla kullandığını söyleyebiliriz. Bunlar, askerlere her alanda tecrübe kazandırma, farklı özellikte aktörlerle iş tutma kapasitesinin geliştirilmesi, pazara sunulacak yeni silah ve teçhizatın denenmesi, hibrit savaş/siber alan istihbaratı ve propaganda savaşı olarak listelenebilir.
Rus ordusu, bünyesindeki farklı sınıflardan savaşçıları sahaya sürdü. Profesyonel askerler, özel kuvvet unsurları, askeri polis, askeri danışman, teknisyen, özel askeri şirket çalışanları, istihbaratçılar, sosyal medya analistleri, pilotlar gibi. Rus Savunma Bakanlığı bu konuda istatistiki bilgi de veriyor. Buna göre, Suriye iç savaşında 434’ü general olmak üzere 63 bin Rus askeri görev aldı. Dahası, muharip hava kuvvetleri pilotlarının %90’ı, stratejik hava kuvvetleri pilotlarının %60’ı gerçek savaş ortamında harekâta katıldı. Hava unsurları toplam 39 bin bombardıman görevi icra ederken, operasyonlarda 830’u komutan 86 bin militan öldürüldü.
Bu köşe yazısı 24.08.2018 tarihinde Milliyet Gazetesi'nde yayımlandı.
Burcu Aydın, Dr.
23/11/2024
Fatih Özatay, Dr.
22/11/2024
Fatih Özatay, Dr.
20/11/2024
Güven Sak, Dr.
19/11/2024
M. Coşkun Cangöz, Dr.
16/11/2024