TEPAV web sitesinde yer alan yazılar ve görüşler tamamen yazarlarına aittir. TEPAV'ın resmi görüşü değildir.
© TEPAV, aksi belirtilmedikçe her hakkı saklıdır.
Söğütözü Cad. No:43 TOBB-ETÜ Yerleşkesi 2. Kısım 06560 Söğütözü-Ankara
Telefon: +90 312 292 5500Fax: +90 312 292 5555
tepav@tepav.org.tr / tepav.org.trTEPAV veriye dayalı analiz yaparak politika tasarım sürecine katkı sağlayan, akademik etik ve kaliteden ödün vermeyen, kar amacı gütmeyen, partizan olmayan bir araştırma kuruluşudur.
ABD Başkanı yeni “Milli Güvenlik Strateji Belgesi”ni açıkladı. Belge dört sütun üzerine oturuyor. Bunlar, ABD’nin, halkının ve yaşam tarzının korunması, Amerika’nın refahının korunup güçlendirilmesi, güç kullanarak barışı savunmak ve Amerika’nın nüfuzunu artırmak.
Belge yayınlanır yayınlanmaz stratejinin ilk “hasarını” aldığı görünüyor. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ndeki Kudüs kararı, ABD’nin karizmasını çizdi. Dahası, ABD’nin BM Büyükelçisi, ardından da Trump, diplomatik üslupla bağdaşmayan tehditkâr açıklamalar yaparak muhalif oy verenlere mesaj verdi. Kara listeye alınacaklarını açıkladı.
Yaşadıklarımız, bundan sonra olacakların işaretlerini taşıyor. Tam da bu noktada elimizdeki yol haritasını iyi okumak gerekiyor. ABD’nin “Milli Güvenlik Strateji Belgesi”nden söz ediyoruz. O halde, belgenin doğru anlamlandırılması iyi bir başlangıç olabilir.
Geleceği planlama, detaylandırma, sanayi devriminin insanlara kazandırdığı bir yetenek. Doğal olarak, zihinsel dönüşümünü tamamlamış ülkeler, işleri şansa bırakmazlar. Güçlerini bir plan çerçevesinde belirlenmiş hedeflere yöneltirler. Öbürleri ise vaziyeti “idare ederler”.
Bu çerçevede ABD’nin yanı sıra birçok ülke, siyasi hedeflerle ile ilgili “Milli Strateji” belgesi hazırlarlar. Tarımdan eğitime, çevreden enerjiye, finanstan bilgi yönetimine, adaletten milli güvenliğe kadar...
Tüm belgeler birbiriyle uyumludur. İlgilileri için yol göstericidir. Kapsadığı dönemle ilgili hazırlık yapmayı, eksiklikleri gidermeyi gerektirir. Bu çerçevede en popüler olan, “Milli Güvenlik Strateji” belgesidir. Çünkü belge, ABD gibi küresel bir gücün milli çıkarlarını nasıl tarif ettiğini, içeride ve dışarıda neyi/neleri tehdit olarak gördüğünü, politik, askeri hedeflerini ortaya koyar. Sözünü ettiği milli hedefleri gerçekleştirmenin en uygun yollarını, araçlarını gösterir.
Diplomatik, ekonomik, psikolojik, siber, teknoloji ve diğer araçları tanımlar. Bu noktada en önemli görev tabii ki ABD Silahlı Kuvvetleri’ne verilmiştir. Strateji belgesini alan ABD ordusu, istihbaratı “Milli Askeri Strateji” belgesini hazırlamaya girişir. Milli Güvenlik Belgesi’ndeki hedefleri nasıl gerçekleştireceğine bakar.
Milli Askeri Strateji belgesi, Bölgesel Stratejilerden oluşur. Dostları, nötr durumda olanları, rakipleri/tehditleri belirler. Bölgede kullanılacak, diplomasi, ekonomi, örtülü operasyon, yaptırım ve/veya askeri seçenekleri ortaya koyar. Planlamalar yapar.
Örneğin, Ortadoğu’dan sorumlu ABD ordusu, Merkezi Kuvvetler Komutanlığı olarak teşkilatlanmıştır. Harekât Alanı stratejileri, askeri seçenekleri, kara, deniz, hava, deniz piyade, özel kuvvetlerin neyi, nasıl yapacaklarını planlıyordur.
Ortaya çıkan ihtiyaç varsa bunların tespit ve giderilmesi üzerinde kafa yoruluyordur. O halde yapılması gereken, Strateji Belgesi’ni iyi analiz etmek. Olabilecekleri öngörmeye çalışmak. Bunu yaparken de adı ABD’de olsa her şeyi öngörmenin, planlamanın mümkün olmadığını unutmamak. Meksika atasözünün dediği gibi, “Hayat sen planlar yaparken başına gelenlerdir.”
Bu köşe yazısı 22.12.2017 tarihinde Milliyet Gazetesi'nde yayımlandı.
Fatih Özatay, Dr.
25/12/2024
Güven Sak, Dr.
24/12/2024
M. Coşkun Cangöz, Dr.
23/12/2024
Selin Arslanhan
23/12/2024
Burcu Aydın, Dr.
21/12/2024