TEPAV web sitesinde yer alan yazılar ve görüşler tamamen yazarlarına aittir. TEPAV'ın resmi görüşü değildir.
© TEPAV, aksi belirtilmedikçe her hakkı saklıdır.
Söğütözü Cad. No:43 TOBB-ETÜ Yerleşkesi 2. Kısım 06560 Söğütözü-Ankara
Telefon: +90 312 292 5500Fax: +90 312 292 5555
tepav@tepav.org.tr / tepav.org.trTEPAV veriye dayalı analiz yaparak politika tasarım sürecine katkı sağlayan, akademik etik ve kaliteden ödün vermeyen, kar amacı gütmeyen, partizan olmayan bir araştırma kuruluşudur.
21. asır bu yolla asla bir Türk asrı olmaz. Kore mucizesi gibi bir Türk mucizesi olmaz. Böyle çer çöp üreterek, kargadan başka kuş bilmeden asla olmaz.
Herkes çocuğunun kendisinden daha iyi olmasını ister. Çocuğuna daha iyi bir hayat kurmak ister. Geçenlerde bu çerçevede “Türkiye’de çocuğunuza iyi bir gelecek kurmak için iyi bir eğitim vermeyi mi tercih edersiniz yoksa güzel bir ev almayı mı” diye sormuştum. Amacım, Türkiye’nin gidişatında temel bir yanlışlık olduğunun altını çizmekti. Artık niteliğin önemli olduğu bir çağın içindeyiz. İşgücünün beceri seti bugün dünkünden daha önemli ama ortada bir icraat yok. Baas Partisi usulü, parti meclis grubu toplantılarında mangalda kül bırakılmasa da vaziyet, gören gözler, duyan kalpler için ortada. Vaziyet, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi (TOBB ETÜ) Bilgisayar Mühendisliği Bölümü’nden Doç. Dr. Oğuz Ergin’in tek çocuk için yaptığı hesaptan görülüyor. Çocuğa yaklaşık 25 yıl içinde şu kadar yatırım yapsak, yatırım kaç yılda geriye döner diye bir hesap. Türkiye’de böyle bir yatırım yaklaşık kırk yılda geriye dönüyor. İşte, “memlekette temel bir bozukluk var” dediğim tam da bu. Özellikle Başkan Obama’nın yeni göçmen yasasının Amerika’da eğitilen gençlerin daha kolay Amerika’da kalmasını hedeflediği düşünülürse, siz de bir düşünün istedim.
Önce hesap yönteminden başlayayım. Oğuz Hoca, yatırım fizibilitesi için güzel bir parmak hesabı yapıyor. Hiç öyle araya faiz, enflasyon, kur gibi başka değişkenler sokmadan kaç yılda ben bu nominal tutarı geri alabilirim diyen basit bir hesap. Böyle bakınca, çocuğa iyi bir eğitim, Türkiye şartlarında bakarsanız, iyi bir yatırım değildir. Ama çocuk Amerika’da çalışmaya başlayacaksa, bak o zaman iş değişir.
Hesap şöyle: “İki yıllık anaokulu ve 4+4+4 süresince” diyor Oğuz Hoca, “çocuğu TED Ankara Koleji’ne versek: Anaokulu yıllık 46 bin lira, sonra ilkokul 15.400 lira, ortaokul ve lise ise 18.150.” İlk 14 yıl yaklaşık 300 bin lira eder ve çocuk liseden mezun olur. “Bu arada, beş yıl bir dershanede üniversiteye de hazırlanması lazım. Final Dergisi Dershanesi diyelim. Yılda 6 binden o da bir 30 bin eder.” Deyin siz ona 330 bin. Daha burada yabancı diller için harcayacağınız ek kaynak ve sağlam kafa sağlam vücutta diye verdiğiniz spor kurslarının masrafları yok. Cumartesileri sabahın köründe antrenmanı bitsin diye sizin harcadığınız zaman yok. Yol ve yemek parası yok. Oğuz Hoca’nın hesapladığının birkaç katına çıkmak gerekir ben size söyleyeyim. Sonra üniversite var. Burslu bir yere giremezse, “en iyisi en pahalısıdır” deyip, Koç Üniversitesi’ne verseniz iyi bir gelecek için. Ne eder? Hazırlık artı dört yıl eğitim için yılda 36.500 ödemek lazım. O da eder bir 182.500 lira. Yaklaşık 500 bin liraya çıktı yatırım tutarı. Sonra bir de Harvard’da doktora yaptırıp, dünyanın her yerinde geçerli bir meslek sahibi yapsanız ne eder? Yıllık 40 bin dolar okul masrafı bir de Boston’da yaşamak için yılda 20 bin dolar. Bir 300 bin dolar da oradan geliyor. Bir dolar 2 lira. Etti mi bir 600 bin daha. Çocuğun her yerde geçerli meslek sahibi olması için harcadığınız nominal tutar toplam 1 milyon 100 bin lira. Bizim dünden kalma politikacıların eski paradan kalma diliyle söylersek 1 trilyon 100 milyar lira.
Diyelim çocuk Türkiye’ye ille de katkıda bulunmak istiyor. Memlekete döndü. Ne alır? Oğuz Hoca “Ayda net beş bin lira alsa, yarısı ile geçinse, kalan yarısı yatırımın getirisi olsa” diyor. Toplam 38 yıl gerekiyor, başlangıçtaki yatırımı geri alabilmek için. Yatırım olarak baksanız, olabilir mi? Türkiye’de zinhar olmaz. Ben size söylemiş olayım.
Zaten o nedenle Türkiye kendisiyle aynı kişi başına milli gelire sahip ülkeler arasında en az eğitimli nüfusa sahip olan ülkedir. Millet parmak hesabını bilmektedir. Arsa kapatıp, çocuğa daha iyi bir hayat sağlamayı tercih etmektedir. Merak edenler, TEPAV politika analisti Esen Çağlar’ın ‘Türkiye Neden Garip Bir Ülkedir?’ başlıklı notuna bakabilir.
21. asır bu yolla asla bir Türk asrı olmaz. Kore mucizesi gibi bir Türk mucizesi olmaz. Böyle çer çöp üreterek, kargadan başka kuş bilmeden asla olmaz. Ne olur? Türkiye’nin yaratıcı sınıfı bir başka ülkeye çalışmaya gider. Tutamazsınız. Ancak arkadan bakarsınız.
Bu köşe yazısı 01.10.2013 tarihinde Radikal Gazetesi'nde yayımlandı.