PKK militanlarının sınır dışına çekilmeye başlamasıyla dikkatler İran’a döndü. İran’ın tutumu merak konusu olmaya başladı. İran, sadece süreçle değil, bölgesel dengelerdeki değişimi de çıkarları açısından anlamlandırmaya çalışıyor. Özellikle’de, Türkiye’nin Suriye politikasını, Kuzey Iraklı Kürtlerle geliştirdiği ilişkileri, ABD’nin tutumunu, İsrail’in özür dileme politikalarının sonuçlarını...
PKK-İran ilişkilerinin geleceğini anlamak için geçmişe kısaca bakmakta fayda var. Çünkü İran da tıpkı müttefiki Suriye gibi PKK tarihinde müstesna bir yere sahip.
Türkiye İran ilişkilerinin tarihsel iniş çıkışları bir yana, bu ülkenin PKK ile ilişkilerini belirleyen Türkiye ile dönemsel rekabeti olmuştur. İran, PKK ile ilk ilişkiyi 1982’de Şam’da kurdu. Irak’la savaşında, Saddam’ın petrolünü Kerkük-Ceyhan Boru Hattı üzerinden satmasına izin veren Türkiye politikasını içine sindiremedi ve bunu düşmanca bir hareket olarak gördü. Yine devrimi tehdit eden NATO’nun üyesi Türkiye’yi cezalandırması gerektiğini düşündü. Elbette bunda Batının Türkiye’yi İran’la karşı karşıya getirme çabalarının da katkısı vardı. Bu nedenlerle İran, 1988’e kadar PKK’yı örtülü biçimde destekledi. Lojistik, üs sağladı. Diplomatik görüşmelerde ise destek iddialarını her zaman inkâr etti. Çünkü, savaşın gerektirdiği lojistik akış için Türk limanlarına yollarına ihtiyacı vardı.
İran’ın 1986’da PKK ile yaptığı anlaşma dört maddeden oluşuyordu. PKK, Türkiye-İran sınırı boyunca elli kilometrelik şeritte eylem yapmayacaktı. Yine, İran için Türkiye’den istihbarat toplayacaktı ve İran Kürtleri arasında faaliyette bulunmayacaktı. En önemlisi de, kadın ve erkek militanlar bir arada bulunmayacaktı. İran, 1988’de Irak’la savaşın bitmesinin ardından desteğini azalttı ise de, Sovyetler Birliğinin dağılması ile PKK kartını yeniden ele aldı. Onu korkutan Türkiye-Azerbaycan ilişkisi oldu.
PKK’ya destek, 1989-2000 arası dönemde Rusya, Suriye ve Yunanistan ile uyumlu biçimde sürdü. Ancak, Öcalan’ın yakalanması, İran-Türkiye rekabetinin Kafkasya ve Orta Asya’da hız kesmesi ve 11 Eylül saldırısı ile İran PKK’ya destek politikalarını yeniden gözden geçirdi.
Son dönemde İran, PKK ilişkilerini değiştiren ABD’nin Irak’ı işgali oldu. PKK, bu süreçte ABD’nin örtülü desteği ile İran’a saldırdı. Ardından ateşkes yapıldı ve PKK eylemlerinin ağırlık merkezini Türkiye’ye kaydırdı. Şimdi ise dengeler yeniden değişiyor ve kağıtlar yeniden dağıtılıyor. Sonraki hamleyi anlamak için İran’ı daha yakından izlemek gerekiyor.