Arşiv

  • Haziran 2024 (14)
  • Mayıs 2024 (16)
  • Nisan 2024 (15)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)
  • Temmuz 2023 (18)

    İzmir neden bir Barcelona olamıyor?

    Güven Sak, Dr.10 Mayıs 2013 - Okunma Sayısı: 2741

    İzmir'in azalan çekim gücünün nedeni İzmirliler değildir, Ankara'dır. Ankara'da alınan, İzmir için hatalı kararlardır.

     

    Memleketimizde her yıl yaklaşık 2,5 milyon kişi yerini değiştiriyor. İç göç, Türkiye’nin çehresini değiştirmeye devam ediyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), iç göç istatistiklerini 2008 yılından beri yayımlıyor. İyi yapıyor. Buna göre, 2010 yılından beri, İzmir’e göç edenler azalıyor. İzmir, çekim gücünü kaybediyor. Neden böyle oluyor?

    2008 ve 2009 yıllarında, İzmir’e net göç oranı yüzde 7’lerdeymiş. Bu oran şimdilerde yüzde 2’lere gerilemiş. Net göç oranı, ilin aldığı göç ile verdiği göç arasındaki farkın, ilin toplam nüfusuna bölünmesi ile bulunuyor. İzmir’e bakıldığında, hem ilin aldığı göç oranı azalıyor hem de ilin verdiği göç oranı artıyor. İzmirliler, İzmir’den daha fazla kaçarken İzmir dışından gelmek isteyenler de eskisi gibi İzmir’e gelmek istemiyorlar. Sonuçta İzmir’e yönelik net göç, İzmir’in nüfusu ile kıyaslandığında yaklaşık yüzde 5 azalıyor. Siz olsanız, İzmir çekim gücünü kaybediyor demez misiniz? Ben de öyle diyorum. Mesela aynı durum Gaziantep’te gözlemlenmiyor. Gaziantep’in çekim gücü artıyor. Gaziantepliler, Gaziantep’te oturmaya devam ederken dışarıdan Gaziantep’te yaşamak için bir teveccüh göze çarpıyor. İzmir’in kaybettiğini Gaziantep kazanıyor. Gaziantep’in çekim gücü artarken İzmir’inki azalıyor. Diyarbakır’da ise başka bir durum söz konusu. Kimse Diyarbakır’a gitmek istemiyor. Diyarbakırlılar başka illere doğru kaçıyorlar. 

    Neden? Türkiye gibi Ankara’dan yönetilen, fazlasıyla merkezi bir devlette, yerel bir olaya neden aranıyorsa, bakılması gereken yer, yerel yöneticilerin ne yaptıkları değildir. Neresidir? Ankara’dır. Ankara’nın planları, İzmir’in çekim gücüne pozitif katkı yapmıyor demektir. İzmir için hangi dinamik geçerli ise Gaziantep için de aynı dinamik geçerlidir. Hemen terör filan demeyin, ben Ankara’da verilen kararlardan kaynaklanan aynı dinamiğin Diyarbakır için de geçerli olduğu kanaatindeyim. Bakın nasıl mesela?

    Geçenlerde İzmir, Diyarbakır ve Gaziantep’te şirketlere, iç pazara mal sevkıyatında neden karayolunu tercih ettiklerini sorduk. Diyarbakır’da şirketlerin yaklaşık yüzde 70’i “Başka bir yol olmadığı için” dedi. İzmir’de başka bir alternatif yol olmadığı için karayolunu seçenlerin oranı yüzde 50 idi. Gaziantep’te ise aynı oran yüzde 40 civarında çıktı. Mal sevkıyatında karayolu başka nasıl tercih edilebilir? Daha ucuz olduğu için olabilir. Ya da daha güvenli olduğu için tercih edilebilir. İşte Gaziantep’te kendi tercihi ile karar yolunu seçenler yarıdan fazla iken, aynı oran diğer illerde son derece düşük çıktı. Bu ne demek? İlin ulaştırma altyapısı ile ilgili yatırımlar Ankara’da kararlaştırıldığına göre, ilin imkânlar setinin temel belirleyicisi Ankara olmaktadır. Ankara’da oturan iki bürokrat, ilin ihtiyaçlarını nereden bilir? Bilemezler elbette. Ama il hakkındaki kararları onlar verirler.

    Sonunda ne olur? İzmir bir türlü Barcelona gibi olamaz. İspanya’nın en büyük şehri başkent Madrid’dir. Barcelona, nüfus büyüklüğü açısından neredeyse Madrid kadar büyük bir şehirdir. Nedir? Barcelona’nın çekim gücü Madrid kadar yüksektir. Neden? Barcelona ile ilgili kararlar Barcelona’da verilir. İstanbul, Türkiye’nin nüfus açısından en büyük kentidir. Ankara, hep İstanbul odaklı düşünür. İzmir, İstanbul’un dörtte biri kadardır nüfus açısından bakıldığında. Nedir? İzmir’in çekim gücü İstanbul’dan düşüktür. Neden? İzmir, İzmir’den yönetilmemektedir. Silikon Vadisi’ni yaratan Stanford Üniversitesi gibi bir okul, İzmir’de ortaya çıkmaya kalksa, Ankara’daki sevgili YÖK, ona Hakkâri Üniversitesi ile aynı muameleyi yapmaya kalkar.

    Ben Türkiye’nin temel meselelerinden bir tanesinin, yerel yatırımlar konusunda öncelikleri belirleme yetkisinin yerel otoritelerle paylaşılmaması olduğunu düşünüyorum. İzmir’in azalan çekim gücünün nedeni İzmirliler değildir. Ankara’dır. Ankara’da alınan, İzmir açısından hatalı kararlardır. Nokta.


    *Bu köşe yazısı 10.05.2013 tarihinde Radikal Gazetesi'nde yayımlandı.

    Etiketler:
    Yazdır