Arşiv

  • Haziran 2024 (14)
  • Mayıs 2024 (16)
  • Nisan 2024 (15)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)
  • Temmuz 2023 (18)

    Enflasyonda farklı bir gelişme yok

    Fatih Özatay, Dr.05 Mart 2013 - Okunma Sayısı: 1327

    Merkez Bankası liraya değer kaybettirmeye çalışırsa daha yüksek bir enflasyon gerçekleşecektir.

    Hem tüketici hem de temel enflasyonda bir süredir seyretmekte olduğumuz film devam ediyor. Kısa dönemli düşme ya da yükselme eğilimleri gözlememize rağmen biraz daha uzunca bir dönemi inceleyince bu eğilimler yok oluyor. Yerlerini bir ortalama etrafında dalgalanmaya bırakıyorlar. Şubat ayı verileri de benzer yönde çıktı: Yıllık tüketici enflasyonu yüzde 7 düzeyinde gerçekleşti. Oysa aralık ayında yüzde 6,2 düzeyindeydi; ondan yüksek. Geçen ay ise yüzde 7,3’tü; ondan düşük. 2009’dan bu yana etrafında salındığı ortalama ise yüzde 7,5.

    Ortalama yüzde 5,4

    Enerji, gıda, alkolsüz içecekler, alkollü içkiler ve tütün ürünleri dikkate alınmadığında, yani temel enflasyon göstergelerinden I endeksine bakıldığında ise durum şöyle: Şubat ayında yıllık enflasyon yüzde 5,8 düzeyinde gerçekleşti. Son dört aydır ya bu düzeyde ya da bir ‘milim’ altında (yüzde 5,7) seyrediyor. 2009’dan bu yana temel enflasyonun ortalaması ise yüzde 5,4. Kısacası, son dört aydaki temel enflasyon, ortalamanın azıcık üstünde (Grafik 1).

    Enflasyonu hem arttırıcı hem de azaltıcı yönde etkileyecek bazı unsurlar var. Ham petrol fiyatları bir süredir aralık ayına kıyasla daha yüksek düzeylerde seyrediyor. Ancak belirgin biçimde yükselme eğilimi de göstermiyor. Yılın ilk aylarında iç talepte sınırlı bir artış yaşanmış olabilir. Faizlerin düşük düzeylerde olması, yurtiçi kredi artışının sınırlanması isteğine karşın harcama yapmak için krediye ihtiyacı olmayanları ya da zaten kredi almak gerekmeyecek düzeyde fiyatları olan mallara yapılacak harcamaları arttıracak (arttırıyor). Bu iki unsur az da olsa enflasyonu yükseltebilir. En azından, bu iki unsurdaki mevcut gelişmelerin enflasyonu düşürecek yönde olmadığını belirtmek mümkün.

    Asıl belirleyici, bu durumda, döviz kurundaki hareketler olacak. Mevcut uluslararası gelişmeler çerçevesinde bizim gibi ülkelere yönelik risk alma iştahı yüksek. Bu nedenle, özellikle kısa vadeli sermaye girişlerinin sürmesi ve döviz kuruna aşağı doğru baskı olması en makul beklenti. Merkez Bankası, liranın reel olarak değerlenmesine izin vermeyeceğini söylüyor; buna yönelik bir dizi karar da aldı. Liranın değerlenmesine izin vermemekle yetinirse ana enflasyon yüzde 6-7 aralığında dalgalanacaktır. Buna karşın 2010 sonu ve 2011’in ilk yarısında olduğu gibi, Merkez Bankası liraya değer kaybettirmeye çalışırsa, daha yüksek bir enflasyon gerçekleşecektir. İkinci politikanın değil ilkinin yürürlükte olduğunu düşünüyorum.

    fo03

    Bu köşe yazısı 05.03.2013 tarihinde Radikal Gazetesi'nde yayımlandı.

    Etiketler:
    Yazdır