Hükümet'in önümüzdeki dönemde izleyeceği maliye politikasına esas teşkil edecek olan kararların tahmini maliyeti 40-45 Milyar YTL olarak hesaplandı.
ANKARA - TEPAV, Hükümet'in önümüzdeki dönemde izleyeceği maliye politikasına esas teşkil edecek olan kararların tahmini maliyetini 40-45 Milyar YTL olarak hesapladı.
Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) İstikrar Enstitüsü tarafından hazırlanan Mali İzleme Raporu-2008 Yılı Mart-Nisan Ayı Bütçe Sonuçları açıklandı. Rapor'da bütçe sonuçlarının yanı sıra "Orta Vadeli Mali Çerçeve ve Geleceğe Yönelik Maliye Politikaları:Mali Disiplinde Gevşeme Tartışmaları Ne Anlama Geliyor ?" başlıklı bir bölüme de yer verildi.
Bu bölümde "Konut Edindirme Yardımı Ödemeleri", "GAP'a Kaynak Aktarımı", "İşsizlik Fonu'ndan İstihdam Paketi Kapsamında Kaynak Aktarılması", "Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun İle Mini Tahkimler Yapılması", "Yerel Yönetimlere, Merkezi Yönetim Vergi Gelirlerinden Aktarılacak Kaynağın Artırılması ve Aktarılacak Kaynaktan Yapılacak Kesintinin Düşürülmesi" ile " Kamu İhale Kanunu'nun Değiştirilerek Müteahhitlere Fiyat Farkı Ödenmesi" kararlarının uygulanması durumunda doğacak sonuçlar hesaplandı. Bu kararların uygulanmasının, belli varsayımlar altında, toplam 45 Milyar YTL'ye ulaşabileceği tahmin edildi.
"OVMÇ yerel seçimlere yönelik"
Rapor'da Orta Vadeli Mali Çerçeve(OVMÇ)'ye ilişkin değerlendirme yapılırken, "Bir bütün olarak OVMÇ, kamuoyuna varsayımları ve ayrıntılı harcama planları açıklanmamış yönleri ile, ileriye yönelik tutarlı bir maliye politikası uygulama niyetinden çok, yaklaşmakta olan yerel seçimlere yönelik bir tercihi yansıtır gibi gözükmektedir" ifadeleri kullanıldı. Diğer tespitler ise şöyle sıralandı:
"1 - Bu belgenin 5018 sayılı Yasa ile hazırlanması öngörülen çok yıllı bütçelemenin iki önemli politika belgesi olan Orta Vadeli Program ve Orta Vadeli Mali Plan ile bağlantısını kurmak bu aşamada mümkün değildir. Bu anlamda Hükümet'in harcama ve kaynak kullanma tercihlerinin tutarlı bir biçimde incelenmesine ve denetlenmesine de elverişli değildir.
2- OVMÇ Belgesi, kamu otoritesinin kamu maliyesinde faiz dışı fazla göstergesinden vazgeçilmesi yönünde ciddi bir değerler dizisi değişikliğine gittiğinin göstergesidir. Bu anlamda harcama genişletici politikalara izin verileceği anlaşılmakta ancak bir yandan da bunun borç dinamiklerini olumsuz olarak etkilemeyeceği öngörülmektedir. OVMÇ bu öngörülerin içsel tutarlılığının sınanmasını sağlayacak saydamlıktan ise uzaktır.
3- OVMÇ'de takip edilecek açığın klasik bütçe açığı olacağı ve faiz dışı fazlada gevşemeye gidilmesinin konjonktürel maliye politikası uygulama gerekçesine dayandırıldığı ya da faiz dışı fazlada azalmaya gidilmekle beraber "dönemsellikten arındırılmış bütçe dengesi (cyclically adjusted deficit)" açısından sorun teşkil etmeyeceği yönündeki bazı değerlendirmelerin teorik yönden ve ülkemiz pratiği açısından sorgulanmaya ve tartışılmaya muhtaç yönleri bulunmaktadır."
" Bütçe'de olumlu gelişme"
Rapor'un bütçe sonuçlarının değerlendirildiği bölümünde ise, merkezi yönetim bütçesinin Mart ayı sonunda 4,4 milyar YTL, Nisan ayı sonunda ise 5,4 milyar YTL açık verdiği hatırlatılarak, şöyle denildi:
"Bu durum, yılın ilk çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre bütçe açığının % 31,2 oranında arttığına işaret etmektedir. Nisan ayında ise bütçe dengesindeki bozulma geçen yılın aynı dönemine göre % 1,3 artış seviyesine gerilemiştir. Yılın ilk iki ayında merkezi yönetim bütçesinde gözlemlenen nisbeten olumlu performansta, Mart ayı sonuçları ile birlikte bir bozulma gözlemlenmiş; ancak, bu durum Nisan ayında önemli ölçüde düzelmeye dönmüştür.