TEPAV web sitesinde yer alan yazılar ve görüşler tamamen yazarlarına aittir. TEPAV'ın resmi görüşü değildir.
© TEPAV, aksi belirtilmedikçe her hakkı saklıdır.
Söğütözü Cad. No:43 TOBB-ETÜ Yerleşkesi 2. Kısım 06560 Söğütözü-Ankara
Telefon: +90 312 292 5500Fax: +90 312 292 5555
tepav@tepav.org.tr / tepav.org.trTEPAV veriye dayalı analiz yaparak politika tasarım sürecine katkı sağlayan, akademik etik ve kaliteden ödün vermeyen, kar amacı gütmeyen, partizan olmayan bir araştırma kuruluşudur.
“7. Bölgesel Kalkınma ve Yönetişim Sempozyumu” için yapılan çalışmaya göre; kırsalda AB modeli destek, para ve uzmanlık gerektiriyor.
ANKARA - TEPAV’ın Şanlıurfa’da yaptığı bir çalışma, Türkiye’de kırsalda kalkınmaya ilişkin önemli veriler ortaya koydu. Çalışmanın öne çıkan bulguları, TEPAV’ın her yıl alanın yerli ve yabancı uzmanlarının katılımıyla düzenlediği “Bölgesel Kalkınma ve Yönetişim Sempozyumu”nun 13-14 Aralık 2012 tarihleri arasında “kırsal kalkınma” temasıyla gerçekleştirilen yedincisinde Vakıf Araştırmacıları Ülker Şener ile Evren Aydoğan tarafından sunuldu.
Kırsalda nüfus yüzde 45’e çıktı
Şener, sunumda, 2012 yılı Kasım ayında gerçekleştirilen çalışma için gelişmişlik düzeyi 1973-2011 döneminde 42’nci sıradan 73’üncü sıraya gerileyen ve TÜİK verilerine göre ülke genelindeki tablonun aksine kırsal nüfusu artan şehri seçmelerinde bu demografik ve ekonomik durumun etkili olduğunu aktardı. Türkiye genelinde 2011 rakamlarıyla köyde yaşayan nüfus yüzde 23 iken Şanlıurfa’da 2007 yılında yüzde 40 olan kırsal nüfusun 2011’de yüzde 45’e çıktığını kaydeden Şener, ayrıca nüfus artış hızı açısından da ilde yaşlanan bir köylü nüfusundan bahsetmenin de zor olduğunu söyledi.
Şener, çalışma kapsamında ilde 9 kurumla (GAP İdaresi ve GAP Bölge Müdürlüğü, Tarım İl Müdürlüğü, İl Özel İdaresi Tarımsal Hizmetler Müdürlüğü, Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu, Karacadağ Kalkınma Ajansı, SODES, Ziraat Odası ve Üreticiler Birliği) görüştüklerini kaydetti.
Kırsal kalkınma araçlarının ilde nasıl kullanıldığını ortaya koyan çalışmada verilen desteklere ilişkin çeşitli sorunlarla karşılaşıldığını gözlediklerini belirten Şener, şöyle devam etti:
“Kalkınma Ajansı, IPARD belli olanaklara sahip ve kapasitesi olan işletmelere destek veriyor. Proje başvuruları hem uzmanlık hem de belirli bir düzeyde kaynağa sahip olmayı gerektiriyor. Çünkü projenin bütün masrafları başvurucu tarafından karşılanıyor, ardından TKDK gerekli denetimi yaptıktan sonra kaynak tahsis ediyor. Bu kaynağa sahip olmayan kişileri zaten desteklenmiyor. Prosedür zorluğundan da bahsedildi. Ayrıca köylünün danışmanlık, proje uzmanlığı almadan tek başına yapabileceği bir şey yok. İstenen belgeler arasındaki uyumsuzluk da dile getirilen sıkıntılar arasında… IPARD desteğinden yararlanmak isteyenin zaten bir yatırıma/kaynağa sahip olması gerek. AB uyum süreci nedeniyle oluşturulduğu için bu yapılar Urfa kırsalına uygun değil…”
TEPAV Araştırmacısı Aydoğan ise, “köylülük” meselesinin kırsal kalkınmanın ana ekseni olarak tartışmalarda daha fazla ilgiyi hak ettiğini belirtirken, çalışma kapsamında köy muhtarlarının kırsal kalkınma kapsamında yapıya dahil olup olmadığına ilişkin bir bilgiye ulaşmamalarının dikkat çeken bir nokta olduğunu katılımcılarla paylaştı.
Çalışmaya ilişkin sunum için tıklayınız.
TKDK Şanlıurfa Yetkilisi Ekinci: “Sektöre yatırım bazen dezavantaj”
Sunumun ardından söz alan TKDK Şanlıurfa İl Koordinatörlüğü’nden Mehmet Ekinci ise, verilerin sadece Şanlıurfa için değil tüm Türkiye’de geçerli olduğunu, ancak ilin de GAP ile büyük değişim yaşadığını söyledi. TKDK’nin yetki devrini AB’den geçen yıl aldığını ve sekizinci proje çağrısına çıktığını ifade eden Ekinci, şunları söyledi:
“Proje süreci de asgari 12 ay alıyor. İnsanlar bu tür programlar çıktığında ilk başta proje sunuyor ama tarım-hayvancılık gibi dinamik alanlara yatırım bazen avantaj, bazen dezavantaj. İki yıl önce hayvancılıkta ciddi karlar elde ediliyordu. Şimdi öyle değil, zarar ediliyor. Böyle bir gerçek olunca da proje verip sonuçlandırmayana ‘Neden sonuçlandırmıyorsun?’ demek zor oluyor.”
Kırsal kalkınma tartışmaları iki güne zor sığdı
Sempozyumda açılış konuşmalarının ardından iki gün boyunca yedi oturum altında kırsal kalkınmaya ilişkin şu başlıklar altında sunum ve tartışmalar gerçekleştirildi:
“Kavramsal Çerçeve”, “Kırsal Kalkınma Politikası ve Yönetişim”, “Kırsal Kalkınma ve Uluslararası Kurumlar”, “Merkez - Yerel İlişkileri ve Koordinasyon”, “Kırda Kadın”, “Kırda Örgütlenme ve Finansman”.
Sunumlar kadar tartışmalara da önem verilen sempozyumda önceki yıllarda olduğu gibi akademi, kamu, özel sektör ve çeşitli kurumlardan gelen geniş bir tartışmacı grubu masa etrafında biraraya geldi. Konuşmacılar tarafından yapılan sunumların ardından bu grup ile tartışma soruları çerçevesinde oturum konuları tartışıldı. Son oturum ise sempozyum tartışmalarına ilişkin genel bir değerlendirmeyi içerdi.
Sunumlara aşağıdan ulaşabilirsiniz.
Sempozyumdan fotoğraflara sempozyum internet sitesinden ulaşmak için tıklayınız.