TEPAV web sitesinde yer alan yazılar ve görüşler tamamen yazarlarına aittir. TEPAV'ın resmi görüşü değildir.
© TEPAV, aksi belirtilmedikçe her hakkı saklıdır.
Söğütözü Cad. No:43 TOBB-ETÜ Yerleşkesi 2. Kısım 06560 Söğütözü-Ankara
Telefon: +90 312 292 5500Fax: +90 312 292 5555
tepav@tepav.org.tr / tepav.org.trTEPAV veriye dayalı analiz yaparak politika tasarım sürecine katkı sağlayan, akademik etik ve kaliteden ödün vermeyen, kar amacı gütmeyen, partizan olmayan bir araştırma kuruluşudur.
Hedefe ne yazık ki bir türlü yaklaşmak mümkün olmuyor.
Değişen bir şey yok. Dün Merkez Bankası’nca bu sene enflasyonun hedefin çok üzerinde kalacağı ama gelecek seneye hedefin (üç aşağı beş yukarı) tutturulacağı söylendi. Aynı tahmini geçen yıl ya da ne bileyim mesela iki yıl önce de duymuştuk. Hedefe ne yazık ki bir türlü yaklaşmak mümkün olmuyor.
‘Ne yazık ki’ diyorum; birkaç nedenle. Birincisi, şu ABD Merkez Bankası’nın meşhur kırılganlık araştırmasında incelenen 15 ülke arasında en yüksek enflasyona sahip ikinci ülkeyiz. Uluslararası finansal piyasalar tekrar gerginleşirse yine ‘kem gözlü’ olacağız; bir nedeni de işte bu yüksek enflasyon. İkincisi, ihracat pazarlarımızda maliyet dezavantajı yaratıyor yüksek enflasyon. Rekabet gücümüzü törpülüyor. Bunu gidermek için liraya değer kaybettirmeye kalktığımızda ise bir süre sonra enflasyon yine yükselip başladığımız dezavantajlı maliyet konumuna tekrar dönüyoruz. Üçüncüsü, uzun bir süredir enflasyon yüzde 8’e yakın bir yerde dolaştığı için artık kalıcı olarak düşeceğine az sayıda kişi inanıyor; enflasyonla mücadele giderek zorlaşıyor.
“Elbette enflasyonla mücadeleden daha önemli bir işimiz yok mu?” diye sorabilirsiniz. Çeşitli yanıtlar verilebilir bu soruya. İlk düzlemde az önce belirttiğim üç neden var. O nedenler, enflasyonla yeteri kadar mücadele etmemenin pek hoş olmadığını gösteriyor olsa gerek. Başka bir düzlemde şunu sorarım bu soruya karşılık: “Allah aşkına bizim önemli işimiz ne?” Eğitim değil, gelir adaleti değil, araştırma geliştirme değil, kayıt dışı ekonomi değil, bir türlü zengin ülkelerle aramızdaki gelir farklılığını kapatamamak değil, düşük tasarruf oranı değil, enflasyon değil.
Peki, ne? Neyse ben en iyisi enflasyona ilişkin “halimiz nicedir”i özetleyen bir tablo vereyim. Tabloda 2010-2014 dönemi için hem hedeflenen enflasyonlar hem de gerçekleşenler var. 2014 sonu için tabloda yer alan rakam dün Merkez Bankası’nın ilan ettiği yeni tahmin. Yıl ortalaması tahminini ise Merkez Bankası’nın bu yeni tahmini çerçevesinde ve oldukça muhafazakâr biçimde ben koydum. Daha önce defalarca belirttiğim gibi yıl ortalaması enflasyonlar daha önemli. Zira enflasyonda önemli bir katılık var. Bu nedenle özellikle tabloda bu ortalamalara dikkat etmekte yarar var. Sanıyorum fazla bir yoruma gerek yok; durum net biçimde ortada: Enflasyon cephesinde yeni bir şey yok.
Bu köşe yazısı 01.05.2014 tarihinde Radikal Gazetesi'nde yayımlandı.
M. Coşkun Cangöz, Dr.
27/04/2025
Burcu Aydın, Dr.
26/04/2025
Fatih Özatay, Dr.
25/04/2025
Fatih Özatay, Dr.
23/04/2025
Güven Sak, Dr.
22/04/2025