TEPAV web sitesinde yer alan yazılar ve görüşler tamamen yazarlarına aittir. TEPAV'ın resmi görüşü değildir.
© TEPAV, aksi belirtilmedikçe her hakkı saklıdır.
Söğütözü Cad. No:43 TOBB-ETÜ Yerleşkesi 2. Kısım 06560 Söğütözü-Ankara
Telefon: +90 312 292 5500Fax: +90 312 292 5555
tepav@tepav.org.tr / tepav.org.trTEPAV veriye dayalı analiz yaparak politika tasarım sürecine katkı sağlayan, akademik etik ve kaliteden ödün vermeyen, kar amacı gütmeyen, partizan olmayan bir araştırma kuruluşudur.
Güven Sak 16 Eylül 2008 günü yayımlanan "Delik Kovaya Likidite Lehman ve Merrill'i Kurtarmadı" başlıklı yazısında ABD'deki krizi ele alıyor ve sorunun sisteme likidite vermekle çözülemeyeceğini ikna edici bir biçimde anlatıyor. Katılıyorum. Oysa, aynı gün Federal Reserve, bir gün evvel piyasaya verdiği 70 milyar doların üzerine 50 milyar dolar daha ekledi. Federal Reserve, Güven Sak'ın "delik kovaya su doldurulmaz" benzetmesini bilmiyor mu acaba? Aklıma yıllarca önceki bir olay geldi. Manisa'daydım. Bir genç bidona kaynak yaparken patlama olmuş ve ölmüştü. Ben de bir kaynak ustasıyla konuşuyordum. Bana "Herhalde bidona su doldurmayı ihmal etti, ondan olmuştur" dedi. Nedenini sorduğumda ise "İçine benzin konulan bidonlarda, benzin buharı kalabiliyor. Kaynak yapılırken ortaya çıkan ısı nedeniyle de bu patlamaya yol açabiliyor. Bu nedenle önce su doldurur sonra kaynak yaparız" demişti. Belki Federal Reserve de öyle düşünüyordur, diyorum. Eğer likidite verilmezse, kurumları tekrar sağlıklı çalışır hale getirecek müdahalenin sistemi berhava etmesinden çekiniyordur! Güven Sak yazısının kalanında "şişman kadın şarkısına henüz başlamadı" derken, en azından, deliklerin kaynak yapılarak kapatılmasını beklediğini söylüyor. Peki ama nerede bu şişman kadın ya da kaynak ustası? Mevcut yönetimin bu rollere soyunacağını beklemek, gerçekçi görünmüyor. Seçime çok az kaldı. Köklü bir değişikliği yapmaya kalkışması siyasal açıdan olanaklı değil. Seçim sonunda ne olacak? Ocak ayına kadar süren bir geçiş dönemi söz konusu. Demek ki, eğer bir şey yapılacaksa ocak ayından sonra yapılacak. Ya arada yeni bir şey olursa? Galiba üçüncü çeyrek bilançolarının açıklanma dönemi atlatıldıktan sonra, yıl sonu rakamları gelinceye kadar, ortalığa pek haber çıkmayacağı için yeni bir dalga olması olasılığı düşük. Ama tabii bazı kurumların likidite sorunu yaşamaları nedeniyle piyasa yine de karışabilir. İşte bu nedenle de Federal Reserve, delik kovaya bolca su koymaya devam ediyor.
Kurtarılmamanın hüznü
Şişman kadın ya kaynakçı henüz ortada yok ama Hollanda öyküsündeki, bentte açılan deliğe parmağını dayayarak, köyünü su baskınından kurtaran çocuk ABD'de ortaya çıktı. Öyküdeki adı neydi anımsamıyorum ama şu sırada ABD'de onu "Fed" diye çağırıyorlar. 16 Eylül 2008 akşam saatlerinde aile meclisi kararı (aile meclisi üyelerini tanıtayım: Senato ve Temsilciler Meclisi başkanları, Hazine Bakanı ve Federal Reserve Başkanı), bir saatlik görüşmeden sonra, alınmış: "American International Group'un (AIG) durumu kötü, Fed deliğe parmağını dayasın." Delik de pek ufak değil hani. Şimdilik 85 milyar dolar! AIG de bunun karşılığında, lütfedip, ABD Hazinesi'ne çoğunluk haklarını (yüzde 80) vermeyi kabul etmiş. Karar sonrasında, Federal Reserve Başkanı Ben Bernanke'nin yüzü pek asıkmış. 17 Eylül 2008 sabahı, gözler Tokyo borsasına çevrildi. Fanny Mae ve Freddie Mac'in kurtarılması olayında fazla sevinip, sonra düş kırıklığına uğradıklarından olacak, bu defa borsa havalara uçmadı. Buruk bir gülümsemeyle yetindi. Avrupa ve ABD borsaları ise surat astılar, endeksler düştü.
Ahlaki tehlike var mı yok mu
Peki AIG'nin kurtarılıp da Lehman'ın kurtarılmaması haksızlık değil mi? Fanny Mae ve Freddie Mac olayında gözlerimizden birisini kapayıp "bunların toplumsal işlevleri var" deyip, kurtarılmaları kararına bir kılıf uydurduk diyelim. Bu defa öyle bir durum da yok. Her ikisi de özel işlevi olan şirket. Yapılan açıklamada ise özetle "AIG batmasına izin verilemeyecek kadar büyük" deniyor. Bu kulağınıza küpe olsun: i) İşleriniz iyi gitmiyorsa büyümeye bakın; yeterince büyürseniz kurtarılırsınız. ii) İş arıyorsanız en büyük firmaya girin, krizde işsiz kalmazsınız. iii) Borç verecekseniz ortalığı sarsabilecek kadar büyük firmaya, özellikle de yüklü alacaklıları arasında Çin Merkez Bankası olana, verin. Dünyada, Çin dışında, hiçbir ülke Çinlileri kızdırmayı göze alamaz. Böylece ahlaki tehlike (moral hazard) kavramı, bunu en çok diline dolayanların elinden rafa kalktı. (Zaten hep öyle olmaz mı?) Tabii yanlış anlaşılmasın; bu kavramın yanlışlığı gösterilmedi. Sadece birkaç yetkilinin bir araya gelip, bu kavramın geçerli olacağı alanı belirleyebileceği anlaşıldı. Lehman söz konusu olduğunda kavram geçerli ama AIG olunca geçerli değil!
Bu yazı 19.09.2008 tarihinde Referans Gazetesi'nde yayınlanmıştır.
M. Coşkun Cangöz, Dr.
27/04/2025
Burcu Aydın, Dr.
26/04/2025
Fatih Özatay, Dr.
25/04/2025
Fatih Özatay, Dr.
23/04/2025
Güven Sak, Dr.
22/04/2025