TEPAV web sitesinde yer alan yazılar ve görüşler tamamen yazarlarına aittir. TEPAV'ın resmi görüşü değildir.
© TEPAV, aksi belirtilmedikçe her hakkı saklıdır.
Söğütözü Cad. No:43 TOBB-ETÜ Yerleşkesi 2. Kısım 06560 Söğütözü-Ankara
Telefon: +90 312 292 5500Fax: +90 312 292 5555
tepav@tepav.org.tr / tepav.org.trTEPAV veriye dayalı analiz yaparak politika tasarım sürecine katkı sağlayan, akademik etik ve kaliteden ödün vermeyen, kar amacı gütmeyen, partizan olmayan bir araştırma kuruluşudur.
TEPAV Kurucu Direktörü Güven Sak, British Council Forumunda İngilizce eğitimine dair önemli değerlendirmelerde bulundu. "İngilizce, Türkiye'nin iş dünyasında rekabet gücünü artıran temel bir unsur haline geldi" diyen Sak, İngilizce eğitiminin yaygınlaştırılması için ulusal ve bölgesel ortaklıkların önemine dikkat çekti.
TEPAV Kurucu Direktörü Güven Sak, British Council tarafından düzenlenen "English in a Changing World: A Two-Day Forum" kapsamında gerçekleştirilen "What has changed? Technology, labour market needs and the demand for English" başlıklı panele katıldı. Sak, İngilizce eğitiminin Türkiye'deki dönüşümü ve iş dünyasındaki artan önemi üzerine değerlendirmelerde bulundu.
Son 40 yılda Türkiye'nin geçirdiği ekonomik dönüşüme dikkat çeken Sak, İngilizce'nin yalnızca kariyer gelişimi için değil, aynı zamanda iş bulma açısından da temel bir gereklilik haline geldiğini vurguladı. 1980 yılında Türkiye'nin ihracat hacminin sadece yıllık 1 milyar dolar olduğunu, bugün ise 250 milyar doları aştığını belirtti. Ayrıca, 1980 yılında ihracatın %90'ının tarım ürünlerinden oluştuğunu, bugün bu oranın %90'ının sanayi ürünleri haline geldiğini de ifade eden Sak, Türkiye’nin 110’dan fazla ülkeye rekabetçi bir şekilde 1,600'den fazla sanayi ürünü ihraç ettiğini, bu çeşitliliğin hem ürünler hem de pazarlar açısından İngilizce yeterliliği gerektirdiğini ekledi.
“İngilizce artık sadece bir dil yeterliliği değil”
İngilizce'nin artık sadece bir dil yeterliliği olmadığını; aynı zamanda Türkiye'deki eğitim sistemi farklılıkları nedeniyle daha iyi eğitim ve beceri setlerinin bir göstergesi haline geldiğini belirten Sak, bu durumun kariyer fırsatlarına yansıdığını vurguladı. Sak, teknolojinin İngilizce eğitimine önemli ölçüde katkıda bulunacağını, yapay zeka ve dijital araçlar aracılığıyla öğretim fırsatlarını çeşitlendireceğini, ancak bu teknolojilerin adil bir şekilde dağıtılmaması durumunda dijital uçurumun daha da derinleşeceği konusunda da uyarıda bulundu.
“Eğitmen yetiştirme kapasitesinin artırılması şart”
Sak, Türkiye'deki İngilizce eğitimini geliştirmek için öncelikli olarak öğretmen eğitimi kapasitesinin artırılması gerektiğini vurguladı. Türkiye'deki İngilizce eğitiminin durumunu değerlendiren çalışmaların 2015 ve 2021 yıllarında TEPAV ve British Council iş birliğiyle gerçekleştirildiğini hatırlatan Sak, bu çalışmalardan elde edilen verilerin politika önerilerinin temelini oluşturduğunu belirtti. Sak, İngilizce eğitimine yalnızca büyük şehirlerde değil, Türkiye genelinde yaygınlık kazandırılması gerektiğini ifade ederek TOBB'un yerel ticaret ve sanayi odaları ile iş birliği içinde mesleki eğitimde sağladığı başarıyı çoğaltacak yerel mükemmeliyet merkezlerinin kurulmasının önemine dikkat çekti.
“Ulusal ve bölgesel ortaklıklar önemlidir”
Sak, sürdürülebilir bir İngilizce eğitim politikası için ulusal ve bölgesel ortaklıkların önemini vurgulayarak, Millî Eğitim Bakanlığı ile yakın iş birliğinin bu süreçte kritik bir rol oynadığını belirtti.