Strateji sözcüğünün Türk Dil Kurumu’ndaki tanımı, önceden belirlenen bir amaca ulaşmak için tutulan yol şeklindedir. Askeri açıdan bakıldığında ise (ki tanımı sivil dünyada da uygulamak olanaklıdır) var olan durumu araştırarak fırsat ve tehditleri tahmin etmek, zayıf ve güçlü yönleri belirleyerek stratejiler geliştirmek ve en uygun zamanda uygulamaya koymak şeklinde bir tanımla karşılaşıyoruz. Özetle söylemek gerekirse strateji, amaç ve hedeflere ulaşmak için yapılan plan ya da tasarımdır. 

Zaten tanımları gereği strateji ve plan kavramları iç içedir. Genel anlamda soyut stratejik hedefleri ve amaçları belirli bir program, bir dizge oluşturacak şekilde bir araya getiren sürece plan diyebiliriz. Plan bir yol haritasıdır ve hedeflere ulaşmak için izlenecek adımları, kullanılacak kaynakları ve uygulanacak stratejileri tanımlamaktadır. Bu ilişkisellik içinde stratejik planları, benimsenen temel ilkeler çerçevesinde geleceğe ilişkin misyon ve vizyonları oluşturan, stratejik amaçlar ve ölçülebilir hedefler saptayan, performans değerleri önceden belirlenmiş olan göstergeler üzerinden ölçümler yapan, oluşan sürecin izlenmesi ve değerlendirilmesi amacıyla katılımcı yöntemlerle hazırlanan planlar olarak tanımlayabiliriz. Stratejik planların oluşumunda temel değerler ve politikalar, orta ve uzun vadeli amaçlar (zaman faktörü), öncelikler, sorumluluklar ve görev/sorumluluk dağılımları (aktörler) ile kaynak kullanımı ve tercihler (insan, zaman, para gibi kıt kaynakların kullanımı gibi) önemli bileşenlerdir. 

Gündelik yaşama ilişkin pek çok kararda olduğu gibi stratejik planlarda da mekan boyutu önemli bir bileşendir. Eylem ve projeler üzerinden somutlaşan plan kararlarının gerçekleşme alanı olan mekan belki de plan bileşenlerinin en önemlisidir çünkü stratejik planın oluşum amacı kararların gerçekleşmesidir. 

Değerlendirme notunun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.