AB-Türkiye İlişkileri: Pozitif Gündem Arayışı “AB-Türkiye İlişkileri: Pozitif Gündem Arayışı” başlıklı toplantı 10 Şubat 2021 Çarşamba günü çevrimiçi video-konferans yöntemiyle düzenlendi.

“AB-Türkiye İlişkileri: Pozitif Gündem Arayışı” başlıklı toplantı 10 Şubat 2021 Perşembe günü Amerikan-Alman Marshall Fonu tarafından çevrimiçi video-konferans olarak düzenlendi. Konferansa AB Dış İlişkiler Dairesi (EEAS) Direktörü Angelina Eichhorst, Avrupa Parlamentosu’nun Hırvat milletvekili Zeljana Zovko, İstanbul Politika Merkezi Direktörü Fuat Keyman ve Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) İcra Direktörü Güven Sak katıldı.

AB Dış İlişkiler Dairesi Direktörü Eichhorst, Türkiye ile ilişkilerine değer verdiklerini ve bu konuda tarafların ortak görüşleri ve çıkarları için çalışması gerektiğini vurguladı. Ekonomi, kültür, gümrük birliği, vize serbestisi, göç, ulaşım, enerji, eğitim ve tarım gibi birçok konuda Türkiye ile çalışıldığını belirten direktör, Kıbrıs görüşmelerine geri dönülmesini istediklerini belirtti. Türkiye ile ilişkilerinde AB’nin ABD ile işbirliği içinde olduğunu söyleyen Eichhorst, Biden yönetiminin Türkiye’de hukukun üstünlüğüne kesinlikle daha fazla önem vereceğini belirtti.

Avrupa Parlamentosu Hırvat milletvekili ve AB-Türkiye Forumu’nun yeni başkanı Zeljana Zovko, sözlerine Türkiye’nin geçen yıl Avrupa Birliği’ni hedef alan sert söylemlerinin sonuçlarına değinerek başladı. Doğu Akdeniz ve Dağlık Karabağ krizlerinde Türkiye’nin saldırgan tavrı ve Kıbrıs meselesinde geri adım atmamalarının Türkiye’ye manevra alanı bırakmadığını söyledi. Avrupa Parlamentosu’nda Türkiye ile ilgili havanın çok kötü olduğunu belirten Zovko, söylenenler ile yapılanların birbirini tutması ve Türkiye’nin söyleminde gerçek değişiklikler olması gerektiğini vurguladı. İstanbul Politika Merkezi Direktörü Fuat Keyman da Türkiye-AB ilişkilerinde Transatlantik boyutun geri döndüğüne dikkat çekerek ve ABD’nin yeni yönetimine vurgu yaparak sözlerine başladı. Türkiye ile AB arasında olumlu diyaloğun yanı sıra yaptırımların da masada olduğunu hatırlatan Keyman, bu yaptırımların pozitif gündemden yana olan yerel yönetimlere, sivil topluma ve üniversitelere zarar vermemesi gerektiğine vurgu yaptı.

TEPAV İcra Direktörü Güven Sak ise AB ile Türkiye arasındaki ‘’Pozitif Gündem’’ olarak adlandırılan arayışın AB-Türkiye arasında “normal sürecin tıkanması ile başladığını, daha sonra, 2016’da Suriyeli mülteci krizi ile birlikte aracı bir gündeme oturduğunu söyledi. Sak, 2019’da başlayan ‘Yeşil Anlaşma’ sürecinin ise pozitif gündem arayışında önemli bir dönüm noktası olabileceğine işaret etti. Yeşil dönüşüm sürecinin yalnızca iklim politikası değil, aynı zamanda ekonomik toparlanmayı sağlayacak, istihdam yaratacak bir yeşil sanayi stratejisi olduğunu vurgulayan Sak, sınırda karbon eşitleme vergisinin bu süreçte bir politika aracı olarak kullanılacağını belirtti. AB’ye yapılan sanayi ürünleri ihracatının Türkiye’nin toplam ihracatının yüzde 50’sini oluşturduğunun altını çizen Sak, iki tarafın ekonomilerindeki değişimin diğerini etkileyeceğini belirtti. Sak, ‘’Bu nedenle yeşil dönüşüm konusunda karşılıklı işbirliğinin şart olduğuna dikkat çekti. Avrupa Birliği’nin yeşil mutabakatı bir dış politika enstrümanı olarak da kullanacağına dikkat çekerek, “yeşil dönüşüm gelişmiş batı ile gelişmekte olan ülkeler arasında teknoloji uçurumunu derinleştirmemeli, eşitsizliği daha kurumsallaştırarak daha derin hendeklerin açılmasına yol açmamalı” dedi.

Etkinliği izlemek için tıklayınız.