Değerlendirme Notu/ Dr. Sait Akman

AB üyesi 28 ülkede (Brexit kararı gereği AB’den ayrılması gerekecek İngiltere de dahil) Avrupa Parlamentosu seçimleri 23-26 Mayıs tarihleri arasında yapıldı. Avrupa’da yükselen popülist politika tercihleri ve AB karşıtlığı ile küresel konularda ortaya çıkan sorunların yarattığı açmazların iç içe girdiği bir döneme denk gelen bu seçimler (AP seçimleri beş yılda bir Mayıs ayında yapılmaktadır) yeni AP kompozisyonunun ne gibi sonuçlar doğuracağı tartışmasını da beraberinde getirmektedir.

AB seçimlerinde korkulan olmakta ve AB’ye şüpheyle bakan siyasetçiler (Avroskeptikler) bu güzide AB kurumunda kilit bir yere mi sahip olmaktadır? Özellikle merkez siyasetin zemin kaybettiği bir dönemde AB’ye kuşkulu bakan ve küreselleşme konusunda endişeleri olan sağ ya da sol kanattaki kesimlerin Avrupa siyasetinde giderek belirleyici konuma doğru ne ölçüde mesafe almakta?

Küresel bağlamda yaşanan sorunların Avrupa’daki yansımaları hiç şüphesiz üye ülkelerin kendi iç seçim süreçlerinde ve siyasi hayatlarında da bir süredir yansıma bulmaktaydı. Örneğin Almanya’da Alternatif Alman Partisi AfD, Fransa’da Ulusal Cephe (Le Pen), İtalya’da Salvini’nin Lega’sı, İsveç’te İsveç Demokratları, Avusturya’da FPÖ, Belçika’da milliyetçi Flamanların, Macaristan’da Orban başında olduğu Fidesz vd. yükselişi Avrupa sevdalısı (pro-European) çevrelerde ciddi endişeleri de beraberinde getirmekte.

Değerlendirme notunun tamamına erişmek için tıklayınız.