Arşiv

  • Haziran 2024 (14)
  • Mayıs 2024 (16)
  • Nisan 2024 (15)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)
  • Temmuz 2023 (18)

    Türkiye'de deflasyon riski mi oluşuyor?

    Fatih Özatay, Dr.05 Haziran 2014 - Okunma Sayısı: 1785

    Ben ne faizle enflasyon arasında doğru orantı olduğunu düşünüyorum ne de mevcut faiz düzeyinin düşürülmesi gerektiğini.

    Başbakan, enflasyon ile faiz arasında doğru orantı olduğunu belirtiyor ve faizin belirgin biçimde düşürülmesini istiyor. Böylelikle enflasyonun da düşeceğini söylüyor. Aralarında çok sayıda akademisyenin de bulunduğu ekonomist danışmanları olduğuna göre herhalde onlar da öyle düşünüyorlar. Ayrıca azımsanmayacak sayıda yorumcu, köşe yazarı, iş adamı, ihracatçı ve bazı bakanlar da faizin keskin biçimde düşürülmesinden yanalar. 

    Ben ne faizle enflasyon arasında doğru orantı olduğunu düşünüyorum ne de mevcut faiz düzeyinin düşürülmesi gerektiğini. Ama bunca kişi böyle düşünüyorsa, hem faiz ile enflasyon oranı arasındaki doğru orantı olduğu iddiasını hem de Merkez Bankası’nın politika faizini belirgin biçimde düşürmesi gerektiği önerisini ciddiye almak gerekiyor. Ben de öyle yapıyorum; sözünü ettiğim iddiayı ve öneriyi ciddiye alıyorum. 

    O zaman akla hemen şu geliyor: İddia edildiği gibi enflasyonu düşürmek için gerçekten de faizin düşürülmesi gerekiyorsa, enflasyonu bir çırpıda çok düşük bir düzeye çekmek için faiz çok ama çok keskin biçimde düşürülebilir. Bu, deflasyon riski yaratır. Şöyle: 

    Ocak 2012’den bu yana her ay gerçekleşen yıllık enflasyonların ortalaması yüzde 8.3 düzeyinde. Tüketici enflasyonu mayısta yüzde 9.7’ye yükseldi. Ayrıca, I endeksi ile ölçülen temel enflasyon yüzde 9.8’e çıktı. Farklı bir ifadeyle iki haneli enflasyona ramak kaldı. Oysa hem 2012’de hem 2013’te hem de bu yıl bize açıklanan enflasyon hedefi yüzde 5. Hedefi, Merkez Bankası yasası gereğince, hükümet ve Merkez Bankası birlikte kararlaştırıyorlar ve kamuoyuna açıklıyorlar. 

    Şu anda enflasyon ve politika faizi yüzde 9.5 dolaylarında olduğuna göre, hedeflenen yüzde 5 düzeyindeki enflasyona ulaşmak için politika faizini yüzde 5-6 arasına bir yere düşürmek yeterli olacaktır. Ama yukarıda sözünü ettiğim cazibeye kapılıp, faiz daha keskin bir biçimde indirilerek enflasyon daha da düşürülmek istenilirse, tehlikeli bir durum ile karşı karşıya kalabiliriz: Deflasyon. Yani, fiyatların düşmesi. 

    Bu, Japonya’nın başına geldi ve 1990’larda ekonomisi doğru dürüst büyümedi; patinaj yaptı. Şu sıralarda Avrupa Birliği, deflasyon riskinden öcüden korkar gibi korkuyor. Deflasyon, büyüme önünde önemli bir engel; çünkü bugün tüketmeyip, tüketiminizi fiyatların daha düşük olacağı yarına erteliyorsunuz. Fiyatlar daha da düşüyor. Tüketimi ertelemek davranışı giderek yaygınlaşıyor. Fiyatlar daha çok düşüyor… Bu nedenle gelişmiş ülkelerin enflasyon hedefi yüzde 2. Bunun altında bir fiyat artışı istemiyorlar; deflasyon riskinden korkuyorlar. 

    Bu çerçevede, söz konusu iddia ve öneri doğrultusunda faizler düşürülecekse, aldatıcı cazibe tuzağına düşmemek için, faizin düşürülebileceği alt sınır kendiliğinden ortaya çıkıyor. ABD’de 10 yıl vadeli tahvil faizleri şu anda yüzde 2.6, Almanya’da ise yüzde 1.5 civarında. Türkiye için kur artışı riskini de dikkate almak gerekiyor. Ancak uygulanacak faizi indirimi politikasıyla enflasyon çok düşeceğine göre -hatta deflasyon riskinden korktuğumuz için- kur artışı riski fazla değil. Bu durumda yüzde 3-3.5 arasında bir uzun vadeli faiz Türkiye için uygun olur. Öyleyse Merkez Bankası’nın politika faizinin alt sınırı mesela yüzde 1.5-2 olabilir. Elbette, yakın gelecekte ABD’de uzun vadeli faizler artacak. O günler geldiğinde ise Merkez Bankası politika faizinin alt sınırını yeniden gözden geçirir. 

    Yaptığım bu basit hesabın temelinde, faiz ile enflasyon arasında doğru orantı olduğu iddiası var. Katılmadığımı tekrar hatırlatayım.

     

    Bu köşe yazısı 05.06.2014 tarihinde Radikal Gazetesi'nde yayımlandı.

    Etiketler:
    Yazdır