Arşiv

  • Haziran 2024 (14)
  • Mayıs 2024 (16)
  • Nisan 2024 (15)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)
  • Temmuz 2023 (18)

    Başarı= Yetenek+Şans

    Fatih Özatay, Dr.19 Kasım 2013 - Okunma Sayısı: 1125

    Türkiye'de enflasyonu düşürecek bir politika uygulanıyor mu ki enflasyonumuz 'kalıcı' biçimde düşsün?

    Başarı=Yetenek+Şans’. ‘Büyük başarı=Biraz daha fazla yetenek+Bol şans’.

    Bir derginin editörü, yıllar önce bir grup bilim insanından ‘en çok beğendikleri denklemi’ yazmalarını istemiş. Bu denklemler, Nobel ekonomi ödülü sahibi psikolog Daniel Kahneman’ın beğendikleri.

    Cumartesi günü, Kahneman’ın ‘Düşünme; Hızlı ve Yavaş (Thinking, Fast and Slow)’ kitabından söz etmiştim. ‘Ortalamaya geri dönüş’ başlıklı bölümde, Kahneman, biz fanilerin, şansın başarıda (başarısızlıkta) oynadığı rolü göz ardı edip ortadaki ‘başarı’ ya da ‘başarısızlık’ öykülerine nasıl da nedensel açıklamalar getirdiğimizi çok güzel anlatıyor. İlk örneği İsrail hava kuvvetleri pilotlarının eğitiminden. Vaktiyle, bu eğitimde, performanstaki gelişmenin ödüllendirilmesinin, hataların cezalandırılmasına kıyasla daha iyi sonuç verdiğini anlatan bir konferans vermiş. Konferansın sonunda kıdemli pilot hocalarından biri söz alıp şunları söylemiş: “Bir akrobatik manevrayı hatasız yapmalarından sonra genç pilotları ne zaman kutlasam, bir sonraki denemelerinde başarısız oldular. Oysa hatalı her denemeden sonra kuvvetli bir azar, bir sonraki denemede başarıyı sağladı. Öyleyse, bize ödüllendirmenin işe yaradığını, cezalandırmanın ise işe yaramadığını anlatmayın. Tam tersi doğru.”

    Kahneman, pilot eğitmeninin gözleminin doğru olduğunun altını çiziyor: Başarılı bir manevradan sonra başarısız bir manevra. Ama eğitmenin, bu gözleme dayanarak, başarılı manevraların ödüllendirilmesi nedeniyle arkasından başarısız manevraların geldiği sonucuna ulaşmasının yanlış olduğunu belirtiyor. Doğal olarak, pilot hocasının, ortalama performansın oldukça üzerine çıkan bir genç pilotu övdüğünü belirtiyor. Oysa çok büyük ihtimalle, genç pilotun o uçuşta oldukça şanslı olduğunun altını çiziyor. Bir sonraki uçuşta pilotun o kadar şanslı olma ihtimalinin az olduğu dikkate alınırsa, övülsün ya da övülmesin, performansının ilkine kıyasla daha kötü olmasından doğal bir şey olamaz diyor. Yani, tam da ortalamaya yakınsama! Dikkat: Yetenek göz ardı edilmiyor. Ama şansın rolünü dikkate aldığınızda, ortalamanın çok üzerindeki bir performanstan sonra ortalamaya daha yakın (dolayısıyla ilkinden kötü) bir performansın gelmesinin normal olduğu vurgulanıyor.
    Spordan da örnekler var. İlk okuyuşta kabullenmesi zor geliyor insana. Zaten Kahneman da buna dikkat çekiyor. Nedensel ilişkiler kurmaya nasıl da teşne olduğumuzu, basit istatistiki gerçekleri ise ezici bir çoğunlukla göz ardı ettiğimizi vurguluyor. ‘Ortalamaya geri dönüş’ olgusunun, yerçekiminin ve diferansiyel yüksek matematiğin keşfinden 200 yıl sonra keşfedilmesinin boşuna olmadığının altını çiziyor. Şimdi gelin, Kahneman’ın yukarıdaki denklemlerini enflasyona uygulayalım:

    ‘Enflasyonda değişiklik=Ekonomi politikasında değişiklik+Şans’. ‘Enflasyonda büyük değişiklik=Ekonomi politikasında biraz daha değişiklik+Bol şans’.

    Şöyle düşünün: Statükoyu değiştirecek (enflasyonu arttıracak ya da düşürecek) bir ekonomi politikası uygulamıyorsanız, enflasyondaki mevcut değişiklik (enflasyonun ortalamanın üzerinde ya da altında seyretmesi) şansa bağlıdır. Kötü şans: Enerji fiyatları artmış, hava koşulları kötü gitmiş, beklenmedik vergi artışları yapılmıştır. İyi şans: Enerji fiyatları düşmüş, hava koşulları iyi gitmiş, beklenmedik bir vergi artışı gelmemiştir. Soru: Türkiye’de enflasyonu düşürecek bir politika uygulanıyor mu ki enflasyonumuz ‘kalıcı’ biçimde düşsün?


    Bu köşe yazısı 19.11.2013 tarihinde Radikal Gazetesi'nde yayımlandı.

    Etiketler:
    Yazdır