Arşiv

  • Haziran 2024 (14)
  • Mayıs 2024 (16)
  • Nisan 2024 (15)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)
  • Temmuz 2023 (18)

    Biz sana ne ettik ki be Ezop?

    Fatih Özatay, Dr.01 Ekim 2013 - Okunma Sayısı: 1485

    Şimdilerde ABD'ye ilişkin yeni gerginlik kaynağı, 'işlerin rayından çıkması' kategorisinden.

    Sürekli olumsuzlukları görmemekte ruh sağlığı açısından yarar var. İspanya’daki ya da Yunanistan’daki yüksek işsizlik oranlarına, işini kaybedenlere, mezun olup bir türlü çalışacak iş bulamayan gençlere üzülüyor insan elbette. Ama Avrupa’daki krizin oldukça eğlenceli tarafları olduğunu da kabul etmek gerekiyor. (Şimdilik) ‘vardı’ demek daha doğru; bir süredir oralardan ses çıkmıyor.

    Alın mesela Economist dergisinin yaklaşık bir yıl önceki sayısının kapağını. Kapakta, Merkel’in, “Euro nasıl çökertilir” sorusunu yanıtlamaya çalışan bir karikatürü yer alıyordu. Ama asıl eğlence farklıydı. 16 Ağustos 2012 tarihli Telegraph’ta yer alan röportajın başlığı şöyle: “Euro Bölgesi’nin dağılması ihtimaline karşı Finlandiya hazırlık yapıyor”. Finlandiya Dışişleri Bakanı ile yapılmış bu röportaj. Bir de önemli not var: Bakanın masasında Economist dergisinin o sayısı yer alıyormuş. Belki masada unutkanlık sonucu dergi vardı belki de ince bir mesaj veriliyordu. Eğlence açısından sonuç değişmiyor ama.

    Bir süredir Avrupa ve sorunları ortada boy göstermiyor. Yerini ABD aldı. Hem de ne alış! Orada işler yolunda gitse de dert gitmese de. ABD ekonomisinde işler yoluna girmeye başlamıştı. Bu olgu biraz daha belirginleştikçe ABD Merkez Bankası’nın (FED) atması beklenen adımlar mayıs sonlarından bu yana bizim gibi ülkelerin başına bela oluyor. Tüm ekonomi kanallarında, ABD’ye ilişkin açıklanan her yeni veri, saatlerce tartışılıyor. Korkulan, iyileşmenin iyice belirginleşmesi. Zira o zaman, FED’in buraları şimdiden karıştıran adımları atmaya başlaması ve o adımların şiddetini arttırması riski var.

    İşin ilginç tarafı, ABD ekonomisinde iyileşmenin belirginleşmesinden korkuluyorken orada işlerin tekrar rayından çıkması da buralar için iyi haber değil. En basitinden dünyanın başına bunca belanın, bu arada Türkiye’de 2009’daki büyük işsizlik artışının ve keskin ekonomik daralmanın, ABD’de işlerin tepetaklak olması nedeniyle yaşandığını unutmamak gerekiyor.

    Şimdilerde ABD’ye ilişkin yeni gerginlik kaynağı, ‘işlerin rayından çıkması’ kategorisinden. Bu gece yarısından itibaren ‘ABD hükümetinin kepenkleri indirmesi’ olasılığı var; hazine bir dolu ödemeyi yapamamak riski ile karşı karşıya. Demokratlar’la Cumhuriyetçiler anlaşamıyor. Anlaşmazlığın temelinde Cumhuriyetçiler’in en temel kamu hizmetlerinin yerine getirilmesi için bile vergi alınmasından hoşnut olmamaları var. Sağlık harcamalarında kısıntı istiyorlar bu nedenle.

    Öyle bir vergi alerjisi ki bu, mesela eski FED Başkanı Alan Greenspan’in “Her vergi ekonomik büyümeye bir engeldir” özlü sözü var. Bir de şuna bakın: ‘Sosyalizm neden çalışmaz’ web sitesinin girişinde bir ara Ezop’un altın yumurtlayan tavuk masalı vardı. Hatırlarsanız, masalda açgözlü tavuk sahipleri, günde bir altınla ‘yetinmek’ yerine bir çırpıda tüm altınlara sahip olmak isterler ve tavuğu keserler: İçinde altın falan yoktur. Cumhuriyetçiler’in bu aşırı kanadının gözünde, özellikle zenginlerden ek vergi alınması böyle bir şey işte.


    Bu köşe yazısı 01.10.2013 tarihinde Radikal Gazetesi'nde yayımlandı.

    Etiketler:
    Yazdır