Arşiv

  • Haziran 2024 (14)
  • Mayıs 2024 (16)
  • Nisan 2024 (15)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)
  • Temmuz 2023 (18)

    Karmaşık gibi ama değil

    Fatih Özatay, Dr.03 Ocak 2013 - Okunma Sayısı: 1138

    2012'nin üçüncü çeyreğinde yüzde 1,6 oranında büyümüştük. Öyle görünüyor ki dördüncü çeyrek bundan daha kötü olmayacak.

    ABD ‘mali uçurum’a düşülmesini önleyecek kararı aldı. Tam olmasa da büyük ölçüde rahatladı dünya. Tam değil; çünkü iki ay sonraya ertelenen bazı konular yeni tartışmalar başlatabilecek. Neyse, yurda döneyim. Aralık ayı kapasite kullanım oranı (KKO) bir yıl öncesinin aynı dönemine göre daha düşük bir düzeyde gerçekleşti. KKO’ya ilişkin bir de mevsim etkisinden arındırılmış veriler yayımlanıyor; onlara bakmıyorum. Zira bu verilere ‘inanmak’ yanlış yorumlara sevk edebilir insanı. Biraz ‘teknik’ kaçacak; yazının sonunda anlatayım neden bakmadığımı.

    Orijinal KKO verileri ile sanayi üretimi arasında bekleneceği gibi yakın bir ilişki var. Grafikte her iki değişkenin bir yıl öncesinin aynı ayına göre yüzde değişimlerinin hareketleri gösteriliyor. Ufak tefek farklı oynamalar bir tarafa, beraber hareket ediyorlar. Bir süredir KKO’nun yıllık artış hızı düşüyor. Bu durumda, sanayi üretiminin kasım ayında çok az artacağını ya da düşeceğini söyleyebilir miyiz? Hayır, söyleyemeyiz. Ana eğilimden çok kısa süreli sapmalar olabiliyor.

    2011’de kasım ayında uzun bir bayram vardı, 2012’de yok. Kasım 2012’de çalışılan gün sayısı daha fazla olduğu için sanayi üretiminde önemli bir artış olabilir.

    Olursa ekonomik faaliyet düzeyinde belirgin bir iyileşmeyi mi ima edecek? Hayır, etmeyecek. Birincisi, KKO sadece kasımda değil aralıkta da bir yıl öncesine kıyasla daha düşük bir düzeyde gerçekleşti. İkincisi, reel kesim güven endeksi aralık ayında kritik eşik olan 100’ün altına indi. Gerçi bir yıl öncesinin aynı ayına kıyasla çok küçük bir artış var ama sonuçta reel kesim güveni nisan ayından bu yana sürekli başaşağı gidiyor.

    Ekim ayında, hem altın dışı ihracat hem de altın ve enerji dışı ithalat bir yıl öncesinin aynı ayına göre azalmıştı. Kasım ayında ise önemli ölçüde arttılar. Az önce belirttiğim çalışma günü sayısından gelen etkiyi gidermek için, üçer aylık ortalamalar olarak incelendiklerinde, ortaya çıkan tablo ise şöyle: Altın ve enerji dışı ithalatımız, 2012’nin başından bu yana bir yıl öncesine kıyasla azalıyordu. İlk defa kasım ayında yüzde 0,8’lik bir artış gerçekleşti. Altın dışı ihracat için de benzer bir durum söz konusu: Bu yılın en yüksek yıllık artışı kasım ayı itibariyle son üç aylık ihracatta gözlendi: Yüzde 10,1.

    Veriler karmaşık gibi görünebilir. Çok da değiller aslında. 2012’nin üçüncü çeyreğinde yüzde 1,6 oranında büyümüştük. Öyle görünüyor ki dördüncü çeyrek bundan daha kötü olmayacak. Sonuçta 2013’te yüzde 4 düzeyinde bir büyümeden söz ediyoruz. Ortada bir uyumsuzluk yok.

    Meraklısına not: Mevsim etkisinden arındırılmış KKO verileri yanıltıcı. İki nedenle: Birincisi, orijinal KKO verileri 2007’den bu yana yayımlanıyor. Arındırma tekniklerini sağlıklı uygulamak için yeterli gözlem sayısı yok. Sonuçta 6 tane haziran, 6 tane aralık var. 6 tane gözleme dayanarak “Her aralık ayında şöyle oluyor, öyleyse...” nasıl diyecek kullanılan teknik? İkincisi, az gözlem sayısını dikkate almadan bazı basit ön sınamalar yapınca KKO’da mevsimlik bir hareket bulunduğuna ilişkin ancak ‘eser’ miktarda kanıt bulunuyor. Bu verileri Merkez Bankası yayımlıyor. Mevsim etkisinden arındırıp yayımlama politikasını gözden geçirmelerinde yarar var.

    Grafik 1. Sanayi üretimi ve KKO: Ocak 2008–Aralık 2012 (yıllık yüzde değişimler).

    fft16 mf1271136 01

    Bu köşe yazısı 03.01.2013 tarihinde Radikal Gazetesi'nde yayımlandı.

    Etiketler:
    Yazdır