Arşiv

  • Haziran 2024 (14)
  • Mayıs 2024 (16)
  • Nisan 2024 (15)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)
  • Temmuz 2023 (18)

    İthalat ve GSYH büyümesi

    Fatih Özatay, Dr.02 Haziran 2012 - Okunma Sayısı: 1197

    İthalat verileri, ekonomideki yavaşlama eğiliminin durmadığı, aksine devam ettiği hakkında kuvvetli ipuçları veriyor.

    Perşembe günü nisan ayı dış ticaret verileri açıklandı. İthalata ilişkin ayrıntıları 2012 büyüme oranımız çerçevesinde değerlendireceğim. Toplam ithalatın artış hızı Eylül 2011’den bu yana azalıyor. Son üç aydır ise bir yıl öncesinin aynı dönemine kıyasla ithalatımız daha düşük bir düzeyde. Enerji dışı ithalatımız da benzer bir eğilim izliyor. Bir farkla: Enerji dışı ithalatımız bir yıl öncesinin aynı dönemi ile karşılaştırıldığında son beş aydır daha düşük düzeyde. İthalatın alt kalemleri incelendiğinde de benzer bir resim var ortada. Üç ana kalemde de nisan ayındaki düşüş diğer aylardan daha şiddetli. Ek olarak yatırım ve tüketim malları ithalatındaki yıllık düşüşün ara malı ithalatındaki düşüşten önce başladığı anlaşılıyor. 

    Yavaşlama sürüyor mu?
    İthalatımızın yaklaşık üçte birini euro cinsinden yapıyoruz. Yukarıda değindiğim toplam ithalat ve enerji dışı ithalat verileri ise dolar cinsinden. Euro-dolar kuru belirgin oynamalar gösterebiliyor. Bu oynamalardan arındırıp ithalattaki gelişmeleri değerlendirmek yararlı bilgiler verebilir. Toplam ithalatı, euro cinsinden ve dolar cinsinden yapılan ithalat olarak ayırınca da farklı bir resim çıkmıyor: İthalatın yıllık artış hızı yine Eylül 2011’den itibaren düşüyor. Ancak euro cinsinden ithalat son altı aydır bir yıl öncesine kıyasla daha düşük bir düzeyde iken dolar cinsinden ithalat için aynı olgu sadece nisan ayı için geçerli.

    Buraya kadar değindiğim olgular büyüme oranımız açısından ne ima ediyorlar? Bu soruya yanıt vermeden önce, geçmiş dönemlerde gerçekleşen gayri safi yurtiçi hasıla (GSYH) artış oranlarımız (büyüme oranlarımız) ile enerji dışı ithalatın yıllık artış hızlarını karşılaştırmakta yarar var. Grafik 1’de bu karşılaştırma 1998’in ilk çeyreği ile 2012’in ilk çeyreği arasındaki dönem için yapılıyor. Çıkan mesaj gayet net: Her iki değişken arasında aynı yönlü ve çok yakın bir ilişki var (GSYH rakamları en son 2011’in son çeyreği için var). Grafik 2’de ise bu sefer enerji dışı ithalatın Ocak 1997–Nisan 2012 dönemindeki yıllık değişimleri var. Dikkat: Tüm ekonomik küçülme dönemlerinde (1998-99 Rusya krizi, 2001 krizi ve küresel kriz) ithalat artışı negatif oluyor.

    Bu çerçevede, yukarıda özetlediğim ithalat verileri değerlendirildiğinde, iki temel saptama yapmak mümkün. Birincisi, ekonomimiz belirgin biçimde yavaşlıyor. Bu, farklı veriler çerçevesinde zaten bir süredir bildiğimiz bir gelişme. Ancak ithalat verileri bir ek bilgi daha veriyor: Ekonominin yavaşlama eğiliminin yetkililerce ifade edildiği gibi dördüncü çeyrekte durmamış olabileceği, aksine yavaşlama eğiliminin sürdüğü hakkında kuvvetli ipuçlarının varlığını ortaya koyuyor.

    fo02061

    Grafik 1
    GSYH ve enerji dışı ithalat yıllık yüzde artış hızları: 1998.I - 2012.I (sağ eksen GSYH için). Kaynak: TÜİK.

    fo02062
    Grafik 2
    Enerji dışı ithalatın yıllık yüzde artış hızları: Ocak 1997.I – Nisan 2012.
    Kaynak: TÜİK.

    Bu köşe yazısı 02.06.2012 tarihinde Radikal Gazetesi'nde yayımlanmıştır.

    Etiketler:
    Yazdır