TEPAV web sitesinde yer alan yazılar ve görüşler tamamen yazarlarına aittir. TEPAV'ın resmi görüşü değildir.
© TEPAV, aksi belirtilmedikçe her hakkı saklıdır.
Söğütözü Cad. No:43 TOBB-ETÜ Yerleşkesi 2. Kısım 06560 Söğütözü-Ankara
Telefon: +90 312 292 5500Fax: +90 312 292 5555
tepav@tepav.org.tr / tepav.org.trTEPAV veriye dayalı analiz yaparak politika tasarım sürecine katkı sağlayan, akademik etik ve kaliteden ödün vermeyen, kar amacı gütmeyen, partizan olmayan bir araştırma kuruluşudur.
Merkez Bankası'nın (MB) işini kolaylaştıran gelişmeler yaşanıyor son günlerde. Bunlardan ilki sayın Erdoğan'ın seçim gecesi yaptığı ve çoğu kesimin beğenisini kazanan konuşmaydı. Sayın Başbakan siyasi gerginliklerin azalması açısından önemli bir adım attı. Peşi sıra, Meclis'in açılışında olumlu yönde algılanan gelişmeler yaşandı. Dün basına yansıyan, çoğu da manşetleri süsleyen haberlere bakılırsa Cumhurbaşkanlığı seçiminde 'kriz çıkarmak yerine iş yapmak' anlayışının hâkim olması olasılığı artıyor.
İkinci olumlu gelişme, dün ABD Merkez Bankası'nın yaptığı açıklamaların piyasalardaki gerginliği azaltmasıydı. Uluslararası piyasalardaki bu rahatlamanın sürüp sürmeyeceğini şimdiden kestirmek çok zor şüphesiz. Ama yine de olumlu bir gelişme olarak not etmekte yarar var.
Üçüncü olumlu gelişme enflasyona ilişkin. Mart ayından bu yana dört puanlık düşüş gerçekleşti tüketici enflasyonunda. Özellikle son üç ayda gerçekleşen enflasyon rakamları 2004-2005 döneminde aynı aylarda gerçekleşen enflasyon değerlerinden daha düşük. Diğer bir deyişle yıllık enflasyondaki düşüş, salt 2006 yılındaki yüksek değerlerin yıllık enflasyon hesaplamalarından çıkmasıyla (baz etkisi ile) açıklanamaz. Bunun ötesinde bir azalma söz konusu.
Dördüncü olumlu gelişme bütçeye ilişkindi. Maliye Bakanlığı bütçedeki gevşemenin önünü kesecek ve bütçe harcamalarını tekrar disiplin altına alacak önlemler açıkladı. Ancak, dün sayın Uğur Gürses'in Radikal'deki köşesinde belirttiği gibi bu sadece bir niyet bayanı. Uygulamanın da bu niyetle uyumlu olması gerekiyor. Yine de mali disipline vurgu yapılması MB açısından önemli.
MB'nin işini kolaylaştıran beşinci gelişme ise iç talepteki yavaşlama. İlk çeyreğe ait milli gelir verileri ve çeşitli sektörlerin üretimlerine ait veriler, enflasyon açısından iç talepteki hareketlerin olumlu yönde olduğunu ima ediyor. Dün ise haziran ayına ait sanayi üretim rakamları açıklandı. Buna göre sanayi sektöründe üretim artışı beklentilerin de altına düşerek yüzde 1.8 olarak gerçekleşti. Grafik 1'de bu gelişmelere yer veriliyor. Ancak, kolay 'okunabilsin' diye aylık değil, üçer aylık büyüme hızları gösteriliyor. Şüphesiz, bu yavaşlama, işsizliğin düşmesi ve AB'nin refah hızına yakınsama açısından sevimli bir gerçekleşme değil. Ama enflasyonun düşmesi ve dolayısıyla MB'nin faizleri indirmesi açısından bakıldığında olumlu.
Bu çerçevede, MB'nin işinin biraz daha kolaylaştığını belirtebiliriz. Yine de ekim ayından önce bir faiz indirimi üç unsura bağlı: Ağustosta yıllık enflasyonda gerçekleşecek artışın yüksek olmaması ve bu artışın yanlış yorumlanmaması gerekiyor. İkincisi, uluslararası piyasaların gerginleşmemesi önemli. Üçüncüsü cumhurbaşkanlığı seçiminin nasıl gelişeceği izlenecek. İlk iki unsurdaki gelişmeler MB'nin istediği gibi olmasa bile, hiç olmazsa korktuğu başına gelmezse, cumhurbaşkanlığı seçiminde 'iş yapma' seçeneğinin ağır basması, diğer koşullar aynı kaldığında piyasa faizlerini ve kurları aşağıya çekeceği için, MB'den de erken bir faiz indirim olasılığını artırır.
Grafik: Sanayi üretiminde yıllık artış (2002'nin ilk çeyreği 2007'nin ikinci çeyreği; yüzde
Bu köşe yazısı 09.08.2007 tarihinde Radikal Gazetesi'nde yayınlanmıştır.
Fatih Özatay, Dr.
27/11/2024
M. Coşkun Cangöz, Dr.
26/11/2024
Burcu Aydın, Dr.
23/11/2024
Fatih Özatay, Dr.
22/11/2024
Fatih Özatay, Dr.
20/11/2024