ANKARA- Bütçe açığı, yerel yönetim ve fon payı düzeltmesi dikkate alındığında, Eylül sonunda 12,2 milyar YTL düzeyinde gerçekleşti. Bu rakamın geçen yıl 2,4 milyar YTL düzeyinde olduğu dikkate alındığında bütçe performansındaki bozulmanın geçen yıla göre oldukça ciddi boyutlara ulaştığı belirlendi.
Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) İstikrar Enstitüsü tarafından hazırlanan Mali İzleme Raporu-2007 Yılı Eylül Ayı Bütçe Sonuçları açıklandı. Rapor'da bütçe açığına ilişkin olarak "Merkezi bütçe gelirleri arasında yer alan özelleştirme gelirleri (TELEKOM hisse satış gelirleri ile özelleştirme kapsamında arsa satış gelirleri) hariç tutularak bütçe açığı hesaplandığında ise, açığın 3,8 milyar YTL'den 19,1 milyar YTL'ye çıktığı görülmektedir. Bu ise bütçe açığında % 400'ü aşan bir sıçrama anlamına gelmektedir" denildi. Bütçe harcamalarındaki hızlı artış ve özellikle dolaylı vergi gelirlerindeki düşük performansın, merkezi yönetim bütçe dengesindeki bozulmayı belirleyen temel unsurlar olduğuna dikkat çekilen Rapor'da, "Böylelikle yılın başından bu yana bütçe dengelerinde oluştuğuna işaret ettiğimiz bozulma riski gerçekleşmeye ve bu durum kamu otoritelerinin söylemlerine yansımaya başlamıştır" ifadelerine yerverildi.
Vergi gelirleri hedefin altında
TEPAV Raporu'nda, Eylül sonu itibarı ile toplam vergi gelirlerinin hedefin ancak % 70,6'sına ulaştığına dikkat çekilerek şöyle denildi:
"2007 yılı bütçe vergi gelirlerinin hedefin altında kalmasına vergi sisteminde biriken yapısal nitelikli sorunların yanında dönemsel olarak, TEPAV mali izleme raporlarında çeşitli aralıklarla gündeme getirmiş olduğumuz, aşağıda sıralanan unsurların da etkili olduğu düşünülmektedir:
- Ekonominin talep düzeyinde yaşanan göreli yavaşlama çerçevesinde özel kesim harcamalarının artmaması,
- Enerji KİT'lerine yönelik zamların ertelenmesi,
- KİT'ler ve yerel yönetimler olmak üzere bazı kamu kurumlarının dolaylı vergi yükümlülüklerini yerine getirememesi,
- YTL'nin değerlenmesi sonucunda ithalde alınan vergilerin hedeflenen rakamların gerisine düşmeye başlaması,
- İhracatta KDV iadelerinde gözlemlenen hızlı artış,
- Tekstil ve gıda gibi sektörlerde yapılan KDV indirimleri,
- Mayıs 2007 tarihinde imzalanan niyet mektubunda öngörülen gelir artırıcı politika tedbirlerinin uygulamaya yeterli etkinlikle konulamaması,
- Seçim sürecine girilmesiyle de gelir idaresinde ortaya çıktığını tahmin ettiğimiz gelir toplama isteksizliği."
Harcamalar ertelenebilir…
TEPAV Raporu'nda, Hazine Müsteşarlığı'nın bağlı bulunduğu Bakan'ın WEB sitesinde yer alan bir basın duyurusunda, toplam kamu kesimi faiz dışı fazla performansının % 6,5 yerine % 4,3 olarak gerçekleşmesinde geçen yıldan sarkan harcama yükümlülüklerinin etkisine vurgu yapıldığına dikkat çekilerek, "Geçen yılın bütçesini olumlu göstermeye yönelik olarak yapılan bu tür harcama ertelemelerinin bu yılın geri kalan kısmında bütçe dengelerinin daha da bozulmasının önüne geçmek açısından tekrar gündeme getirilmesinin söz konusu olabileceğine dikkat çekmek istiyoruz" denildi.