Değerlendirme Notu / Ali Osman Dizman

"Suriye ve Türkiye arasındaki ilişkilerin son derece gergin olduğu bugünlerde iki ülke arasındaki ilişkilerde ele alınması gereken önemli konulardan biri de kuşkusuz Suriye’deki olaylardan kaçıp Türkiye’ye sığınan Suriye vatandaşlarıdır. Suriye Arap Cumhuriyeti’nde 2011’in Mart ayında alevlenen olaylar ve iç karışıklıklar sonucu binlerce kişi evini terk etmek zorunda kalmıştır. Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) 28 Ağustos 2012 tarihli verilerine göre ülkede yaşanan olaylar ve insan hakları ihlalleri sebebiyle Suriye’yi terk eden vatandaşların 179.826 tanesi Türkiye, Ürdün, Lübnan ve Irak’ta bulunmaktadır. Suriye’den Türkiye’ye olan ilk toplu nüfus hareketi 300-400 arası Suriye vatandaşının 29.04.2011 tarihinde Cilvegözü (Hatay) sınır kapısına dayanması ile olmuştur. Yaklaşık bir buçuk yıldır devam eden olaylar sırasında Suriye’den Türkiye’ye toplu nüfus hareketi artarak devam etmiş bunun yanı sıra bu süre içinde kendi isteği ile Suriye’ye geri dönenler olduğu gibi geçerli pasaporta sahip olanlardan başka ülkelere gitmeleri sağlanan Suriye vatandaşları da olmuştur. BMMYK güncel verilerine göre Türkiye’de şu an destek olunan 78.409 tane Suriye vatandaşı bulunmaktadır. Bölgede Suriye’den sığınanlara karşı 'açık kapı politikası' izleyen diğer ülkelerde ise bu rakam Ürdün’de 45.287, Lübnan’da 40.232 ve Irak’ta ise 15.898’i bulmaktadır. Suriye’den Türkiye’ye sığınan kişilerin durumlarından sorumlu kuruluş olarak Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) belirlenmiştir. Suriyeli vatandaşlar için Hatay, Şanlıurfa ve Gaziantep illerinde 9 çadır kent ve Kilis’te 1 adet konteynır kent bulunmaktadır. Çadır kent sayısına önümüzdeki günlerde 5 yeni çadır kent daha eklenmesi planlanmaktadır. Yeni açılacak kamplarla birlikte Türkiye’nin sığınan kişi kabul etme kapasitesinin ise 100.000’e ulaşacağı ön görülmektedir..."