TEPAV web sitesinde yer alan yazılar ve görüşler tamamen yazarlarına aittir. TEPAV'ın resmi görüşü değildir.
© TEPAV, aksi belirtilmedikçe her hakkı saklıdır.
Söğütözü Cad. No:43 TOBB-ETÜ Yerleşkesi 2. Kısım 06560 Söğütözü-Ankara
Telefon: +90 312 292 5500Fax: +90 312 292 5555
tepav@tepav.org.tr / tepav.org.trTEPAV veriye dayalı analiz yaparak politika tasarım sürecine katkı sağlayan, akademik etik ve kaliteden ödün vermeyen, kar amacı gütmeyen, partizan olmayan bir araştırma kuruluşudur.
TEPAV'ın araştırmasında et ithalatının çözüm olmadığı belirtilerek, daha büyük bir krizin yaşanmaması için piyasanın düzenlenmesi gerektiğine dikkat çekildi.
ANKARA- TEPAV son dönemde et fiyatlarında yaşanan artışın 2007 yılında yapılan politika hatalarından kaynaklandığını açıklayarak, et ithalatının sorunu çözmeyeceğine dikkat çekti.
TEPAV Ekonomi Politikaları Analisti Sarp Kalkan ile Araştırmacı Hüseyin Ekrem Cünedioğlu tarafından hazırlanan "Et fiyatlarındaki artışa nasıl bakılmalı?" başlıklı politika notu yayımlandı. Not'ta çalışmanın amacının hayvancılık ve kırmızı et sektöründeki fiyat ve üretim hareketlerini incelemek ve et fiyatlarındaki hızlı artışın nedenlerini ortaya koymak olduğu belirtilerek, "Böylece, bundan sonraki dönemde et piyasasının nasıl düzenlenmesi gerektiğine ilişkin ipuçlarına da ulaşılabilecektir" denildi.
Et fiyatlarını, yem ve süt fiyatlarıyla birlikte incelemek gerekiyor
Değerlendirmede, Türkiye'de yem fiyatı ile süt fiyatı arasındaki dengenin kırmızı et arzında belirleyici olduğuna dikkat çekilerek şöyle denildi:
"Bir başka deyişle, belirli bir gelir akımını istikrarlı hale getirmeye çalışan çiftçi, süt üretimi ile et üretimi arasında tercih yapmaktadır. Bir kilo süt ile alınabilecek yem miktarı azaldıkça, süt üretimi karlılığını yitirmektedir. Bu durum, süt üretimini engellemekte, besicileri kesime ve et üretimine yönlendirmektedir. Benzeri bir şekilde, yem fiyatlarının göreli olarak düştüğü dönemlerde et üretiminin gerilediği, süt üretiminin arttığı gözlenmektedir. Örneğin, yem fiyatının yüzde 19, süt fiyatının ise yüzde 11 arttığı 2004 yılında süt üretimindeki artış yüzde 1'de kalmıştır. Kırmızı et üretimi ise yüzde 22 artmıştır. Yem fiyatlarının düştüğü 2005 yılında ise kırmızı et üretimi azalmış, süt üretiminde artış gözlenmiştir."
2009'un ikinci yarısında başlayan fiyat hareketinde de bu mekanizmanın etkili olduğu ifade edilen Not'ta, "2006'da yaşanan kuraklığın etkisiyle 2007 yılında yem fiyatları yüzde 22 artmıştır. Ancak, girdi maliyetindeki bu artışa rağmen süt fiyatlarındaki artış oldukça sınırlı (yüzde 9) kalmıştır. Bu nedenle süt üretimi karlılığını yitirmiş ve kesilen et miktarı yüzde 31 artmıştır. 2008 ve 2009'da ise üretilen kırmızı et miktarı 2008'de yüzde 16, 2009'da ise yüzde 14 düşmüştür" denildi.
Değerlendirmeye göre, bu gelişmeler sonucu 2009'un ikinci yarısından itibaren arz sıkıntısına bağlı olarak fiyat artışları oldu.
Hayvancılığın daha büyük bir kriz yaşamaması için piyasanın düzenlenmesi gerekmektedir
TEPAV'ın değerlendirmesinde, et ithalatına izin verilerek fiyatların dizginlenmeye çalışılmasının kısa vadeli bir çözüm olduğu ve politika belirsizliğinin devam ettiğini gösterdiği açıklandı. Not'ta, bu tür kararlar alınırken kırmızı et, süt, yem ve hatta beyaz et sektörlerindeki dinamiklerin ve fiyatlama mekanizmalarının gözden geçirilmesi gerektiğine dikkat çekilerek, "Yem fiyatları artarken et ve süt fiyatlarının sabit kaldığı veya düştüğü bir ortamda hayvan sayılarının giderek azalabileceği, bunun da et ve süt piyasalarında dışa bağımlılığı artırabileceği unutulmamalıdır. Bu nedenle, Et ve Balık Kurumu ithalat yetkisini kullanırken sadece et fiyatlarının nasıl düşürüleceğini değil, hayvancılık piyasasının geleceğinin nasıl olması gerektiğini de göz önünde bulundurmalıdır. Hayvancılık politikasının tüm piyasaları düzenleyecek, fiyatlama aksaklıklarının oluşması durumunda dengeleme mekanizmalarını da içerecek şekilde hazırlanması son derece önemlidir" denildi.
24/11/2024
22/11/2024
20/11/2024
20/11/2024
19/11/2024