Değerlendirme Notu / H. Hakan Yılmaz

İklim odaklı yurt dışı kaynaklı fonların arttığı bir ortamda yerel yönetimlerin finansal kaynaklara erişiminde İlbank ve yatırım bankacılığına yönelik yeniden yapılanma tartışmalarına katkı – I

Dünya’da yaşanan iklim ve sürdürülebilirlik odaklı politikalar çerçevesinde yerel yönetimlerin finansal yönetim kapasitelerinin güçlendirilmesi ihtiyacı, bu kurumlara yönelik kalkınma ve yatırım bankacılığı üzerinde tekrar düşünülmesi gerektiğini kaçınılmaz olarak önümüze koymaktadır. Bu anlamda ikinci nesil reformları içinde ele alınması gereken acil başlıklardan bir tanesi de Türkiye’de kalkınma ve yatırım bankacılığının özellikle dış çevrede yaşanan gelişmelere hızla uyum sağlayacak ve fonlara erişimini güçlendirecek bir şekilde yeniden yapılandırılması olarak görülmektedir.

IMF Küresel Finansal İstikrar Raporunda, 2050 yılına kadar net sıfır emisyona ulaşmak için küresel iklim yatırımlarının 2030'a kadar yıllık yaklaşık 5 trilyon ABD doları, yükselen piyasalar ve gelişmekte olan ekonomilerde ise iklim değişikliğinin etkilerinin hafifletilmesine yönelik yatırım ihtiyacının 2 trilyon ABD doları seviyesinde olacağı öngörülmektedir. Birleşmiş Milletler sürdürülebilir kalkınma amaçlarına ulaşılmasına yönelik hesaplamalarında, 2030 yılına kadar yıllık 3,3-4,5 trilyon dolar fona ihtiyaç bulunduğu tahmin edilmektedir.

Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) ise Paris Anlaşması hedeflerine ulaşabilmek için temiz enerji başlığı altında gelişmekte olan ülkelerde 2030 yılına kadar yıllık yatırım ihtiyacının yıllık ortalamada 1,8-2,2 trilyon dolar seviyesinde olmasını öngörmektedir (Çin dışarda bırakıldığında bu tutar 1,1-1,4 trilyon dolar seviyesindedir). Tahmin ve hedefler bu şekilde olmakla birlikte 2023 yılı başına kadar olan dönemde yaklaşık 630 milyar dolar tutarında göreli olarak düşük bir kaynağın iklim finansmanı için ayrıldığı tahmin edilmektedir, bunun da sınırlı bir bölümü gelişmekte olan ülkeler tarafından kullanılmaktadır.

Değerlendirme notunun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.