TEPAV web sitesinde yer alan yazılar ve görüşler tamamen yazarlarına aittir. TEPAV'ın resmi görüşü değildir.
© TEPAV, aksi belirtilmedikçe her hakkı saklıdır.
Söğütözü Cad. No:43 TOBB-ETÜ Yerleşkesi 2. Kısım 06560 Söğütözü-Ankara
Telefon: +90 312 292 5500Fax: +90 312 292 5555
tepav@tepav.org.tr / tepav.org.trTEPAV veriye dayalı analiz yaparak politika tasarım sürecine katkı sağlayan, akademik etik ve kaliteden ödün vermeyen, kar amacı gütmeyen, partizan olmayan bir araştırma kuruluşudur.
Siyasetçi elbette şu soruyu aklına getirecek: Sürekliliği sağlayamasam bile hiç olmazsa seçimler yaklaşıyorken böyle bir ortam yaratabilir miyim?
Merkez bankalarının bağımsızlığının arkasında ne var? Temelde iki nedenle merkez bankalarının bağımsız olmaları isteniliyor:
1- Çok yüksek enflasyon oranları, genellikle bütçe açıklarının merkez bankalarına para bastırılarak finanse edilmesi ile ortaya çıkıyor. Mesela çok sayıda kuramsal ve uygulamalı çalışma gösteriyor ki hiperenflasyonlar bu nedenle oluşuyor.
2 - Demokrasilerle yönetilen ülkelerde işbaşındaki yönetimlerin bir sonraki seçimleri kazanarak işbaşında kalmak istemelerinden doğal bir şey olamaz herhalde. Bu doğal istek, işbaşındaki siyasi iktidarları belli tip ekonomi politikalarına yönelmeleri konusunda özendiriyor: Seçimler yaklaşıyor diyelim. Piyasada biraz ‘yaprak kıpırdasa’ kötü mü olur? İç talep canlanıp esnafın yüzü gülse, işsizlik düşse, insanlar kendilerini daha mutlu hissetseler? Ne var bunda? Bir şey yok elbette. Mesele bunları kalıcı kılabilmekte; sadece seçimlerden önce değil, her zaman insanların kendilerini mutlu kılabilecekleri bir ortam yaratmakta. Siyasetçi elbette şu soruyu aklına getirecek: Sürekliliği sağlayamasam bile hiç olmazsa seçimler yaklaşıyorken böyle bir ortam yaratabilir miyim? İnsanların kendilerini daha mutlu hissettikleri bir ortam, muhtemelen işbaşındaki siyasi iktidara bir dahaki seçimde daha fazla oy olarak dönecek. Bu çerçevede, para politikası kısa vadeli siyasi amaçlarla kullanılıyor. Bunun çok sayıda örneği var. İşin ilginci bu alandaki ilk örnekler gelişmiş ülkelerden. Bu örnekleri inceleyen çalışmalar gösteriyor ki bu uygulama ile sağlanan işsizlik düşüşü kalıcı olmuyor ve üstelik bir süre sonra enflasyon artıyor.
Ortaya çıkan doğal soru belli: Bütçe açıklarının merkez bankası kaynakları ile finanse edilmesi çok yüksek enflasyona çanak tutuyorsa ve seçim öncesindeki gevşek para politikaları (mesela çok düşük faiz) da ekonomik dengesizlikleri artırıp bir de muhalefet açısından haksız rekabet yaratıyorsa, demokratik bir çerçevede nasıl engelleyeceğiz bu uygulamaları?
Eninde sonunda bu politikalara izin veren kurumsal yapının çıkar yol olmadığı anlaşılıyor. Bazen bir musibet yaşanıyor; mesela kriz çıkıyor bazen de bin nasihat ağır basıyor. Çok sayıda ülke bu nedenlerle bu uygulamaları engelleyici yasal değişiklikler yaptılar geçmişte. Dikkat: Siyasetçi, kendi rızasıyla ve demokratik biçimde kendisini sınırladı bu yasal değişikliklerle. Türkiye’de ise 2001 krizinden hemen sonra yapılan yasal değişiklikle Merkez Bankası’na bağımsızlık verildi.
Merkez bankalarının bağımsızlığı nasıl gerçekleştiriliyor? Birkaç nokta özellikle önemli.
1- Bir merkez bankasının bağımsız olmasının en önemli koşullarından biri, kendi ülkesinin hazinesinin açıklarını finanse etmek için para basmaması. Bu tür finansman yasak olmalı (Türkiye’de yasak).
2- Yasada merkez bankasının temel amacının ne olduğunun belirtilmesi gerekiyor. Tek amaç varsa bu amaç mutlaka fiyat istikrarını sağlamak olmalı. Yok, birden fazla amaç varsa, bu amaçlar çelişmemeli ve amaçların en başında mutlaka fiyat istikrarı gelmeli (Türkiye’de ana amaç fiyat istikrarını sağlamak).
3 -Bir merkez bankası kendisine yasayla verilen amaca ulaşabilmek için istediği aracı kullanmakta özgür olmalı (araç bağımsızlığı); mesela faizi artıracak mı azaltacak mı kendisi karar vermeli (Türkiye’de araç bağımsızlığı var).
4 - Merkez bankası yönetiminin yasaya uygun davranmakta kendini özgür hissedebilmesi için, yönetimin (özellikle de başkanın) görevden alınması zor olmalı, göreve getirilişi tek kişiye (tek bakana ya da başbakana) bağlı olmamalı ve görev süresi uzun olmalı (Türkiye’de bunlar da sağlanıyor).
Elbette bunlar yasal bağımsızlık ile ilgili. Bir de uygulama var…
Bu köşe yazısı 31.05.2014 tarihinde Radikal Gazetesi'nde yayımlandı.
M. Coşkun Cangöz, Dr.
27/04/2025
Burcu Aydın, Dr.
26/04/2025
Fatih Özatay, Dr.
25/04/2025
Fatih Özatay, Dr.
23/04/2025
Güven Sak, Dr.
22/04/2025