TEPAV web sitesinde yer alan yazılar ve görüşler tamamen yazarlarına aittir. TEPAV'ın resmi görüşü değildir.
© TEPAV, aksi belirtilmedikçe her hakkı saklıdır.
Söğütözü Cad. No:43 TOBB-ETÜ Yerleşkesi 2. Kısım 06560 Söğütözü-Ankara
Telefon: +90 312 292 5500Fax: +90 312 292 5555
tepav@tepav.org.tr / tepav.org.trTEPAV veriye dayalı analiz yaparak politika tasarım sürecine katkı sağlayan, akademik etik ve kaliteden ödün vermeyen, kar amacı gütmeyen, partizan olmayan bir araştırma kuruluşudur.
Cuma günü aralık ayına ait sanayi üretim rakamları açıklandı: Bir yıl öncesinin aynı ayına göre üretimde yüzde 1.4 oranında düşüş gerçekleşmiş. Yıllık olarak bakıldığında ise 2007 üretim artışı yüzde 5.4 düzeyinde olmuş. 2006'daki üretim artışı yüzde 5.8 düzeyindeydi.Bir aylık gözlemden yola çıkarak hemen kötümser senaryolar çizmeye gerek yok. Birincisi, etraf zaten yeteri kadar karışık. Kötümser bir senaryo için aralık ayı üretim gelişmesi olsa da olur olmasa da.İkincisi, aralık ayında çalışma günü sayısı 2006'nın aynı ayına göre daha azdı: 2007'de beş tane pazar günü ile hafta sonu tatiline denk gelmeyen üç tane kurban bayramı günü var. Yani cumartesiler bir tarafa bırakılırsa sekiz tatil günü söz konusu. 2006'da ise beş tane pazar var. Yılın son günü kurban bayramının ilk günüymüş; ama o gün de pazara denk geliyor. Bu çerçevede salt iş günü sayısındaki azalma nedeniyle 2006'ya kıyasla 2007'nin son ayında bir miktar üretim azalması beklemek yanlış olmazdı.Peki, çalışma günü sayısındaki düşüş üretimde bir düşmeyi haklı çıkarır mı? Bu soruya doyurucu bir yanıt verebilmek için daha teknik bir analiz yapmak gerekir. Tek bir gözlemi bir tarafa bırakıp, son yıllarda sanayi üretiminde gerçekleşenlere bakalım. Çok fazla oynaklık gösteren aylık rakamlara değil de, aynı değerlerden elde edilen çeyrek dönemlik rakamlara yoğunlaşalım.
Grafikte 2000'den bu yana sanayi üretimindeki yıllık büyüme hızları gösteriliyor. 2007'de gerçekleşen büyüme hızları 2005-2006 döneminden önemli bir farklılık göstermiyor. 2002-2004'e kıyasla ise belirgin biçimde düşük. 2005-2006 ortalaması yüzde 5.5'in biraz üzerinde iken, daha önceki dönemde ortalama 9.3 düzeyinde üretim artışı gerçekleşmiş.Bu çerçevede bakınca da aralık ayında açıklanan sanayi üretiminden olumsuz bir sonuç çıkarmak gerekmiyor. Ama son yazılarımda değindiğim gibi sorun başka bir yerde.Birincisi, sanayi üretimi olarak değil de toplam milli gelir olarak baktığımızda (ki asıl önemlisi o), 2007 performansımızın 2002-2006 döneminden hemen ayrıştığını görüyorduk (perşembe günü bir tablo vermiştim). Çok daha düşük bir büyüme hızı söz konusuydu. Üstelik 'bize benzer' ülkelerle kıyasladığımızda, 2002-2006 döneminde oldukça başarılı bir performanstan bahsedebilecekken, 2007'de tüm bize benzer ülke gruplarından daha kötü bir performans çizmiştik.İkincisi, uluslararası mali piyasalarda her an yeni bir dalgalanma, hatta sarsıntı yaşanması olasılığı var. Bu olasılığın varlığı uzun vadeli plan yapmayı zorlaştırıyor. Ekonomik birimleri daha temkinli davranmaya itiyor. Dolayısıyla, yatırım mallarına ve dayanıklı tüketim mallarına yapılacak harcamaların bu durumdan olumsuz yönde etkilenmesi beklenir. 2008'de gerçekleşecek büyüme hızımızın 2007'nin de altında olma olasılığı var bu durumda. Bakalım gelecek aylar neler gösterecek?
Bu yazı 10.02.2008 tarihinde Radikal Gazetesi'nde yayınlanmıştır.
Burcu Aydın, Dr.
30/11/2024
Fatih Özatay, Dr.
29/11/2024
Fatih Özatay, Dr.
27/11/2024
M. Coşkun Cangöz, Dr.
26/11/2024
Burcu Aydın, Dr.
23/11/2024