Hürriyet birinci sayfada manşet üstü vermiş: 'Lojmanı boşalttı'. Başlığın yanında Merkez Bankası Başkanı Sayın Erdem Başçı'nın fotoğrafı var. Peki başkan karda kışta niye taşındı?

İki çok önemli soru: 1) Hafta sonu Ankara’da hava koşulları nasıldı? 2) Geçen hafta başında, hafta sonu Ankara’da hüküm sürmesi beklenen hava koşulları için yapılan tahminler neydi?

Dışarıda yapacağı önemli bir işi olan ama bunu illa o hafta sonu değil de bir sonraki hafta sonu da yapabilecek birisi için açık ki ikinci soru daha önemli. Zira hafta sonu o işi yapmaya başladığınızda o günkü hava koşulu kötüyse ve bu yapacağınız işi kötü etkiliyorsa; geçmiş olsun. Oysa çok daha önceden hafta sonu için yapılan hava tahminlerine bakıp o işi bir sonraki hafta erteleyebilirdiniz.

Ankara’da en yüksek sıcaklık geçen cumartesi 12, Pazar ise 7 derece oldu. Cumartesi yağmur yoktu. Pazar günü ise yağmur vardı. Daha önce hafta sonu için yapılan tahminler de böyleydi.
Hürriyet birinci sayfada manşet üstü vermiş: ‘Lojmanı boşalttı’. Başlığın yanında Merkez Bankası Başkanı Sayın Erdem Başçı’nın fotoğrafı var. Habere göre Başkan Başçı cumartesi günü oturduğu lojmanı boşaltıp kiralık bir eve taşınmış. Muhtemelen daha önceden hava durumu tahminlerine bakıp, yağmurlu olan pazar günü değil, cumartesi günü taşınmayı tercih etti.
Neyse… Burada önemli olan Başkan’ın ‘karda kışta’ taşınmadığı gerçeği. Önemli çünkü, “karda kışta insan durup dururken taşınmayacağına göre, istifaya hazırlanıyor” yorumları yapıldı. Oysa yukarıda özetlediğim gibi taşınma karda kışta değil, 12 derecede ve güneşli bir havada gerçekleşti.

‘Karda kışta’ tartışması daha önemli bir noktayı gözden kaçırıyor. Şu: Sayın Başkan habere göre ‘kiralık’ bir eve taşınıyor. Hani ne bileyim, bana kalsa ‘Türkiye’de ne olacağı belli olmaz’ diye ya baştan lojmanda oturmam ya da lojmanda oturuyorsam kiralık eve değil, satın aldığım eve taşınırım.

Burada dikkatinizi çekmek istediğim nokta, Sayın Başkan’ın konut fiyatlarının ileride düşeceği beklentisini taşımakta olduğu ihtimali. Bu durumda belki de şimdi konut satın almak yerine ileride fiyatların düşeceği bir dönemde konut almayı daha uygun buldu.

Elbette hemen iki soru akla geliyor: 1) Sayın Başkan’ın da ileride konut fiyatlarının düşeceğini beklediği ihtimali bulunduğuna göre acaba inşaat sektörü bir krizin mi eşiğindedir? 2) En yetkili ağızlardan inşaat sektörünün Türkiye açısından ne kadar da önemli olduğunu her Allah’ın günü dinlediğimize göre, inşaat sektörünün krize sürüklenmesini engellemek üzere, acaba 24 Şubat’taki toplantıda Merkez Bankası faizleri belirgin biçimde düşürecek midir?

Ekonomimizde her şey güllük gülistanlık olduğuna göre, böyle tartışma konuları üretmek gerekiyor. Maksat ekonomistler paslanmasın. Yarın ikinci bir tartışma konusu açacağım. Ama yarınki yazı için bugünden unutmamanız gereken bir noktayı vurgulayayım: “Sayın Merkez Bankası Başkanı, cumartesi taşınma işini planladığında, cumartesi için çok önceden yapılan hava tahminlerine baktığına göre, ileriye yönelik tahminlere büyük önem vermektedir.” Yarın, merkez bankacılığı açısından bazı önemli noktalara değinecek ve Sayın Başkan’ın bir açıklamasına ve sonra da Sayın Cumhurbaşkanı’nın ekonomi başdanışmanın o açıklama hakkında yaptığı bir yoruma yer vereceğim. Ondan sonra da sıra tartışma sorularına gelecek.

Bu köşe yazısı 12.02.2015 tarihinde Radikal Gazetesi'nde yayımlandı.