Arşiv

  • Haziran 2024 (14)
  • Mayıs 2024 (16)
  • Nisan 2024 (15)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)
  • Temmuz 2023 (18)

    Üretim kaybı
    Fatih Özatay, Dr. 24 Ağustos 2009
    Yakınlarda değinmiştim; böyle anormal dönemlerde üretimdeki gelişmeleri sadece bir yıl öncesinin aynı dönemine göre bakarak değerlendirmek yeterli olmuyor. Bunun yanı sıra, bir de üretimin tepe noktasına ulaştığı dönem ile dip noktası arasında geçen sürede gerçekleşen üretim kaybına bakmak gerekiyor. Böylelikle kriz nedeniyle ne kadar kayba uğradığımız daha bir belirginleşiyor. [Devamı]
    İşbirliği iradesi olmadıkça yeni görevler IMF'yi değiştirmez
    Hasan Ersel, Dr. 24 Ağustos 2009
    Gelişmekte olan ülkelerin kararlarda daha çok söz sahibi olmaları doğru bir düşünce. Ama bunun için gereken 'işbirliği yapma iradesi'nin olduğu pek söylenemez. Bu yüzden, IMF'ye yeni görevler verilse de sonuç eskisinden farklı olmaz.   2008 krizi sırasında IMF'nin yıldızı birden parladı. Mali olanakları büyük ölçüde artırıldı. IMF'den çok şey bekleniyordu. Her şeyden önce artırılan bu olanakları kullanarak, bu krizden kötü etkilenen gelişmekte olan ülkeleri kurtarması isteniyordu. Bu, aslında IMF'nin yapageldiği işlerden pek farklı değil. Bu nedenle pek de yadırganacak tarafı yok. Ancak istekler bununla da bitmiyordu. IMF'nin dünyanın böyle bir krize bir daha düşmemesi için yeni düzenin oluşturulması ve yürütülmesinde de kritik rol sahibi olması gündemde. IMF'nin bu alandaki itibarının ned [Devamı]
    Yine vergi indirimi üzerine
    Fatih Özatay, Dr. 23 Ağustos 2009
    Bazı sektörlere ilişkin mart ayında alınan ÖTV indirimi kararından sonra alışkanlık haline gelen otomotiv sektöründe gelişmeler yazılarından biri ile yine karşınızdayım. Bu konuda her ay yazıyor olmamın temel nedeni şuydu: Bütçe olanaklarımız, küresel krizin istihdamı ve üretimi keskin biçimde azaltıcı etkilerine karşı çok fazla bir şey yapmamıza izin vermiyordu. Ama iç talebi artırıcı politikalara ihtiyaç olduğu da açıktı. Bu durumda, makul olan kısıtlı bütçe imkânlarını üretimi en fazla artıracak şekilde yönlendirmekti. [Devamı]
    Bu işte banka hissedarlarının hiç mi suçu yoktur?
    Güven Sak, Dr. 22 Ağustos 2009
    Amerika'da bir de bu tartışma çıktı: Peki, muhtaç duruma düşen bankaların hissedarları kriz sonrasına hiçbir şey olmamış gibi mi geçecekti? Doğrusu ya, soru meşru bir sorudur. Madem ortada kötü yönetilen bir işletme vardır, o kötü yönetilen işletmenin kötüye gidişini engelleyebileceği halde engellemek için çaba harcamayan herkes ortadaki kötü yönetime iştirak etmiş sayılır. Amerikan Merkez Bankası (Federal Reserve), on iki adet bölgesel merkez bankasını bir araya getiriyor. Bunlardan Kansas City Merkez Bankası tam otuz bir yıldır Jackson Hole'da profesyonel bir konferans tertipliyor. İktisatçıları ve merkez bankacıları bir araya topluyor. Geçen hafta Amerikan Merkez Bankası Başkanı Bernanke'den Avrupa Merkez Bankası Başkanı Trichet'ye herkes Wyoming eyaletindeki bu tatil bel [Devamı]
    Maalesef işsizlik sorunumuz devam ediyor
    Hasan Ersel, Dr. 21 Ağustos 2009
    TÜİK'in 17 Ağustos 2009'da yayımladığı mayıs ayına ait ham işgücü rakamları, tarım dışı işsizlik oranının Nisan 2009'daki yüzde 18.2 düzeyinden yüzde 17'ye indiğini gösteriyor. Ancak bu rakamlar, mevsimsellikten arındırılmadığı sürece, pek bir anlam taşımıyor. İşsizlikte artış mı azalma mı olduğunu söylemek olanaklı değil. Neyse ki BETAM, aynı gün yayımladığı araştırma notunda mevsimsellikten arındırma yapıldıktan sonraki durumu ortaya koydu. Bu çalışmaya göre tarım dışı işsizlik oranı, düşmemiş, yüzde 18.4'ten 18.6'ya çıkmış. [Seyfettin Gürsel ve Onur Altındağ: İşsizlik Artmaya Devam Ediyor, BETAM Araştırma Notu No. 43, Bahçeşehir Üniversitesi, 17 Ağustos 2009]. Tarım dışı işsiz sayısı ise 3.6 milyona yükselmiş durumda. BETAM'ın notunda istihdama ilişkin olarak tek olumlu bulgu, "istihdam [Devamı]
    Yükseköğretimde tek tip
    Fatih Özatay, Dr. 20 Ağustos 2009
    eyrek de olsa gündem izin verdikçe yüksek öğretim hakkında bir şeyler yazmaya çalışıyorum. Geçenlerde yüksek öğretimimizi 'tek tip' olarak görme eğiliminin bir yansıması hakkında yazmıştım. Bu yazı üzerine Üstün Ergüder'den bir mektup aldım. Mektup eşliğinde bir de rapor geldi. [Devamı]
    Eximbank, Merkez Bankası'ndan daha önemlidir
    Güven Sak, Dr. 20 Ağustos 2009
    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) faiz indirmeye devam ediyor hâlâ. Peki, bunu "işler yolunda" diye mi yapıyor? Hayır. Tam tersine, reel sektör açısından bakıldığında işler yolunda gitmediği için TCMB faiz indirmeye devam ediyor. Ne yapsın? Elinde tek bir enstrüman var, o da uysa da uymasa da işte onu kullanıyor. Biz içinde bulunduğumuz dönemde, reel kesimde yakın dönem büyümesi açısından Eximbank'ın TCMB'den daha önemli olduğunu düşünüyoruz. Ya da başka bir deyişle TCMB'nin Eximbank kadar önemli olmadığına inanıyoruz. Gelin bakın neden böyle düşünüyoruz. Şimdi müsaadenizle sırayla gidelim. İlk nokta şudur: Önümüzdeki dönemde matematiksel bir toparlanma olacaktır olmasına ama bu arada iç talep pek de güçlü seyredecek gibi görünmemektedir. TCMB, son Para Politikası Kurul [Devamı]
    Eğitimde kalite sorunu
    Fatih Özatay, Dr. 17 Ağustos 2009
    İnsanlarımızın bilgi ve becerilerinin daha üst bir düzeye çıkmasının kişi başına gelir düzeyimizi ve büyüme hızımızı artıracak unsurların başında geldiğini ekonomi teorisi söylüyor bize. Elbette bugünden yarına olacak bir şey değil bu. Söz konusu olan uzun dönem. [Devamı]
    Çin, ABD'ye neden borç veriyor
    Hasan Ersel, Dr. 17 Ağustos 2009
    YENİ DÜNYA DÜZENİ İÇİN SORULAR-1   Çin sadece ABD ile olan ilişkilerinden değil toplam dış ticaretinden de sürekli olarak fazla elde ediyor. Çin'in elinde önemli ölçüde kaynak kalıyor. Çin bu kaynakla döviz rezervini artırıyor. Bunun için de esas itibariyle ABD devlet tahvillerini satın alıyor. Yani ABD'ye borç veriyor.   ABD ile Çin arasındaki ticarete baktığımızda kabaca şöyle bir manzarayla karşılaşıyoruz. Çin ABD'e çeşitli mallar satıyor. Bunun karşılığında ABD'den aynı değerde mal alamıyor. Bunun pek çok nedeni var. İki tanesine değinmekle yetineyim. Bunlardan ilki ABD'de üretilen pek çok malı Çin'in daha düşük bir maliyetle başka ülkelerden temin edebilmesi. Bir de siyasal neden var. ABD neredeyse mutlak avantaja sahip olduğı teknoloji yoğun malların önemlice bir kısmının Çin'e satıl [Devamı]
    Yanlış yorum
    Fatih Özatay, Dr. 16 Ağustos 2009
    Son krizin derinliği ve uzunluğu hepimizin moralini bozmuş olacak ki, basit üretim artışı yorumlarında en az 15 yıl geriye gittik. Üretimimizin arttığını gösterebilmek için, sanayi üretiminde bir ay öncesine kıyasla artıştan söz etmeye başladık. Mesela, temmuz ayında sanayi üretiminin yüzde 7.3 oranında arttığı belirtildi. Bunun hiç mi hiç anlamı yok. Aslına bakarsanız, bir yıl öncesine kıyasla, temmuz ayında yüzde 9.7 oranında daha az üretmiştik.Yıllık olarak sanayi üretimimizin çok yüksek arttığı herhangi bir yılı alın. Ocak ayında bir ay öncesine göre sanayi üretiminin düştüğünü bulacaksınız. [Devamı]