Arşiv

  • Haziran 2024 (14)
  • Mayıs 2024 (16)
  • Nisan 2024 (15)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)
  • Temmuz 2023 (18)

    Yoksulları gözetmek: Nasıl?
    Fatih Özatay, Dr. 29 Kasım 2009
    Küresel finansal kriz önemli bir gerçeğin altını bir kez daha çizdi: Finansal sektörden reel sektöre kredi akımları büyük ölçüde ekonominin faaliyet hacmiyle beraber hareket ediyor. Ekonomiler hızla büyürken, 'oh ne alâ' durumu hüküm sürdüğünden kredi miktarı da hızla genişliyor. Hem bankaların kredi açma iştahları artıyor çünkü, hem de şirketlerin ve tüketicilerin kredi talepleri. Tersine, ekonomiler hızla daralıyorken kredi arzı da azalıyor. Makroekonomik açıdan bakıldığında talebi artırmak için tam ihtiyaç duyulduğunda ortadan kalkıyor kredi. [Devamı]
    Rusya ekonomisine ilişkin bazı gözlemler
    Hasan Ersel, Dr. 27 Kasım 2009
    "Bayram günü Rusya ekonomisinden başka konu bulamadın mı" diye sorabilirsiniz. Doğrusu, "bayramlık" bir konu bulamadım; uydurmaya da gönlüm elvermedi. Bu nedenle bayramınızı kutlayarak yazıma başlayayım. Bu konuyu seçmemin nedeni, Türkiye ekonomisinin 2010 ve becerebildiğim ölçüde, 2011 yıllarındaki seyri konusunda bazı bir şeyler söyleyebilmek. Geçen yazımda Türkiye'yi en çok ilgilendiren gelişmiş ekonomilere göz atmış, OECD'nin, son yayımladığı rapora dayanarak, bu ülkelere ilişkin olarak 2010-2011 yıllarında neler beklediğini ele almıştım. Rusya ile ilgilenmemin nedeni de bu ülkenin dış iktisadi ilişkilerimizdeki önemi. Benzer bir biçimde Ortadoğu ve Kuzey Afrika ekonomilerine de göz atmaya çalışacağım. Bunları tamamlayınca, önümüzdeki yıllarda Türkiye'nin içinde bulunacağı ortam hakkın [Devamı]
    Otomatik dengeleyici gereksinimi
    Fatih Özatay, Dr. 26 Kasım 2009
    29 Eylül'de TEPAV, Dünya Bankası ve UNICEF birlikte gerçekleştirdikleri bir ankete dayanan raporu tanıtan bir basın toplantısı düzenlediler. Bu toplantıda temel sonuçları özetlenen Türkiye Refah İzleme Anketi'nin bulguları çok düşündürücüydü. Krizin olumsuz etkisi sadece işsizlik artışı ile sınırlı kalmıyordu. Özellikle kayıt dışı sektörlerde çalışanlar ve kendi işini yapanlar başta olmak üzere çalışanların çoğu gelirlerinde düşüş olduğunu belirtiyorlardı. Adana, Ankara, İstanbul, İzmir ve Kocaeli illerinde düzenlenen anket, kriz sonuçları ile başa çıkabilmek için ailelerin çok çeşitli yollara başvurduğunu gösteriyordu. Mesela yoksul ailelerin ebeveynlerinin neredeyse yarısı çocuklarının gıda tüketimlerini kısmak zorunda kaldıklarını bildiriyorlardı. [Devamı]
    Türkiye'ye hiç dikkatle baktınız mı
    Güven Sak, Dr. 26 Kasım 2009
    Günlük hayhuy içinde gözlerden kaçıyor olabilir. Kaçmamalıdır. İktidar kavgasının şiddeti perdeliyor olabilir. Perdelememelidir. Seçime odaklı karamsar tartışma ortamı sizi mutsuz ediyor olabilir. Mutsuz etmemelidir. Siyaset, tarihin yalnızca karanlık sayfalarla dolu olduğu zannını yaratmanın bu günlerde son derece faydalı olduğunu düşünüyor olabilir. Bakın bu bütünüyle doğru değildir. Bunun en güzel göstergesi Türkiye'nin birikimidir: Türkiye kendi bölgesinde bir tanedir. Kendi bölgesindeki bütün ülkelerden daha farklıdır. Son günlerde siz hiç Türkiye'ye dikkatle baktınız mı? Bayram arefesinde gelin birlikte bir bakalım. Hiç değilse bayrama moralimiz biraz daha yüksek girelim. Türkiye, bölgesinde bir tanedir. Ben Türkiye'nin bölgesinde bir tane olduğunu, 2003 yılında Irak'ın ba [Devamı]
    2010'da ne olacak? (2)
    Fatih Özatay, Dr. 23 Kasım 2009
    Dün 2010'da geçerli olacağını düşündüğüm temel ekonomik senaryoyu verdim. Özetle şuydu: 2009'un son çeyreği ile 2010'un ilk yarısını kapsayan dönemde hem bankalarımızın hem de şirketlerimizin dışarıya aktardıkları kaynak miktarı ılımlı bir biçimde azalacak. Gelecek yılın ikinci yarısında ise net dış borç kullanımı 'sıfır' düzeyinde olacak. Türkiye'nin gerçek (reel) mal ve hizmet ihracatı, her çeyrek bir yıl öncesinin aynı çeyreğine kıyasla yüzde 1'in biraz altında yükselecek. 2009'un son çeyreği ile tüm 2010 boyunca her çeyrek bir önceki çeyreğe göre yüzde 1.5'in biraz altında gerçek bir tüketici kredisi artışı olacak. Diğer kredilerde ise bu oran yüzde 1 düzeyinde gerçekleşecek. Yabancıların risk alma iştahları, ekonomiye duyulan güven ve reel kur bugünkü düzeylerinde sabit kal [Devamı]
    Türkiye nasıl bir dünyada toparlanmaya çalışacak
    Hasan Ersel, Dr. 23 Kasım 2009
    OECD'nin öngörüleri, dünyanın 2010'da bir önceki yıla oranla çok daha olumlu bir görünümde olacağını gösteriyor. Ama daha detaylı bilgilere baktığımızda gelişmiş ülkeler dünyasında, başta işsizlik olmak üzere, çözüm bekleyen çok ciddi sorunların var olduğunu da gösteriyor. Önümüzdeki dönemde Türkiye ekonomisinde neler olabilir, ne türlü gelişmeler (olumlu ya da olumsuz) görebiliriz? Bu yılın olağan dışı çalkantılı ortamı, önümüzdeki dönem için öngörü yapmayı, daha da zorlaştırdı. Ama başka çare de yok. Sonuçta kimileri mikro düzeyde firması ya da ailesi, kimileri de makro düzeyde ülke ekonomisi için karar alacak. Bu türlü öngörüler ise, güvenilir olmadıkları bilinse bile, gerekli. En azından bu konuları ele alanların nelere dikkat ettiklerini görmek için. Bu bağlamda ilk üzerinde durulan [Devamı]
    2010'da ne olacak? (1)
    Fatih Özatay, Dr. 22 Kasım 2009
    Artık "2010'da ne olacak?" sorusunun yanıtına geldi sıra. Türkiye ekonomisinin 2010'da büyüme hızının ne olacağına dair bir rakam vermeden önce bir takım senaryolar oluşturmak gerekiyor. Her bir senaryo altında büyüme hızının ne olacağını saptamak tek bir rakama bağlı kalmaktan daha anlamlı. [Devamı]
    S. Arabistan neden Roma'daki Dünya Gıda Zirvesi'ni finanse etti
    Güven Sak, Dr. 21 Kasım 2009
    Bu haftanın başında, FAO (Uluslararası Gıda Örgütü), Roma'da Dünya Gıda Zirvesi'ni topladı. Haberlere göre toplantı pek başarılı değildi. Zaman kaybı olarak niteleniyordu. Gelişmiş ülkeler, dünyada açlıkla mücadele için somut bir program açıklamadılar. Açlığın kökünün kazınması için mutat "politikacı" açıklamaları yapıldı. Geçen gün, İngiliz The Economist dergisi, gıda güvenliğiyle ilgili bir yazıya Amerika'nın eski Dışişleri Bakanı Henry Kissinger'dan bir alıntı ile başlıyordu: 1974 yılında düzenlenen ilk Dünya Gıda Zirvesi toplantısına katılan Kissinger, "On yıl sonra gece aç uyumak zorunda kalan çocuk kalmayacak" demişti. Sene 2009, aç insanların sayısı 100 milyon daha artarak bir milyarı aşıyordu. Dikkat ettiniz mi? Sayın Başbakanımız da bu son zirve toplantısındaydı. Zaman [Devamı]
    Orhan Burian ve üniversitede fikir özgürlüğü
    Hasan Ersel, Dr. 20 Kasım 2009
    1963 yılı sonbaharında, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde üniversite öğrenimime başladım. Medeni hukuk dersinde hocamız, rahmetli Prof. Dr. Kemal Fikret Arık idi. Bizlere sadece hukukun temel ilkelerini anlatmakla yetinmez, kendimizi geliştirmek için öğütler, hatta talimatlar ("her gün 10 yabancı kelime öğrenin" gibi) verirdi. Bu derste okumamızı öğütlediği kaynaklardan birisi, o sıralarda yeni çıkmış bir kitapta yer alan ilk yazı idi. Kitap, Türkiye'nin önde gelen aydınlarından birisi olan Orhan Burian'ın (1914-1953) yazılarından seçmelerdi. [Orhan Burian: Denemeler Eleştiriler, İstanbul: Çan Yayınları, 1964] Orhan Burian, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi'nde profesördü. Döneminin kültür yaşamına büyük katkılar yapmış bir insandı. Söz konusu yazı ise 19 [Devamı]
    İhracatımız nasıl şekillenecek?
    Fatih Özatay, Dr. 19 Kasım 2009
    '2010'da ne olacak?' sorusuyla bitirmiştim son yazımı. Soruyu yanıtlayabilmek için alternatif senaryolar altında büyüme öngörüleri vermek gerekiyor. 2009 için de benzer bir yol izlemiştim bu yılın başında. O öngörüleri elde ettiğim modeli kullanacağım. Ama pazar yazısına bırakıyorum bu işi; biraz daha çalışmak gerekiyor. Bir ekonomide başat olan eğilim yerini başka bir eğilime bırakmak üzereyken, diğer bir ifadeyle, dönüm zamanlarında öngörü yapmak zorlaşıyor. Çok karışık sinyaller geliyor çünkü. Bu işi pazara ertelememin temel nedeni bu. [Devamı]