Arşiv

  • Haziran 2024 (14)
  • Mayıs 2024 (16)
  • Nisan 2024 (15)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)
  • Temmuz 2023 (18)

    Uluslararası bankacılıkta yeni düzenlemeler
    Hasan Ersel, Dr. 23 Ağustos 2010
    Geçen aralık ayında Basel Bankacılık Gözetim Komitesi (BBGK) uluslararası bankalar için geçerli olacak 'Basel III Kuralları'na ilişkin taslağı yayımlandı. Temmuz ayındaysa bu taslakta önemli bazı değişiklikler yapıldı. Ama o da son biçimini almadı. Çünkü BBGK'nın 27 üyesinden birisi olan Almanya henüz olurunu vermedi; yeni düzenlemenin Alman bankacılığı üzerindeki etkisini inceledikten sonra yanıt verecek. Bu yeni düzenlemede ağırlık tanımlara veriliyor. 'Ana (Tier 1) sermaye', 'likidite' ve 'kaldıraç' yeniden tanımlanıyor. Bir de bu kavramlara ilişkin düzey sınırları var. [Devamı]
    Top TCMB'de
    Fatih Özatay, Dr. 23 Ağustos 2010
    Bir süredir para politikası hakkında yazıyorum. Şu uyarıyı yapmanın zamanıdır artık. Bazı ekonomi politikaları vardır, kesinlikle uygulanmamaları gerekir. Mesela sürekli bütçe açığı verip, bu açığın merkez bankalarına para bastırılarak finanse edilmesi gibi. Ama bazı politikalar vardır, kesinlikle yanlış diyemezsiniz. Olumlu ve olumsuz yönlerini tartışmaya çalışırsınız. Merkez Bankası'nın (TCMB'nin) mevcut enflasyon hedeflemesi uygulaması önemli ölçüde bu ikinci guruba giriyor. [Devamı]
    TCMB'nin artık yeni şeyler söylemesi lazım
    Fatih Özatay, Dr. 22 Ağustos 2010
    TCMB'nin uyguladığı para politikasında TÜİK'in yayınladığı çekirdek enflasyon göstergelerinden H ve I önemli bir işlev görüyor. TCMB bu göstergeleri 'temel göstergeler' olarak adlandırıyor. [Devamı]
    Stieg Larsson'u nasıl bilirdiniz?
    Güven Sak, Dr. 21 Ağustos 2010
    İsveçli gazeteci Stieg Larsson elektronik kitap satışları 1 milyonu geçen ilk yazar oldu. Şimdi buradan yol ikiye ayrılıyor. Serbest çağrışım yolunda ya elektronik kitap diye işe başlayabiliriz ya da Milenyum Üçlemesi sapağını seçebiliriz. Hayatta her an birden çok kapı vardır. Gelin ikinci yoldan gidelim: Doğrusu ben Stieg Larsson'u yenilerde fark edenlerdenim. Ama bakın o başlıktaki musalla taşı sorusuna gönül rahatlığı ile "İyi bilirdik" diyebilirim. 'Ejderha Dövmeli Kız'ı okudunuz mu? Beğendiniz mi? Peki, ya 'Ateşle Oynayan Kız'ı? Onu da beğendiyseniz şimdi 'Arı Kovanına Çomak Sokan Kız'ı ya da 'Arı Kovanını Tekmeleyen Kız'ı bekleyin. Bakalım çevirmen başlığını nasıl koyacak? Ben en çok en sonuncuyu sevdim. Ama elbette Lisbeth Salander ve Mikail Blomkvist'i de çok sevdim. Gelin bakın n [Devamı]
    TCMB'ye yeni bir uygulama çerçevesi çizmek gerekiyor
    Fatih Özatay, Dr. 19 Ağustos 2010
    Şu satırlar Merkez Bankası'nın (TCMB) yayınladığı 2010'un ilk Enflasyon Raporu'nun ikinci sayfasından alınma: "Yıllık enflasyondaki yükseliş genel fiyatlama davranışlarındaki bozulmadan ziyade bir çok geçici unsurun bir arada ortaya çıkmasından kaynaklanmıştır. Nitekim, temel enflasyon göstergeleri son çeyrekte yüzde 4 ile yüzde 5 arasında bir enflasyon eğilimine işaret etmiş ve orta vadeli hedeflerle uyumlu seyrini sürdürmüştür." [Devamı]
    Kamu harcamalarıyla ABD ekonomisini canlandırmak
    Hasan Ersel, Dr. 18 Ağustos 2010
    ABD'de Obama yönetiminin kamu harcamalarını artırarak, dolayısıyla kamu borcunu yükselterek, ekonomiyi canlandırma girişimini; bir iktisat politikası seçeneğinin tercih edilmesinden çok, 2007+ krizi ortamında başka çare olmaması biçiminde yorumlamak gerekiyor. Amaç, kamu harcamalarını artırmak yoluyla gelir yaratmak, bunun da özel harcamaları artırmasını sağlamaktı. İktisatta buna 'çoğaltan etkisi' deniyor. Bu yolun beklenen sonucu doğurabilmesi için çoğaltanın değerinin birden büyük olması gerekiyor. Öyle olduğunda gelir, yapılan kamu harcamasından daha fazla artar. Ama galiba pek de beklenen sonuç elde edilmedi. Kamu kesimi harcamalarını gerçekten artırdı. Kamu açığı da büyüdü. Ama özel harcamalarda pek kıpırdanma olmadı. ABD'de hanehalkları tüketim harcamalarını artıracağına, tasarruf y [Devamı]
    Türk-Amerikan ilişkilerinde iki hayırın hikayesi
    Güven Sak, Dr. 17 Ağustos 2010
    Derler ki, hayırda hayır vardır. Başbakanımız bugünlerde her yerde "evet" diye dolaşıyor olsa bile, uluslararası kamuoyunda Türkiye, son dönemde, "hayır"ları ile nam salmış durumdadır. Bugün konumuz günün soğukluğudur. Türkiye, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ilişkileri bugünlerde pek öyle sımsıcak değil. Eskiden de böyle dönemler olmaz mıydı? Olurdu. Her dönemin soğukluğu kendisine özgüydü. Gelin bugün kısaca günün soğukluğuna bir bakalım. Günün soğukluğunun kaynağı, güne ait iki "hayır"la yakından alakalıdır. İki "hayır"ın farkını doğru kavrarsak içinde bulunduğumuz süreci daha iyi değerlendirmek mümkün olabilirmiş gibi geliyor bana. Türk-ABD ilişkilerindeki iki "hayır"ın hikayesini dinlemek ister misiniz? İsterseniz aşağıya bekleriz, efendim. [Devamı]
    Yeni endeks ne olabilir?f
    Fatih Özatay, Dr. 16 Ağustos 2010
    Enflasyon hedeflemesi uygulaması son yıllarda önemli sorunlar yaşıyor: Olumlu koşullara karşın hedeften önemli ölçüde sapmalar olabiliyor. Kamuoyuna açıklanan tahminler sık aralıklarla revize ediliyor. Enflasyon, 2005'ten bu yana yüzde 6-11 gibi bir aralıkta dolaşıp duruyor. 1989-1993 arasındaki gibi inatçı bir kimliğe büründü. Bu soruna karşı yapılabilecekleri tartışmakta büyük yarar var. Dünkü öneri, Merkez Bankası'nın yeni bir çekirdek enflasyon göstergesini ön plana çıkarmasıydı. [Devamı]
    Ne olacak bu ABD'nin hali
    Hasan Ersel, Dr. 16 Ağustos 2010
    ABD ekonomisinde olup bitenler, alınan ya da alın[a]mayan iktisat politikası önlemleri ve bunlar arasındaki bağıntılara ilişkin tartışmalardan öğrenecek çok şey var. Bunlardan dünyanın kalanına ilişkin sonuçlar çıkarılabilir mi? Çok emin değilim. Çünkü, 2007+ kriziyle birlikte ABD'nin küresel ekonomiyle eklemleşme biçiminde bazı değişiklikler oluyor. Bunların ABD'nin dünya ekonomisinin kalanını etkilemesi ve onlardan etkilenmesini nitel olarak değiştirip değiştirmediği hakkında bir yargıya varmak zor. Türkiye'nin bizim 'dışa açık' diye nitelendirdiğimiz ama pek de öyle olmayan durumu nedeniyle ABD ekonomisindeki hareketlere karşı duyarlılığının daha çok sözde kaldığını düşünüyorum.ABD'de işlerin iyi gittiğini söylemek zor. Kapanan dükkânlar, boşalan iş merkezleri epeyce artmış. Ülkenin gün [Devamı]
    Yeni bir fiyat endeksine tepki vermek
    Fatih Özatay, Dr. 15 Ağustos 2010
    Enflasyon hedeflemesi rejimi hakkındaki diziye, 1 ağustosta şu saptamalarla başlamıştım: "Birincisi, gerçekleşmeler ile hedefler arasında önemli farklar var. İkincisi, yüzde 5 gibi biraz da 'zorlayarak' makul sayabileceğimiz bir enflasyon düzeyinin bile uzağındayız. Üçüncüsü, yılda dört kez yayınlanan enflasyon raporlarında ileriye doğru verilen enflasyon tahminlerinde önemli güncellemeler yapılıyor. Dördüncüsü, bu tahminler ile gerçekleşmeler arasında belirgin farklar var." [Devamı]