Arşiv

  • Temmuz 2024 (1)
  • Haziran 2024 (14)
  • Mayıs 2024 (16)
  • Nisan 2024 (15)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)

    Önlemler neden yetersiz?
    Fatih Özatay, Dr. 05 Ocak 2011
    Sayın Ali Babacan yeni yıl dolayısıyla televizyonlarda yaptığı açıklamalarda yakında cari işlemler açığındaki kötü gidişata karşı yeni önlemler alınacağını belirtti. Doğru bir düşünce. Elbette önlemlerin ne olacağı önemli. [Devamı]
    Yönetilmeyen ekonomi risk biriktirir
    Güven Sak, Dr. 04 Ocak 2011
    2011 yılı Procrustes'ten sakınma yılıdır. Yöneticilerin dikkatli olmalarında fayda vardır.2011, ekonominin dikkatli yönetilmesi gereken bir yıl olacak. Bu aralar herkes bu yıla bir isim veriyor. Ben de geri kalmayayım. 2011 yılı Procrustes'ten sakınma yılıdır. Yöneticilerimizin uyumayıp dikkatli olmalarında fayda vardır. Bakın neden? Procrustes, Yunan mitolojisindendir. Derler ki iyi bir ev sahibidir. Yoldan geçenleri aç ve açıkta bırakmaz; onları pek iyi ağırlar, yedirir, içirirmiş. Ancak gece olunca, Procrustes, her misafirine mükemmel uyum sağlayan ve rahat bir uyku sağlayan bir yatağı olduğunu söylermiş. Derler ki, gece, Procrustes, boyu yataktan uzun olanların ayaklarını keser, boyu yataktan kısa olanları ise çekerek uzatırmış. Bu nedenle, onun misafirleri sabaha evden çıkam [Devamı]
    Mali istikrarsızlık ve makro sakıngan önlemler
    Hasan Ersel, Dr. 03 Ocak 2011
    2007 krizi mikro sakıngan politikanın krizi engellemede yeterli olmadığını gösterdi. Mali istikrarsızlık; mali sistemin şoklarla karşılaşıldığında, fonların etkin dağılımını sağlayabilme yeteneğini koruyamayıp, reel ve/veya hem de mali kesimde kırılmalara yol açmasıdır. Dolayısıyla mali istikrarın sağlanması iktisat politikası yapımcılarının en önemli görevlerinden birisidir. Şimdiye kadar bu amaçla alınan önlemleri hedefleriyle birlikte düşünmek görece kolaydı. Çünkü, mali istikrarın birisi makro ötekisi ise mikro düzeyde tanımlanmış iki bileşeni olduğu kabul ediliyordu. Bunlardan makro düzeyde olanı fiyat istikrarıydı. Bunu sağlama görevi merkez bankalarına verilmişti. Mikro düzeyde ise amaç bankaların mali yapılarının sağlıklı olmasıydı. Bunun sağlanması sorumluluğu ise bankac [Devamı]
    2010 ekonomisinin temel özelliği
    Fatih Özatay, Dr. 03 Ocak 2011
    2010'da cari açık, önceki iki yıldan farklı olarak kısa vadeli fon girişleriyle karşılandı. Sıra, "Türkiye ekonomisi açısından 2010'un en ayırt edici özelliği neydi" sorusunun yanıtına geldi. Yanıtlaması oldukça kolay bir soru: 2010 yılında, cari işlemler açığının finansman biçiminde radikal bir değişim oldu. Bu değişim ne yazık ki olumsuz yönde, tehlikeli. [Devamı]
    2010'da ekonomimizin bazı temel özellikleri
    Fatih Özatay, Dr. 02 Ocak 2011
    Türkiye ekonomisinde değişmeyen ne? Türkiye ekonomisi açısından 2010'un en ayırt edici özelliği neydi?" diye düşününce 'uzak ara' cari işlemler açığının finansman biçimindeki radikal değişim öne çıkıyor. Bunu yarınki yazıma bırakıyorum. "Değişmeyen ne?" diye sorunca ise sayılabilecek çok sayıda unsur var. İki tanesini bu köşeye taşıyayım. İlki, statükoyu değiştirmek için yine bir şeyin yapılmadığı bir yıl olması; çok önemli, ama şimdilik sadece belirterek geçiyorum. İkincisi, özeleştiri yapmama da fırsat verecek; onunla başlayayım. [Devamı]
    Mobese sayılmaz Sayın Başbakanım
    Güven Sak, Dr. 31 Aralık 2010
    Mobese kameraları da kişi başına kamu harcaması kapsamına girebilmektedir.Geçenlerde Tayyip Bey, galiba, Mardin'deydi. Bir Başbakan küçük bir kente gittiğinde, bu ülkede ezelden beri neler oluyorsa, onlar protokol sırasıyla arka arkaya oluyor. Bu arada elbette Başbakan da birkaç konuşma yapacak. Amaç esasen bu. İşte Tayyip Bey, orada, söze, "Şehrinize tam 1500 adet Mobese kamerası yatırımı yaptık" diye başladı. Sonra diğer kamu harcaması kalemlerini sıraladı. Kulaklarımla duydum. Sürreal bir durumdu. Müsaadenizle bugün "Mobese kameraları sayılmaz, Sayın Başbakanım" diyeyim. Bunun ne demek olduğunu merak edenleri aşağıya beklerim, efendim. [Devamı]
    Hızlı kredi artışı
    Fatih Özatay, Dr. 30 Aralık 2010
    Çok hızlı kredi genişlemesinin riskli olduğuna dair çok sayıda bulgu var. Banka kredilerindeki gelişme gerçekten baş döndürücü düzeyde. Bugün, kredilerin 2004'ten bu yana gelişimini, fiyat hareketlerinden arındırarak 2004'ün başından bu yana inceleyeceğim. Bu tarihi başlangıç olarak almamın nedeni, 2001 krizinde çok ağır bir darbe yiyen bankacılık sektörünün kredi hacminin, ancak bu tarihte, kriz öncesindeki düzeyine (reel olarak) gelmesi. [Devamı]
    2010 nasıl bir yıl oldu?
    Fatih Özatay, Dr. 29 Aralık 2010
    2010'un son yazısı bu. Ekonomimizin performansını kısaca değerlendirmek istiyorum. Sonucu baştan belirteyim: Türkiye ekonomisinin kısa vadeli performansının iyi olduğu bir yılı geride bırakıyoruz. 'Pekiyi' değil de 'iyi' olmasının nedeni aşağıda değineceğim bazı sorunlar. Buna karşılık, uzun vadeli bir bakış, bize aynı ölçüde 'iyi' bir performans göstermiyor: Statükoyu korumakla yetiniyoruz. Oysa o statükodan hoşnut olmamamız gerekiyor. [Devamı]
    Birinci Dünya Savaşı 2010'da daha yeni bitti
    Güven Sak, Dr. 28 Aralık 2010
    2011 yılı Türkiye ekonomisi açısından bakıldığında nasıl olabilir? Belirleyici faktörler neler olabilir? 2011 yılına girmek üzereyiz. Yeni bir yıla girerken, elbette öncelikle, bu yıl bize neler getirecek diye düşünmeye başlamak lazım. Hakikaten 2011 yılı Türkiye ekonomisi açısından bakıldığında acaba nasıl olabilir? 2011'de belirleyici olacak faktörler neler olabilir? Bence dikkate alınması gereken ilk faktör Avrupa'daki iktisadi krizdir. Bu kriz ne kadar çabuk kalıcı bir sonuca bağlanırsa, Türkiye için o kadar iyi olur. Peki, bu yolda yasal adımlar hızlı bir biçimde atılabilir mi? Bana kalırsa zor. Neden zor? Birinci Dünya Savaşı'nı daha ancak 2010'da sona erdirebilenler, şimdi yeni bir Avrupa Birliği çerçevesini nasıl hızla kararlaştırabilirler? [Devamı]
    TCMB'ye bir eleştiri daha
    Fatih Özatay, Dr. 27 Aralık 2010
    Cari işlemlerin para politikasının amaçlarından olduğuna dair akademik bir çalışma bilmiyorum. Perşembe günü Merkez Bankası'nın (TCMB) aldığı son kararlara, desteklediğim taraftan bakmıştım: Ezber bozuyor. Pazar günü ise risklere değindim. Özellikle, kısa vadeli sermaye girişlerine karşı dolaysız bir engel olmaması, kararların etkisiz kalması olasılığını arttırıyor. Sırada bir eleştiri daha var. [Devamı]