Arşiv

  • Temmuz 2024 (1)
  • Haziran 2024 (14)
  • Mayıs 2024 (16)
  • Nisan 2024 (15)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)

    Hayret bi'şey yani
    Güven Sak, Dr. 03 Haziran 2011
    Kitapçıların problemleri yeni değil. Ama en son darbeyi galiba Apple şirketinin en son numarası ayped (iPad) vurduVaşington yazları İstanbul'a, kışları ise Ankara'ya benzer" derler. ABD'nin başkenti Vaşington'a yaz acayip gelmiş. On beş dakika dışarıda yürüyünce, üstü başı değiştirmek şart oluyor. Bir yıldır Vaşington'a gelmemişim. Bu kez, hiç ummadığım bir değişiklikle karşılaştım. Son yirmi yıldır gide gele yerini ezberlediğim kitapçıların ya kapandığını ya da kapanmak üzere olduğunu gördüm. "Hah, Borders şu köşeyi dönünce oralarda bir yerdeydi" diye bu sıcakta, şevkle atılıyorsunuz. Boş bir dükkân sizi karşılıyor. Bu, kitapseverler için mabetlerinin yıkılması gibi bir şey. Hüzün verici. Kitapçılar da hallaçlara karışıyor. Gelin bakın nasıl oluyor? [Devamı]
    O saygınlık kolay kazanılmadı
    Fatih Özatay, Dr. 02 Haziran 2011
    Kredi artış hızının aslında çok da yüksek olmadığını göstermek için TCMB raporlarında lütfen anlamsız göstergelere başvurmayın.Birkaç yıl önce bu dünyaya veda eden ve tanınmış bir iktisatçı olan R. Dornbusch'un özlü bir sözü vardı. Mealen şöyle diyordu: "Gelişmekte olan bir ülkenin merkez bankası, parasının değerli olmadığına piyasaları ikna etmek üzere çok farklı reel kur endeksleri hesaplayıp kamuoyuna açıklamaya başlarsa, bilin ki o ülkenin parası değerlidir ve ülke önemli sorunlarla karşı karşıyadır." [Devamı]
    Nasıl oluyor da oluyor? Faiz ve kur - 1
    Fatih Özatay, Dr. 01 Haziran 2011
    Daha önce 'Nasıl oluyor da oluyor?' dizisinde cari açık, büyüme ve para politikası bölümleri yer almıştı. Bu defa faiz haddi ve döviz kuru üzerine bir dizi yazının yer alacağı bölüme başlıyorum. İşe bir grafik ile başlayayım ve bazı sorular sorayım. [Devamı]
    Unutmamak bazen yararlıdır
    Fatih Özatay, Dr. 31 Mayıs 2011
    Yapılan akademik bir çalışmada çoğu bankanın 1998 krizinden ders almadığı ve risk kültürünü değiştirmediği sonucuna ulaşıldı. Daha önce sözünü birkaç kez ettiğim internet sayfasında, yine ilginç bir akademik çalışmanın herkesin anlayacağı dille yazılmış özet bulguları yer alıyor. Çalışmanın adı küresel kriz sırasında yayımlanan ve Türkçeye de çevrilen bir kitabın ismine gönderme yapıyor; finansal krizler ile ilgilenenler büyük ihtimalle hatırlayacaklar: Bu Defa Farklı. [Devamı]
    Avrupa, Türkiye için varoluş meselesidir
    Güven Sak, Dr. 31 Mayıs 2011
    Avrupa'nın uzayan krizi Türkiye'nin sorununu yapısallaştırır. Bilmem siz farkında mısınız?Kriz sonrasında hem büyüme hem de dış ticaret rakamlarına baktığınızda bir grup ülke diğerlerinden ayrılıyor. Bu ülkelerin başını Çin çekiyor, Brezilya, Arjantin ve Peru da burada yer alıyor. Haydi Çin'i zaten biliyoruz. Ama bir dizi Latin Amerika ülkesi bu listede ne arıyor? Türkiye, büyüme performansında kıl payıyla dış ticaret performansında ise açık arayla Latin Amerika ülkelerinin gerisinde yer alıyor. Neden böyle oluyor? Gelin bir bakalım. Bugün ortalığı saran manasız siyasi analizler arasında kalıp canı sıkılanlar için dış ticarette gördüğüm birkaç eğilimin altını çizeyim müsaadenizle. [Devamı]
    Bir mikro reform örneği
    Fatih Özatay, Dr. 28 Mayıs 2011
    Yazılı kuralları bir gecede değiştirmek mümkün. Oysa davranış biçimlerini değiştirmek uzun bir süre gerektiriyor genellikle. Son cumartesi yazımda, bu cumartesi akademik dünyadaki olumsuz özendirme mekanizmalarını ve bu mekanizmaların doğurdukları garip sonuçları ele alacağımı söylemiştim. Bu işi ertelemem gerekiyor. Erteleme nedenim şu: Geçen cumartesi bürokrasiye ilişkin verdiğim olumsuz örnekle yetinmemem gerekiyor. Bu olumsuzluğun nasıl ortadan kaldırılabileceği ile de ilgili birkaç öneri ileri sürmekte yarar var. Özendirme mekanizmalarıyla ilgilenmemin nedeni, kurumsal yapı tarafından belirlenmeleri. Kurumsal yapı, bir ülkenin ekonomik performansını belirleyen en önemli unsurların başında geliyor. Ekonomik performans iç açıcı değilse bu durumda kurumsal yapıya yakından bakmakta fayda [Devamı]
    Yandex'in halka arzından bize ne çıkar?
    Güven Sak, Dr. 27 Mayıs 2011
    Yandex'in kurucusu Arkadiy Voloj ile birlikte Rusya'da devlete yaslanmadan servet sahibi olmanın yolu açıldı.Evvelki gün Arkadiy Voloj için güzel bir gündü. Voloj, Rusya'da yaygın olarak kullanılan internet arama motoru Yandex'in iki kurucusundan biri. Yandex, böyle bakarsanız, Rusya'nın Google'ı oluyor. Evvelki gün Arkadiy Voloj, on dört yıl önce kurduğu şirketin toplam değerinin 8 milyar dolar olduğunu öğrendi. Yandex, hisse senetlerinin NASDAQ piyasasındaki halka arzında 1.3 milyar dolar topladı. Hisse senetleri, 25 dolar gibi primli bir fiyattan kapış kapış gitti. Üstelik işlemler başlayınca, hisse senedi fiyatı 38 dolara, şirketin toplam değeri ise 13 milyar dolara çıktı. Adam sevinmesin mi? Hadiseye bakıp, birkaç ders çıkartmama ne dersiniz? Ben Yandex'in halka arzının öneml [Devamı]
    Bedava sirke baldan (her zaman) tatlı (mıdır?)
    Serdar Sayan, Dr. 27 Mayıs 2011
    Bu ayki yazımda deneysel ve davranışsal iktisatçıların hoşlandığı bir konu olan sosyal normlar ile piyasa normları ayrımına dair bir şeyler söyleme konusunda geçen aydan verilmiş bir sözüm var. Çok ilginç  ve neşeli örnekleri olan bir konu bu. Bireysel davranışlarımız o sırada bulunduğumuz ortam/bağlamda hangi normların baskın olduğuna bağlı olarak biçimleniyor. Dostlarımız ya da yakınlarımızla ilişkilerimiz ya da gönüllülük bağlamında, maddi çıkar ya da nakit ödeme beklentisi olmaksızın yaptığımız faaliyetlerimiz sosyal normlara tabi. Arkadaşlarımızla gittiğimiz bir sinemada biletleri ısmarlamamızın; komşularımıza apartman yöneticisi olarak veya çocuğumuzun okuluna okul-aile birliği üyesi olarak (karşılığında para almaksızın) hizmet etmek için harcadığımız zamanın, yahut öğrencilerimizi b [Devamı]
    Neden tedirgin olmalıyız?
    Fatih Özatay, Dr. 26 Mayıs 2011
    Yaşamakta olduğumuz günler çok ilginç günler. Tablo her türlü gelişmeye açık. Sağduyusu olan elinden gelen önlemi alır.Tedirgin olmak için çok sayıda geçerli neden bulunuyor. Bir kez daha alt alta sıralamakta yarar var bu nedenleri. Birincisi, cari işlemler açığı çok yüksek düzeyde. İkincisi, bu yüksek açık büyük ölçüde kısa vadeli sermaye girişleri ile finanse ediliyor. Üçüncüsü, kısa vadeli sermaye girişlerinin aynı hızla sürmesi beklenmiyor. Yüksek miktarda kısa vadeli sermaye girişlerine yol açan unsurlar geçici: Eninde sonunda gelişmiş ülkelerde faizler yükseltilecek, küresel kriz sonrasındaki parasal genişleme ortadan kaldırılacak. [Devamı]
    Nasıl oluyor da oluyor? Para politikası - 5
    Fatih Özatay, Dr. 25 Mayıs 2011
    Geçen hafta 'Nasıl oluyor da oluyor?' dizisinin para politikası bölümünün dördüncü yazısında güncele gelmiş ve Merkez Bankası'nın son aylarda uygulamakta olduğu yeni para politikasının neden şu ana kadar başarısız olduğu üzerinde durmuştum. Bugün yine güncel bir konuyu ele alıyorum. Sorular şunlar: Küresel krizden alınan dersler ışığında para politikası uygulaması nasıl değişecek? Enflasyon hedeflemesi rejiminden vaz mı geçilecek yoksa yeniden düzenlenip uygulamaya devam mı edilecek? [Devamı]