Arşiv

  • Temmuz 2024 (1)
  • Haziran 2024 (14)
  • Mayıs 2024 (16)
  • Nisan 2024 (15)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)

    MH17 hadisesi, dünya ekonomisi için daha yavaş büyüme anlamına gelebilir
    Güven Sak, Dr. 18 Ağustos 2014
    Biz, Türkiye’de bütün dünyanın kendi etrafımızda döndüğünü zannediyoruz. Herkesin bizi her nedense yok etmek için çaba harcadığını düşünmek galiba hoşumuza gidiyor. Ama dünya bizim etrafımızda dönmüyor. Hatta dünya, bizim önem atfettiğimiz olayları pek kaale de almıyor. Son günlerde bizim bölgemizde meydana gelmiş olaylar içinde küresel sonuçları açısından en önemlisi, aklınıza gelebilecek pek çok olaya kıyasla daha az tepki verdiğimiz, Malezya Havayolları’na ait bir uçağın, Ukrayna hava sahasında Rusya yanlısı ayrılıkçılar tarafından düşürülmesiydi. Uçağın sefer sayısı MH17’ydi. [Devamı]
    Türkiye’nin KOBİ’leri serpilmeden yaşlanıyor
    Güven Sak, Dr. 15 Ağustos 2014
    Büyükler verimli, minikler verimli, KOBİ’ler verimsiz. Minikler hızlı büyüyor. Büyükler hızlı büyüyor. KOBİ’ler serpilmeden yaşlanıyor. Minikler ihracat yapıyor. Büyüler ihracat yapıyor. KOBİ’ler ihracat yapamıyor.Ortada sanki bir sistematik problem var gibi duruyor. Neden? [Devamı]
    IŞİD’i havadan bitirmek
    Nihat Ali Özcan, Dr. 15 Ağustos 2014
    Obama, 28 Mayıs’ta, Kara Harp Okulu’nda subaylara hitaben yaptığı konuşmada, mealen; artık, ABD askerlerinin karada bir çatışmaya çok özel şartlar hariç girmeyeceğini belirti. Özellikle de mezhep savaşlarının hüküm sürdüğü Ortadoğu’da.Bu konuşmadan birkaç ay sonra IŞİD’in Kuzey Irak’ta ilerleyişine tanıklık ettik. Binlerce insan yerlerinden yurtlarından oldu. ABD insani yardımın yanı sıra, Kürtlere silah yardımı ve havadan müdahaleyle yeniden sahaya çıktı. IŞİD’in ilerleyişini “şimdilik” durdurdu. Kaygı ve korku devam ediyor.Obama müdahaleyi savunurken, sivillerin korunmasından ve ABD’nin Erbil’de varlığını güvenliğe almaktan söz etti.Erbil’den kıl payı kaçmakAlanda bir insanlık trajedisi yaşanıyor. Binlerce sivilin acil yardıma ihtiyacı var. Bu gün ABD, Irak’ın yakın tarihinde olup [Devamı]
    Artan milyarder sayısı, bir merkez bankası başkanını neden rahatsız eder?
    Güven Sak, Dr. 14 Ağustos 2014
    Yapılan hesaplara göre, dünyanın en zengin 85 kişisinin mal varlığı, dünya nüfusunun en yoksul yüzde 40’ının sahip olduklarına eşitmiş. Bilenler öyle söylüyor. Merak edenler, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP)’nın, 2014 yılı Beşeri Kalkınma Raporu (Human Development Report)’na bakabilir. Böyle rakamlara bakınca, Fransız iktisatçısı Thomas Pikkety’nin, “21. Yüzyılda Kapital” kitabını tam da bu aralar yazarak, gelir dağılımı adaletsizliğini gündeme oturtmasına şaşmamak gerekiyor. Ama doğrusu ya, ben, geçen gün “merkez bankası başkanı ülkedeki milyarder sayısından rahatsız” haberini görünce önce azıcık afalladım. “Dur bakalım, daha neler göreceğiz?” diye haberi okuyunca, bu defa ne yalan söyleyeyim, merkez bankası başkanına hak verdim. Gelin, size de anlatayım. Kendiniz karar verin. [Devamı]
    Kurumlar ve kişiler…
    Fatih Özatay, Dr. 13 Ağustos 2014
    Gelişmiş ülkelerle aralarındaki gelir farklılığını kapatabilen ülkelerin bu işi nasıl becerdiklerine dair yapılan çalışmalar genellikle üç temel unsura dikkat çekiyorlar: Yüksek yatırım (tasarruf ) oranı, yüksek eğitim düzeyi ve ileri teknolojili ürün üretip ihraç edebilecek, böylelikle sanayi ihracatının önemli bir kısmı yüksek teknolojili ürünlerden oluşacak bir üretim düzeyi. [Devamı]
    Neden bizim başarılı şirketlerimizin sayısı yalnızca 15’tir?
    Güven Sak, Dr. 12 Ağustos 2014
    Dünyanın en büyük şirketleri ve holdingleri Fortune 500’de listelenmektedir. Burada bir tek Türk holdingi vardır. Hâlbuki aynı listede Kore’den tam 17 şirket yer almaktadır. Bizim şirketlerimiz daha bir küçük ve daha az küreseldir. Neden? [Devamı]
    Peşmergenin ricatı (2)
    Nihat Ali Özcan, Dr. 12 Ağustos 2014
    IŞİD’in kuzeye ilerleyişi şimdilik hız kesmiş gibi görünüyor. Yine de yüz binlerce insan korku ve endişe içinde yerinden yurdundan oldu. Tam bir insanlık trajedisi yaşanıyor ve maalesef yaşanmaya da devam edecek. Önceki yazımda peşmergenin ricatının sadece askeri nedenlere açıklanamayacağını belirtmiştim.Irak’ta yaşanan politik kriz ve askeri zayıflık, Bölgesel Kürt Yönetimi tarafından hızla fırsata çevrilmişti. Şii ağırlıklı yolsuzluğa batmış Irak ordusunun Musul’dan firarı, Kerkük’te konuşlu olan birliklerin de peşmerge tarafından silahlarına el konularak kapı dışarı edilmesini sağladı. Barzani tek kurşun atmadan Kerkük’te kontrolü tam olarak sağladı. Dahası, planlarında olmayan, fazladan köyler ve kasabalar da peşmergenin eline geçti. Çoğunda Ezidiler, Hıristiyan Kürtler ve [Devamı]
    Suriyeli mülteciler konusunda artık karar vermek zorundayız
    Güven Sak, Dr. 11 Ağustos 2014
    Ben Türkiye’nin yaklaşık 15 aydır hemen her konuda karar almadan durumu idare ettiğini düşünüyorum. 15 aydır yapısal hiçbir konuda karar alamıyoruz. Böyle bir dönemde bürokrasi doğal olarak çalışamıyor. Kendisine yol gösteren olmazsa bürokrasi karar alamaz. Hâlbuki Türkiye’nin karar alması gerekiyor. Bu atalet hali Türkiye’ye alan kaybettiriyor. Karar alınamadığı için, sorunlar, sokağa salınmış boğa gibi sağa sola saldırıyor. Ben bugünlerde Türkiye’nin en önemli meselesinin göçmen meselesi olduğu kanaatindeyim. Biz tarihimiz boyunca hiç kalıcı olarak buraya yerleşme niyetinde olan göçmen görmedik. Ama bakın şimdilerde gelenlerin neredeyse yarısı gitmeyi hiç düşünmüyor. AFAD’ın yaptığı anketlere göre göçmenlerin yarısından fazlası Suriye’ye dönmeleri halinde barınacak yerleri ve çalışacak i [Devamı]
    Hem dersini bilmiyor, hem de şişman herkesten
    Güven Sak, Dr. 08 Ağustos 2014
    Türkiye’de “Değerler Araştırması”na katılanların yalnızca yüzde 4,9’u “çoğu insan güvenilirdir” sorusuna “evet” cevabı veriyor. Bu ne demektir? Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının yüzde 95’i esasen kendilerinden başkasına güvenmiyorlar. Bu araştırmaya göre, Türkiye, Trinidad-Tobago ve Ruanda dünyadan ayrışıyorlar. [Devamı]
    Peşmergenin ricatı (1)
    Nihat Ali Özcan, Dr. 08 Ağustos 2014
    Geçen ay, Irak ordusu silah ve sayısal üstünlüğüne rağmen Musul’u IŞİD’e Kerkük’ü Kürtlere terk ederek kaçtı. Oysa sadece Musul’da 30 bin civarında askeri vardı.Bu sonuç, Başbakan Maliki’nin yanı sıra yeni ordunun mimarı, eğiticisi ve tedarikçisi ABD için de şoke ediciydi. Ancak sonuç sürpriz değildi. Çünkü, çokça bilenen bir ifadeyle, ordu kurmak “çadır” kurmaya benzemiyordu. Özellikle de Ortadoğu’da.Bulaşıcı korku: IŞİDIrak ordusunun fiyaskosunun ardından Bölgesel Kürt Yönetimi silahlı gücü peşmerge de IŞİD karşısında benzer duruma düştü.Saldırıya uğrayan Yezidi Kürtler ve Türkmenler canlarını kurtarmak için kaçarken, onları korumakla yükümlü peşmerge daha hızlı davrandı. Irak ordusundan tek farkı hızlı ama “düzenli” kaçmasıydı. Barzani de tıpkı Maliki gibi bu tabloya çok sinirlendi. [Devamı]