Arşiv

  • Temmuz 2024 (1)
  • Haziran 2024 (14)
  • Mayıs 2024 (16)
  • Nisan 2024 (15)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)

    İzmir, İstanbul, Bursa ve Ankara ilk 10’a girdi
    Güven Sak, Dr. 26 Ocak 2015
    Müjdeyi hemen vereyim: İzmir, İstanbul, Bursa ve Ankara, 2014 yılının en hızlı büyüyen kentleri listesinde ilk 10’a girdiler. Ben bir Bursalı olarak sevindim doğrusu. Ama sonra rakamlara baktım ve aklım biraz karıştı. [Devamı]
    Kadın İstihdamı ve Annelik Kariyeri Teşvik Paketi
    Güneş A. Aşık 23 Ocak 2015
    Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun açıkladığı teşvik paketinin iki hedefi var. Birincisi düşmekte olan doğurganlık oranını (en iyi ihtimalle) sabitlemek (eğer artırmak mümkün değilse), ikincisi ise kadınları çocuk sahibi olmaya teşvik ederken kadınların işgücünden çıkmalarına engel olabilmek. Basında yer alan açıklama metninde Başbakan Davutoğlu yaşlanan nüfus ve artan bağımlı nüfus oranı problemlerine dikkat çekmiş, bu nedenle doğurganlığın artırılması gerektiğini belirtmiş, diğer taraftan da hâlihazırda düşük olan kadın istihdamını artırmak istediklerinin altını çizmiştir. Her ne kadar kültürümüzde “bir taşla iki kuş vurmak” gibi bir deyim yer etmiş olsa da, söz konusu politika hedefleri olduğu zaman altın kural politika hedefi sayısı kadar politika aracının kullanılmasıdır (Tinbergen Kuralı). [Devamı]
    Terörizmin yeni sığınakları
    Nihat Ali Özcan, Dr. 23 Ocak 2015
    Paris saldırısı, terörle mücadelede uluslararası işbirliğinin hayati önemini bir defa daha ortaya koydu. Bu bağlamda iki husus ön plana çıkıyor. İlki işlevsel bir “devlet”in varlığı. Diğeri ise bu devletlerin terörle mücadeleye istekli, işbirliğine açık olmaları. Özellikle de istihbarat ve operasyonlar konusunda.Bu gün, medyaya pek yansımasa da örtülü biçimde, dünyanın değişik yerlerinde terörle mücadele operasyonları yürütülüyor. Özelikle de Batılı ülkelerin uzağında, hukukun operasyonları fazlaca sınırlamadığı coğrafyalarda teröristleri tespit ve imha etmeyi hedefleyen çalışmalar sürüyor.Üçlü işbaşındaMücadele, istihbarat ve teknolojinin etkili kullanıldığı iyi eğitilmiş özel kuvvetlere dayanan bir strateji. Özel kuvvetler, istihbarat ve insansız hava aracı üçlüsünden söz ediy [Devamı]
    Merkez Bankası maceraya prim vermedi
    Güven Sak, Dr. 22 Ocak 2015
    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), evvelki gün doğru olanı yaptı. Temkini elden bırakmadı. Faizi indirmesine indirdi ama efektif olarak bakarsanız, bankaları hala iki haneli bir faiz oranından fonlamaya devam edecek. Kötü mü? Değil. Ben, 2015 yılının, Türkiye açısından, temkini elden bırakmama, dolduruşa gelmeme yılı olduğu kanaatindeyim. Ortada hem pozitif hem de negatif göstergeler var. Ekonomi kadar siyasetin de önem taşıyacağı bir yıl 2015. Nüansların önemli olacağı bir dönemin içinden geçeceğiz. Böyle bir dönemde ne yapmak lazım? Öncelikle “önce tarafını belirleyip, sonra ona uygun analiz yapan” Miki Maus iktisatçılarından sakınmak lazım. Tek parametrelik analizlerin hiçbirimizi kesmeyeceği bir sürecin başındayız. Not edeyim, nüansların önemli olduğu bir dönemde, genellemelerde [Devamı]
    Merkez Bankası’nın yasasını değiştirelim mi?
    Fatih Özatay, Dr. 21 Ocak 2015
    Pazartesi günü Hakan Güldağ’ın ‘Merkez Bankası’nı tartışmalarla yıpratmamak lazım’ başlıklı yazısında vardı. Viyana’da yapılan ‘Fikir Sofrası’ toplantısının konuk konuşmacısı Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci’ye Merkez Bankası hakkında bol miktarda soru gelmiş. Bakan bir soru üzerine şöyle demiş: “ … Konu dönüp dolaşıp Merkez Bankası’nın yasasına geliyor. Merkez Bankası, mevcut yasasına göre fiyat istikrarını esas alıyor… Yasayı değiştirip Merkez Bankası’nın fiyat istikrarının yanı sıra ihracat artışını, büyümeyi, istihdamı da temel hedef olarak almasını sağlamak gerekiyor.“ [Devamı]
    SNB kararı Türkiye için iyi bir karar değildir
    Güven Sak, Dr. 20 Ocak 2015
    Geçen hafta finansal piyasalarda en çok İsviçre Ulusal Bankası (SNB) anıldı. Üstelik pek de iyi anılmadı. SNB, 15 Ocak’ta İsviçre Frangı’nı euro karşısında dalgalanmaya bıraktı. 2012 yılı başından beri, 1 İsviçre Frangı 1,2 euro ediyordu. 3 yıllık bağın koptuğu sürpriz bir biçimde ilan edilince, frank hızla değerlenmeye başladı. Frank, euro karşısında yüzde 30’lara, dolar karşısında ise yüzde 25’lere yakın bir oranda değerlendi. Ne oldu? Euro ve dolar değer kaybetti, İsviçre Frangı değer kazandı. Şimdi bu ne demektir? Kime yarar? İsviçre bundan kaybeder mi? Ben İsviçre Frangı’nın dalgalanmaya bırakılmasının, Patek Philippe saati olanlar için iyi, Türkiye içinse kötü olduğunu düşünüyorum. Gelin bakın neden? [Devamı]
    İttifak, ayrışma, çatışma ve Kürtler
    Nihat Ali Özcan, Dr. 20 Ocak 2015
    Küresel ve bölgesel gelişmeler birbirlerini tetikliyor. Her şey hızlı biçimde ve kontrol dışı gelişiyor. Geleneksel yaklaşımlar, yöntemler, kurallar ve tempoyla gelişmeleri izlemek zorlaşıyor.Irak ve Suriye’de devam eden iç savaşın tetiklediği, ivme kazandırdığı, karmaşık konulardan birinin Kürtlerle ilgili olduğunu söyleyebiliriz.  Türkiye’den başlamakDevletle PKK arasında yürütülen “çözüm müzakereleri” masada ve sahada farklı seyir izliyor. Müzakerenin başlangıcında hesaba katılmayan yeni oyuncular, bölgesel gelişmeler, ilişkiler ve dengeler nedeniyle işler daha da karmaşık hale geliyor. Cizre örneğinde olduğu gibi ilişkilerin karakteri de hızla değişiyor.  Eldeki veriler, tarihsel tecrübeler, gittikçe baskın olacak yeni karakterin sınır ötesine uzanan, gerilimli ve çatışmanın e [Devamı]
    Bu yıl Türklerin yurt dışı yatırımları artacak
    Güven Sak, Dr. 19 Ocak 2015
    Türkiye’nin yurt dışı pazarlardaki performansına hiç baktınız mı? 1980’den bugüne toplam ihracatımız 3 milyar dolardan 130 milyar dolara çıktı. Ancak yurt dışına sattığımız mallar ve de erişebildiğimiz pazarlar pek fazla değişmedi. Türkiye eski pazarlarına eskiden beri ürettiği malları satarak ihracat hacmini artıran bir ülke konumunda esas itibariyle. Ne yapamıyoruz? Yeni pazarlara, yeni mallar vasıtasıyla girmeyi beceremiyoruz. Kendimizi yenileyemiyoruz. Ben bu durumu, “kargadan başka kuş tanımıyoruz” diye adlandırıyorum. Bir insan nasıl kargadan başka kuş tanımaz? Yaşam alanının sınırları dışına hiç çıkmamışsa, kendi yaşamından başka yaşamlar olabileceğinden doğal olarak haberdar olamaz. Bizim halimiz işte budur. Bir ara bu ezikliğimize bahane uydurmak için, etrafta bir “Türkiye’nin değ [Devamı]
    Paris saldırısı tartışmalarında gözden kaçan “püf noktası”
    Metin Gürcan 18 Ocak 2015
    Büyük bir şok ile Batı Avrupa’nın bir başkentinde her davranışlarından eğitimli, profesyonel, soğukkanlı, şehirde özel operasyon teknikleri uygulayabilecek kadar mahir, hatta doğru dürüst nişan almadan tüfekle isabetli atışlar yapabilecek kadar tüfeği “kollarının kas hafızasına” yedirmiş tipleri seyrettik. Belli ki bu “tecrübeye” ulaşabilmek için binlerce mermi yakmışlar, aylarca askeri teknik ve taktik eğitim almışlar. Anlaşılan sadece eğitimle kalmamışlar daha önce defalarca gerçek operasyonel ortamlarda bir insanı hedef bilip ateş etmişler. Paris’te gördüğümüz tablo hem uygulanan teknikler hem de kullanılan silah, araç gereç açısından “kriminal” olanın çok daha ötesinde bir maharet gerektiren “askeri” olana yakın şeyler. Ama ilginç olan bu “askeri” olanı yapanlar asker değil, siviller. [Devamı]
    Ülker, United Biscuits çalışanlarının verilerini Türkiye’ye getirip inceleyebilir mi?
    Güven Sak, Dr. 16 Ocak 2015
    Geçen yılın en güzel haberlerinden biri, Yıldız Holding’in United Biscuits’i satın almasıydı. Böylece Ülker’e Avrupa’da 11, Nijerya, Hindistan ve Suudi Arabistan’da da 1’er olmak üzere toplam 14 fabrikalı bir kardeş gelmiş oldu. Bir Türk şirketinin küresel bir operasyon zinciri kurması benim için son derece mutluluk verici bir haber. İçinden değer zinciri geçmeyen bir ülke olmaktan böyle böyle çıkacağımızı düşünüyorum. Sevindim doğrusu. Ama sonra aklıma bir nokta takıldı. Yıldız Holding, ileriye yönelik bir analiz yapmak için United Biscuits’in 7 binden fazla çalışanının kişisel verilerini Türkiye’ye getirip üzerinde analiz yapabilir ve de bir rapor hazırlayabilir mi? Hemen cevap vereyim: Hayır, yapamaz. Çünkü Türkiye hala kişisel verilerin güvenliği ile ilgili bir yasayı meclisten geçirme [Devamı]