Arşiv

  • Haziran 2024 (14)
  • Mayıs 2024 (16)
  • Nisan 2024 (15)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)
  • Temmuz 2023 (18)

    Boş övünme (3)
    Fatih Özatay, Dr. 06 Temmuz 2013
    2003-2012 döneminde, yükselen ve gelişen ekonomilerin GSYH'si 1,95 kat artmış. Bu değer 1,43 kat olan bizimkinin çok üzerinde. Ne kadar iğrenç duruyor: Önde bir general. Arkasındaki sandalyelerde bir tanesi yetmezmiş gibi daha fazlası. Üstelik yanlarında din adamları ve bazı siviller. Neymiş; ülkeyi kurtarmışlarmış. Meydanlarda da kutlayanlar. Gündemde Mısır var. Mısır ekonomisi üzerine 12 Mart tarihinde iç açıcı olmayan bir şeyler karalamışım. Daha fazla yazacağım bir şey yok. En iyisi Türkiye’ye dönüp ‘boş övünme’ dizisine devam etmek. Bu dizide ‘boş övünme’ faslının hep ‘boş’ tarafına baktım. Yine öyle yapacağım. Bu fasıl çerçevesinde kişi başına gelir düzeyimizdeki gelişmeye takmıştım hatırlarsanız. [Devamı]
    Faize taksak mı takmasak mı? Takarsak mı takılırız, takmasak mı?
    Fatih Özatay, Dr. 04 Temmuz 2013
    Faiz meselesini takıntı düzeyine getirenler varsa ve bunlar önemli konumda iseler ekonomi politikasını oluşturmak zorlaşır. Ekonominin içinde bulunduğu koşullardan bağımsız olarak faizin hep düşük olmasını isteyebilirsiniz elbette. Oysa bu istek fanteziden öteye gidemez. Önemli olan fantezi kurmak değil, faizin düşük kalmasını sağlayacak koşulları yaratmaktır. Mesela borçluysanız kendinize çekidüzen vermeniz gerekir. Ya da tasarruf açığınız varsa ve bu nedenle yurtdışından borçlanmak zorundaysanız yurtdışında olan biten sizi çok etkiler. Oralarda faiz yükseliyorsa, naçar, sizde de yükselir. Bu duruma düşmemek için tasarruflarınızı arttırmaya, risklerinizi azaltmaya çalışmanız gerekir. [Devamı]
    Bir teselli var elbette
    Fatih Özatay, Dr. 03 Temmuz 2013
    1950’den bu yana Türkiye ekonomisi nasıl bir büyüme performansı gösterdi? Bu sorunun yanıtı bize önemli bir sorunumuzu gösterecek. Gelin biraz rakama boğmak pahasına yakından bakalım son altmış yılda olan bitene. [Devamı]
    Önümüzdeki üç yıla dikkat
    Fatih Özatay, Dr. 03 Temmuz 2013
    ABD ekonomisinde büyümenin ve istihdamın arzu edilen büyüklükleri alacağı anlaşıldığında, FED'in bu inanılmaz şişkinliği ortadan kaldıracağı açık. Komplo kuramlarına başvurmak yerine olan biten anlamaya çalışılsa önümüzdeki üç yıllık dönemde önemli ekonomik riskler olduğu hemen görülecek. Risklerin en büyüğü elbette ABD Merkez Bankası’nın (FED) üç ayrı programla etrafa saçtığı bol kepçe parayı geri çekmeye başlaması olacak. Bu süreç içinde ABD’de faizler de belirgin biçimde yükselecek. Dikkatinizi çekerim. Son haftalarda çoğu yükselen piyasa ekonomisinde önemli çalkantılara yol açan FED’in bugüne kadar etrafa saçtığı parayı geri çekme sürecini başlatması ya da başlatacağını açıklaması değildi. 2012 sonbaharında devreye soktuğu program çerçevesinde, her ay tahvile ve ipoteğe da [Devamı]
    Bakalım Anayasa Mahkemesi ne yapacak?
    Fatih Özatay, Dr. 29 Haziran 2013
    Dava, yakında finansal piyasaların odaklanacağı ana sorunlardan biri olmaya aday. 2012 yılının sonbaharında işi gücü bırakmış, bir anayasa mahkemesinin alacağı karara odaklanmıştık. Yok, bizimkinin değil; Almanya Anayasa Mahkemesi’nin kararına. Avrupa’daki kriz nedeniyle Avrupalı liderlerin ardı gelmeyen toplantılarından biri de Aralık 2011’de yapılandı. Alınan kararlar arasında, geçici Avrupa Finansal İstikrar Kolaylığı fonunun yerini bırakacağı kalıcı Avrupa İstikrar Mekanizması’nın 2013 yerine Temmuz 2012’de kurulması vardı. Bunun avantajı şuydu: İstikrar Mekanizması’nın daha fazla sermayesi olacaktı. Ayrıca geçici fonun taze para şeklinde kaynağı yoktu; garantilerle çalışıyordu. Yeni fonun ise taze kaynağı olacaktı. Bu karar ve toplantıda alınan diğerlerinin estirdiği oluml [Devamı]
    Kırılganlıklarımızın farkında olarak davranalım
    Fatih Özatay, Dr. 27 Haziran 2013
    Bizleri çalkantılı bir dönem bekliyor. Paniklemeyelim ama kırılganlıklarımızın da farkında olarak adımlarımızı atalım. ABD Merkez Bankası’nın (FED) olası politika değişikliği nedeniyle uluslararası finansal piyasalarda risk algılaması artınca yükselen piyasa ekonomileri olumsuz etkilendi. Yurtdışı finans kurumlarından gelen raporlarda, risk algılamasındaki artışın sürmesi durumunda, Türkiye en çok olumsuz etkilenecek ülkelerin arasında gösteriliyor. Bunun birbiriyle bağlantılı iki temel nedeni var. Birincisi, Türkiye’nin döviz cinsinden borcu döviz cinsinden alacaklarına kıyasla hayli yüksek. Merkez Bankası ‘uluslararası yatırım pozisyonu’ adı altında bu verileri yayımlıyor. 2002 sonunda borcumuz alacağımıza kıyasla 85,5 milyar dolar daha fazlaydı. 2012 sonunda bu fark 418 milya [Devamı]
    Tam da ekonomiye duyulan güven artarken…
    Fatih Özatay, Dr. 26 Haziran 2013
    Büyümeye ilişkin son zamanlarda olumlu veriler geliyor. İlk çeyreğin büyüme oranı beklenenin üzerinde gerçekleşti. Tek olumsuz unsur özel sektör yatırımlarındaki düşüşün sürmesiydi. Üstelik düşüş oranı oldukça yüksekti. Dün haziran ayına ait kapasite kullanım oranı (KKO) ve reel kesim güven endeksi (RGE) verileri açıklandı. [Devamı]
    Boş övünme (2)
    Fatih Özatay, Dr. 25 Haziran 2013
    Kırılganlıklarınız varsa, boşa övünmek yerine kırılganlıklara odaklanmak, onları zamanında azaltmaya çalışmak gerekiyor. Sorumlu davranış biçimi bu.   [Devamı]
    FED: Dün ve bugün (3)
    Fatih Özatay, Dr. 22 Haziran 2013
    Bu hareketlerin işsizlik artışına ve milli gelir düşüşüne yol açmamasına çalışmalıyız. Bunun yolu ekonomiye duyulan güvenin düşmesini önlemekten geçiyor. Bu ayın ilk günü ABD Merkez Bankası’nın (FED) olası politika değişikliğinin etkilerini tartışan bir diziye başlamıştım. İki yazı yazdım. Sonra araya Gezi Parkı girdi. Kaldığım yerden devam ediyorum. İlk sorum, “FED’in yakın bir gelecekte faiz arttırmaya ve para çekmeye başlaması bizi korkutmalı mı?” şeklindeydi. Olumsuz etkileneceğimizi belirtmiş ama olumsuzluğun boyutunu belirleyebilmek için önce ‘dün’e gitmemiz gerektiğini vurgulamıştım. ‘Dün’den kasıt 2004’ün bahar ayları: FED’in beklenenden önce ve agresif bir biçimde faiz arttırımına gidebileceği algısı yayıldı. Bu algı, bizim gibi ülkelere yönelik risk alma iştahını kör [Devamı]
    Boş övünme
    Fatih Özatay, Dr. 20 Haziran 2013
    2013'te yüzde 4 oranında büyürsek, kişi başına büyüme oranımız 2.7 olacak ve 2013 ile biten son on yılın büyüme oranını aşağıya çekecek.   [Devamı]