Arşiv

  • Haziran 2024 (14)
  • Mayıs 2024 (16)
  • Nisan 2024 (15)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)
  • Temmuz 2023 (18)

    Milli parayı atıp euroya geçmek
    Fatih Özatay, Dr. 28 Temmuz 2012
    Avrupa'nın sorunsuz kuzey ülkeleri diğerlerine, 'Ne haliniz varsa görün' deyip kendi para birimlerine mi dönecekler? Çok kızarlardı. Kızgınlıklarını ‘kibarca’ belli edecek biçimde de tepki verirlerdi. Bizim krizden sonra küresel krizden ise önceydi. Merkez Bankası’ndaki görevim nedeniyle yılda iki kez merkez bankalarının bankası konumundaki BIS’in düzenlediği toplantılara katılırdım. Bu toplantıların her yıl bir tanesi Türkiye’nin de içinde bulunduğu merkezi ve Doğu Avrupa ülkeleri için yapılırdı. Avrupa Merkez Bankası’ndan (ECB) ve Brüksel’den birkaç bürokrat da katılırdı o toplantılara. [Devamı]
    Kuru arttırmaktan çıkarılabilecek dersler
    Fatih Özatay, Dr. 26 Temmuz 2012
    Böyle bir politika uygulanırken asla enflasyonla mücadeleyi ikinci plana itmemek ve itiliyormuş algısını yaratmamak gerekiyor. Birkaç yazıdır enflasyonun yanı sıra liranın yabancı paralar karşısındaki değerini de gözeten bir para politikasının ne ölçüde uygulanabilir olduğunu tartışmaya çalışıyorum. Merkez Bankası’nın (TCMB), 2010’un sonlarından kabaca Ağustos 2011’e kadar uyguladığı, liraya yabancı para birimleri karşısında zamana yayılmış biçimde değer kaybettirme politikasının sonuçlarından ileriye yönelik çıkardığım derslerde sıra. [Devamı]
    Görecek miyiz?
    Fatih Özatay, Dr. 25 Temmuz 2012
    Para krizlerini açıklamaya çalışan kuramsal çalışmalar ile para krizlerinden önce olan biteni inceleyen uygulamalı çalışmaların dikkatimizi çektikleri bir nokta var. Özellikle sabit ya da önceden artış hızı açıklanmış döviz kuru rejimlerinde, bu kur rejimlerine uyum göstermeyen ekonomi politikaları varsa, eninde sonunda uygulanmakta olan döviz kuru rejiminin çöküşü kaçınılmaz oluyor. Rejim çökmeden bir süre öncesinden başlamak üzere bazı belirtiler ortaya çıkıyor. Mesela bu tür ekonomilerde devletin borçlanma faizi giderek yükselebiliyor. [Devamı]
    Enflasyonu yükseltmeden rekabet gücünü arttırmak
    Fatih Özatay, Dr. 24 Temmuz 2012
    Enflasyon kalıcı bir biçimde düştükten sonra, döviz kurundaki artış ile enflasyon arasındaki ilişki zayıflayabiliyor. Politika önermesi şuydu: Dışsal şoklara bağlı olarak gösterebileceği küçük dalgalanmalar bir tarafa, enflasyonun kalıcı bir biçimde yüzde 4 etrafında kalacağından emin olunduktan sonra, para politikası, liranın yabancı paralar karşısındaki değerinin enflasyondan arındırılmış düzeyini (reel döviz kurunu) belli bir düzeyde tutacak biçimde tasarlanabilir. Dikkat: “Enflasyondan vazgeç, reel döviz kuruna odaklan” demiyor bu önerme. “Enflasyon yüzde 4 civarına düştükten sonra, bu düşüşün ‘şans eseri’ olmadığından emin ol, sonra da hem enflasyonu o düzeyde tutmaya çalış hem de reel döviz kurunu ‘normal’ addettiğin bir düzeye getirmeye odaklan” önerisinde bulunuyor.  Dış [Devamı]
    Taammüden
    Fatih Özatay, Dr. 21 Temmuz 2012
    Enflasyon rejimi TL'nin yabancı paralar karşısındaki değerini arzulanan düzeye yakın tutacak biçimde düzenlenebilir mi? Merkez Bankası’nın (TCMB) çeşitli raporlarında ve yetkililerinin sunumlarında iki yıla yakın bir süredir kullanılan bir grafik var. Mesela 2011.III sayılı enflasyon raporunun ikinci, 2012.II sayılı raporunun ilk grafiği. Bu grafiklerde on gelişmekte olan ülkenin döviz kurlarının ortalamasının 2010’un kasım ayından itibaren seyri ile liranın yabancı paralar karşısındaki değerinin (döviz kurunun) seyri karşılaştırılıyor. 2011.III sayılı enflasyon raporunda bu grafiğe atıfta bulunularak şöyle deniliyor: “TCMB’nin uyguladığı politikaların bir yansıması olarak, yılın ikinci çeyreğinde Türk Lirası’nın değeri benzer grupta yer alan ülkelerden arzu edilen doğrultuda ayr [Devamı]
    Gerçekten işe yaradı mı?
    Fatih Özatay, Dr. 19 Temmuz 2012
    Paramıza değer kaybettirme politikası içinde bulunduğumuz dönemden bakıldığında rekabet gücümüzü pek de artırmadı. Artık daha rahat tartışılabilir. Son aylarda enflasyon beklenenden daha iyi bir performans gösterdi. Bu performans bir yandan yorumcuların yıl sonuna ilişkin tahminlerini düşürmelerine yol açtı. Öte yandan Merkez Bankası (TCMB) yüzde 6,5 olan yıl sonu öngörüsünün tutacağı hakkında daha iddialı olmaya başladı. Zaman bu zamandır; geçmişte bu köşede yer alan TCMB politikalarına yönelik bazı yoğun eleştirilerin artık ‘savunma refleksi’ oluşturma olasılığı çok azaldı. Neredeyse işi ‘TCMB’yi sevenler’ ve ‘TCMB’yi sevmeyenler’ basitliğine kadar düşürenler de oturup düşünürler belki. [Devamı]
    İstihdam, kredi hacmi ve büyüme
    Fatih Özatay, Dr. 18 Temmuz 2012
    İşgücü piyasasına ilişkin en güncel veriler Nisan 2012 dönemine ait. Buna göre işsizlik oranı yüzde 9.0, işgücüne katılım oranı yüzde 49.6 ve istihdam oranı yüzde 45.2 oldu. 2011'nin aynı döneminde ise durum şöyleydi: İşsizlik oranı yüzde 9.9, işgücüne katılım oranı yüzde 49.9 ve istihdam oranı yüzde 44.9. Mart döneminde işsizlik oranında bir yıl öncesinin aynı dönemine kıyasla gerçekleşen 0.9 puanlık azalmanın bir kısmı işgücüne katılımdaki düşüşten kaynaklandı. Bir kısmı da istihdam oranın artmasıyla gerçekleşti. Mevsim etkisinden arındırılmış veriler ise, işsizlik oranının yüzde 9.4 ile yüzde 9 aralığında katılaştığına işaret ediyorlar. Nisan döneminde işsizlik oranı bu aralığının alt sınırının çok az üzerinde gerçekleşti: Yüzde 9.03. [Devamı]
    İşsizlikte atalet sürüyor
    Fatih Özatay, Dr. 17 Temmuz 2012
    Olağanüstü dönemler dışında güçlü bir atalet gösteriyor işsizlik oranı. Olduğu düzeyde çakılı kalmakta ısrar ediyor. Nisan dönemine ait işsizlik verileri dün açıklandı. Çoğu makro gösterge için özellikle mevcut eğilimlerin değişmekte olup olmadığını anlamak için mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış verileri kullanmayı tercih etmiyorum. Çok sayıda fitreden geçirilerek yayımlanan bu tür veriler dönüm zamanları hakkında yanlış bilgi verebiliyor çünkü. Oysa işsizlik oranı için biraz farklı bu durum. Küresel kriz gibi olağanüstü dönemler dışında güçlü bir atalet gösteriyor işsizlik oranı. Olduğu düzeyde çakılı kalmakta ısrar ediyor. Bu durumda mevsim etkisinden arındırılmış işsizlik verileri oldukça önemli bilgi veriyor. [Devamı]
    Arındırılmış büyüme verileri gerekiyor
    Fatih Özatay, Dr. 14 Temmuz 2012
    TÜİK'in gayri safi yurtiçi hasıla rakamlarını, altın ithalatı ve ihracatı değerlerinden arındırarak yayımlamasında fayda var. Bu altın ithalatı-ihracatı meselesinde Türkiye İstatistik Kurumu’na (TÜİK) önemli bir görev düşüyor. Basında yer alan haberler çerçevesinde durum şöyle: İran’dan aldığımız ham petrolün ve doğalgazın parasını yurtiçinde bir bankaya İran’ın ilgili şirketlerinin adına yatırıyoruz. İran uluslararası ödemeler sisteminden tam anlamıyla yararlanamadığı için ilgili bankadan ödemelerin altın olarak yapılmasını istiyor. O banka, İran şirketlerinin nezdindeki hesabı karşılığında altın ithal ediyor, sonra da bu altınları İran’a gönderiyor. [Devamı]
    Cari açık azalıyor, finansmanı kolaylaşıyor
    Fatih Özatay, Dr. 12 Temmuz 2012
    Cari işlemler açığımızın düşüyor ve finansman kalitesinin yükseliyor olması oldukça olumlu gelişmeler. Mayıs ayı ödemeler dengesi verileri belli oldu. 2010 yılından bu yana en büyük kırılganlığımız yüksek cari işlemler açığımız ve bu açığın kısa vadeli kaynaklarla finansmanı idi. Ekim 2011’de son on iki ayın toplam cari açığı 78.3 milyar dolar ile rekor kırmıştı. Bu tarihten sonra sürekli düştü ve mayıs ayında 67 milyar dolar olarak gerçekleşti. Dolayısıyla ekim ayından bu yana cari açıkta 11.3 milyar dolarlık bir düşüş var. Enerji dışı cari açığımız ise önemli ölçüde azaldı. Kırılganlıklarımızdan biri giderek azalıyor. Sermaye girişi arttı İkinci dikkat çekici nokta, cari açıktan doğan finansman ihtiyacımızı bir süredir ‘normal’ kaynaklardan, yani resmi rezervleri azaltmadan ve net hata v [Devamı]