Arşiv

  • Haziran 2024 (14)
  • Mayıs 2024 (16)
  • Nisan 2024 (15)
  • Mart 2024 (19)
  • Şubat 2024 (19)
  • Ocak 2024 (18)
  • Aralık 2023 (17)
  • Kasım 2023 (14)
  • Ekim 2023 (15)
  • Eylül 2023 (12)
  • Ağustos 2023 (21)
  • Temmuz 2023 (18)

    Mısır’ın da Özal’ına ihtiyacı vardır
    Güven Sak, Dr. 15 Ekim 2011
    Mısır’da yaşanan değişimin hızı hayal kırıklığına yol açıyor. Örneğin, 1958 yılında çıkarılan Olağanüstü Hal Kanunu’nu ele alın. Eski Devlet Başkanı Mübarek, Tahrir Meydanı göstericilerinin talepleri üzerine Kanun’u, uyuşturucu ve teröre ilişkin düzenlemelere indirgemişti. Buna karşılık ordu yakın zamanda Olağanüstü Hal Kanunu’nun kapsamını grevlerin ve söylentilerin bastırılması ve trafik karışıklıklarının düzenlenmesi gibi alanları da içine alacak şekilde genişletti. Bu geri dönüş İsrail Büyükelçiliği’ne yapılan saldırıdan sonra meydana geldi. Pazar günkü ölümler ise polis devletinin gelmek üzere olduğuna işaret etti. Yolun sonunda birileri çıkıp “Mısır’da işler böyledir. Daha fazla kısıtlamaya ihtiyaç var” diyebilir. Bu tuzak yakın dönem Türkiye tarihini iyi kötü bilen herkese fazlasıyl [Devamı]
    BB'min kırmızı ışığını özledim
    Güven Sak, Dr. 14 Ekim 2011
    BB'nin ilk yıl yalnızca 25 bin kullanıcısı vardı. Simdi ise BB'deki servis arızası 70 milyon kişiyi etkiledi. Birkaç gündür BlackBerry'im (BB) çalışmıyor. Dünyada bir BB servis arızası varmış. E-posta ve mesajlarımı zamanında okuyamıyorum. BB'min kırmızı ışığını ve mesaj alırken şöyle bir titreyivermesini özledim. Mutsuzum. Bir eksiklik varmış gibi hissediyorum. Halbuki çocukluk yıllarımda, 1960'lı yılların başında, şehirlerarası aramalarda, telefonla 'aranmaz', telefon bağlatılırdı'. Önce telefon santralini arardınız, sonra oradaki görevliye konuşmak istediğiniz kişinin telefonunu 'yazdırırdınız'. Sonra görevli o numarayı sizin hatta 'bağlardı'. Nereden geldiğim belli olsun diye bunu söylüyorum. BB'min kırmızı ışığını özleyeceğim o günlerde aklıma bile gelemezdi. BB'nin piyasaya çıkışı 19 [Devamı]
    i-Pad kabını geçemeyen yerli otomobil yapamaz
    Güven Sak, Dr. 11 Ekim 2011
    Fikri mülkiyet haklan konusunda ne yapacağına karar verememiş bir ülke, üretimde katma değerini arttıramaz. Bu günlerde bizi bir yerli otomobil markası çıkartma merakı sarmış durumda. Bu da bizim memleketteki sağ popülizmin bir başka tezahür biçimi bana kalırsa. Eskiden ağır sanayi hamlesi vardı. Sonra Jet Fadıl araba üreteceğim dediğinde konunun gönül telini derin derin titretebildiği belli olmuştu. Simdi en son aşamadayız: "Nasıl yaparız?" diye milletçe bir yol arıyoruz. Olur mu? Neden olmasın? Ama nasıl olabileceği üzerinde düşünmeden ortada dolanmamakta fayda var. Bugün ilk noktayı koyayım, tartışma sürecine ben de dahil olayım. Söylenecek birçok laf var. Bugünün konusu şöyle olsun: Fikri mülkiyet hakları konusunda ne yapacağına karar verememiş bir ülke, üretimde katma değerini arttıra [Devamı]
    Arap Baharı’nın öncüsü Mübarek
    Güven Sak, Dr. 08 Ekim 2011
    Hüsnü Mübarek yargılanıyor. Ülkesi geçiş sürecinde, Tahrir Meydanı’ndaki Mısırlı gençler ise hayal kırıklığına boğulmuş durumda. Mübarek’in hasta yatağında yargılanmasını gösteren fotoğraflara bakıyorum. Trajik olmasına trajik, ama sanırım rüzgar eken fırtına biçiyor. Ulusal Ekonomi Araştırmaları Bürosu (National Bureau of Economic Research - NBER)’nun web sitesinde (www.nber.org) Fabrice Murtin ve Romain Wacziarg’ın son çalışması “Demokratik Geçiş” yayımlandı. Herkesin bu çalışmaya bir göz atmasını öneririm. Çalışmayı okuduktan sonra, Mısır’daki Arap Baharı dönüşümünü başlatanın bizzat Hüsnü Mübarek olduğu sonucuna vardım. Mısır’ın son 30 yılda İnsani Gelişme Raporu (IGR)’nda gösterdiği ilerleme bile başlı başına akıllara durgunluk vermektedir. [Devamı]
    Steve Jobs'un farkı neydi?
    Güven Sak, Dr. 07 Ekim 2011
    Girişimci, taş blokun içindeki heykeli gören heykeltıraş gibidir. Xerox Alto'daki Apple Macintosh'u görür. Jobs'un farkı budur. Steve Jobs öldü. 56 yaşındaydı. Yaptıklarına I bakılırsa, buralarda pek eğlendi. Hepimizin hayatını değiştirdi. Apple Macintosh serisini, iPod, iPhone ve İPad'i bize o tanıttı. Steve Jobs bir girişimciydi. Böyle bakarsanız insanlar ikiye ayrılır: Altın madeninden bahsettiğinizde, kazmak için kürek bulmanın zorluklarından bahsedenler ve kazıyı nasıl organize edebileceğini hemen planlamaya başlayanlar. Jobs ikinci gruptandı. Girişimcilik işte budur. Girişimci, olmayanı görür. Görmekle kalmaz, yapar da. Girişimci bir fikirden bir değer çıkartabilen kişidir, Bu aralar hep girişimcilikten bahsedip duruyoruz, gelin size işin aslını anlatayım. Türkiye'de bu aralar neye i [Devamı]
    'Zenginlere acıyın, onlara yardım edin'
    Güven Sak, Dr. 04 Ekim 2011
    Karl Marx, yüzyıldan fazla bir zaman önce sosyalizmin öncelikle gelişmiş ülkelere has bir realite olduğundan bahsetmişti. Amerika Birleşik Devletlerine bir şeyler oluyor. Manhattan da Zuccotti Parkı'nda başlayan isyan ateşi yayılıyor. Chicago, Boston ve Los Angeles'tan da isyan sesleri yükseliyor. Bazı göstericiler ellerinde karton bardaklarla zenginlere destek olmak için para topluyorlar. Yakalarında Zenginlere yardım edin" kokartları taşıyorlar. Millet dalgasını geçiyor. Benim geçen akşam televizyonda gördüğüm bazıları ellerinde "Göstericileri değil, bankacıları tutuklayın" pankartları taşıyorlardı, Zuccotti Parkı ahalisini asıl ilgilendiren ise Amerika'nın finans merkezi olan Wall Street'in işgal edilmesi kampanyası. Kampanyanın şimdilik belirgin bir amacı yok. Hedefi de yok. Kampanyayı [Devamı]
    Ramallah'tan Beytüllahim'e kaç saatte gidilir?
    Güven Sak, Dr. 01 Ekim 2011
    Filistin sanayileşmeyi başaran ilk Arap ülkesi olabilir. Orada bu potansiyel vardır. Nitelikli işgücü dışındaki imkanlar düşünüldüğünde, ironik bir biçimde İsrail’in altyapısı Filistin için önemli bir değerdir. İsrail Türkiye ile birlikte bölgenin sanayileşmiş iki ülkesinden biridir. Teoride, Filistinliler’in dünya ile bağlantı kurmada herhangi bir sorunla karşılaşmamaları gerekir.  Lojistik altyapı ve yol ve liman bağlantıları hemen yanı başlarında, İsrail’de mevcuttur. En azından yatırım ortamına belli bir mesafeden bakan naif bir ekonomist böyle düşünecektir. Acaba bu ekonomist hiç Ramallah'tan Beytüllahim'e seyahat etmeye çalışmış mıdır? Çalışsaydı farklı düşünürdü. Çalışsaydı, Filistinli iş çevrelerinin kızgınlığını anlayabilirdi. Ayrıca Devlet Başkanı Abbas’ın neden Birleşmiş Milletl [Devamı]
    Eşkıyalığa prim veren katma değerini arttıramaz
    Güven Sak, Dr. 30 Eylül 2011
    Fikri mülkiyet hakları konusunda, uygulamaya yönelik sağlam adımlar atılmadan, Türkiye yerli katma değerini arttıramaz. Türkiye ile Çin'i birbirine benzer kılan nedir? Hemen "canım, elbette, büyüme performansımız" demeyin. Bakın orada pek benzeşmiyoruz. Bana kalırsa, Türkiye ve Çin üretimlerindeki düşük katma değer açısından birbirleri ile kıyaslanabilirler. Öyle ya, alın Çin'deki iPod üretimini, hani şu yeni müzik dinleme cihazını. Eskiden walkman'de kaset çalardık, şimdi yerini iPod ve internetten müzik indirme aldı. Yapılan bir çalışmaya göre Çin, ürettiği iPod’un tanesini 150 dolardan satıyor. Bunun yalnızca 4 doları Çinli üreticilerin katma değerini oluşturuyor. Yani katma değer düşük. Halbuki iPod'da katma değeri yüksek parçalar da var. Bakın o taraf dışarıdan geliyor. Peki, Türkiye' [Devamı]
    Avrupa’nın çözümü Türkiye’nin sorunudur
    Güven Sak, Dr. 27 Eylül 2011
    Avrupa'da banka sermayelendirmesi süreci geçici tasarruf fazlası için rekabeti arttırır, kaynakları Türkiye için pahalılandırır. Avrupa'da bugünlerde ciddi bir tedbir almak gerekiyor. Öyle ya da böyle alınacak. Ya Avrupa Birliği kendisi sürece liderlik ederek ortadaki probleme bir sonuç bulacak. Ya da birer birer kredi değerlilik derecesi düşürülen bankalar kanalıyla kendiliğinden bir sonuç ortaya çıkacak. Her durumda, Avrupa'daki anlı şanlı bankaların kendilerine bir yerlerden sermaye katkısı bulmaları gerekecek. Gidişatın yönü ortada. Avrupa bankaları derken yalnızca Avrupa Birliği demiyorum, öyle görünüyor ki İsviçre filan bu işin dışında değil. Peki, Avrupa'daki bankalar sermayelerini güçlendirmeye başlarlarsa bu durum Türkiye'yi nasıl etkiler? Gelin bir bakalım. [Devamı]
    Türkiye artık Somalili mültecileri kabul etmekte midir?
    Güven Sak, Dr. 24 Eylül 2011
    Bildiğim kadarıyla hayır. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan dün New York’ta Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’na konuştu. Somali’de şahit olduğu yoksulluktan bahseden Erdoğan “Somali’de yaşananlar uluslararası toplum için yüz karasıdır” dedi. Somali gerçekten de dehşet verici bir durumdadır. Ancak Türkiye ne Somali’den ne de İran, Irak veya Afganistan’dan sürekli mülteci kabul etmemektedir.  Türkiye, 1951 Cenevre Sözleşmesi’nde belirlenen coğrafi kısıtlamaları uygulamayı hala sürdüren az sayıda ülkeden biridir. Türkiye’ye bir şekilde giriş yapmış olan pek çok göçmen ülkede kaçak yaşamakta ve çalışmaktadır. Türkiye bir istikrar, zenginlik ve özgürlük timsaline dönüşürken acilen kapsamlı bir göçmen politikası geliştirmelidir. Aksi takdirde Somali’nin dramından bahsetmek hiç inandırıcı değildir. [Devamı]