The articles and opinions on the TEPAV website are solely those of the authors and do not represent the official views of TEPAV.
© TEPAV, all rights reserved unless otherwise stated.
Söğütözü Cad. No:43 TOBB-ETÜ Campus, Section 2, 06560 Söğütözü-Ankara
Phone: +90 312 292 5500Fax: +90 312 292 5555
tepav@tepav.org.tr / tepav.org.trTEPAV is a non-profit, non-partisan research institution that contributes to the policy design process through data-driven analysis, adhering to academic ethics and quality without compromise.
Değerlendirme Notu / M. Coşkun Cangöz
Hazine 1996 yılında başlayıp 2010 yılında son verdiği döviz cinsi iç borçlanmaya 2018 yılında tekrar başlamıştı. Takip eden süre zarfında döviz cinsi devlet iç borçlanma senetleri ve kira sertifikaları Hazine finansman programının ana enstrümanları arasında yerini aldı. Nitekim Hazine ve Maliye Bakanlığı verilerine göre Ocak-Ağustos 2020 döneminde iç borçlanmanın yüzde 25,4’ü ABD doları, yüzde 5,5’i ise Avro cinsinden gerçekleştirilmiştir. Son iki yılda yüklü miktarda döviz cinsi iç borçlanma yapılmasının sonucu olarak toplam iç borç stoku içinde döviz cinsi borçların payı yüzde sıfırken yüzde 25 seviyesine yükselmiştir.
Öte yandan her ne kadar döviz cinsi borçlanmanın faizi Türk lirası borçlanmaya göre nispeten düşük olsa da vergi ve diğer gelirleri Türk lirası olan Hazine yabancı para ile borçlanarak döviz kurundaki yükselişlerden kaynaklanacak ilave yüklere açık hale gelmektedir. Nitekim, Eichengreen, Hausmann ve Panizza tarafından geliştirilen ilk (orijinal) günah literatüründe de borçların yabancı para, gelirlerin ise milli para cinsinden olmasından kaynaklanan nakit akımı uyumsuzluklarının yaşandığı ülkelerde döviz kurlarındaki yükselişin borçlunun ödeme güçlüğü yaşamasına ve finansal sistemde kırılganlıklara yol açtığı belirtilmektedir.
Artan döviz cinsi iç borçlanmaya paralel olarak sadece Hazinenin döviz kurundaki değişikliklere karşı duyarlılığı artmamış, aynı zamanda mevcut döviz rezervinin toplam döviz yükümlülüklerini karşılama oranı da düşmüştür. Hazine’nin 2002 yılından bu yana uygulamakta olduğu “borçlanmanın ağırlıklı olarak TL cinsinden yapılması” stratejisine ek olarak 2011-2017 yılları arasındaki gibi “iç borçlanmanın TL cinsinden yapılması” Hazinenin döviz pozisyonunun hızlı bir şekilde iyileşmesine neden olacak ve döviz kuru şoklarına karşı direncini artıracaktır.
Değerlendirme notunun tamamına erişmek için tıklayınız.